Özel Bankalar ve Promosyon Hikâyeleri

    Emekli maaş hesaplarını almak için bazı özel bankalar, sözde daha yüksek promosyon verdiklerini söyleyerek reklam yaptılar. Ben bu işin aslını açıklamakta yarar görüyorum. Doğrusu özel bankalar aslında yüksek promosyon vermek eğilimi taşımıyorlar. Bazı koşullar öne sürüyorlar. Su faturalarının üç ay ertelenmesi söz konusu olduğu halde koronavirüs (Kovid 19) sebebiyle ortalık can pazarına dönmüşken özel banka, örneğin müşterisi haklı ve zorunlu nedenlerle su faturasını ödemeyi geciktirdi diye müşterisinin hesabına promosyonu yatırmayarak, üç yıl boyunca haksız kazanç elde etmeye kalkışmaktadır.
    Özel bankalar sözleşmelerin diğer bir nüshasını müşterisine vermediği halde sözleşmenin bir nüshasını vermiş gibi“ bir nüshasını aldım” şeklinde sözleşmeye imza attırmaktadır. Aslında tarafların karşılıklı müzakereleri sonucu değil, aksine tarafların biri veya üçüncü kişi tarafından önceden hazırlanmış hükümlerinin kullanıldığı sözleşme tipi olarak tanımlanmış olup, “4077 Sayılı Tüketicilerin korunması Hakkında Kanunun 4822 Sayılı Kanunla değişik 6. Maddesi ile Avrupa Konseyi’nin 05.04.1993 tarihli, 1993/13/AET Yönergesinde ve bu yönergeyi iç hukukuna aktaran Avrupa Birliği ülkelerinde, standart sözleşmelerde yer alan hükümlerin ve özellikle bu sözleşmelerin içeriğini oluşturan genel işlem koşullarının, haksız şart olduğuna ilişkin bir karine öngörülmüştür” şeklinde AİHM ile hukukumuza giren kazanımlar vardır.
    Aslında promosyon bankacılık sektörün uydurduğu bir kelime olup bankalar emekli maaş hesabından üç yıl boyunca elde ettikleri kazançtan dolayı zaten bir ücret ödemek durumundadırlar. Bunu bir promosyon (özendirme) şeklinde yorumlamak doğru ve etik değildir.
    Özel bankalar tarafından yapılan bu dolandırıcılık suçlarımı ihbar niteliğinde bildirmekte yarar görüyorum. Cumhuriyet Savcısını bu konuda göreve çağırıyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN da yaşadığımız bu zor dönem içinde özel bankaların tutumlarından şikâyet etmiştir. Evet, özel bankalar parlak reklam spotlarında kendilerinin iyi ve yararlı olduklarını lanse ediyorlar ama maddi ve manevi anlamda yaşadığımız en kara günlerimizde gerçek anlamda dostlarımız olmadıkları açıkça belli olmuştur. Bu acı gerçek bizzat devlet başkanımız tarafından da açıkça dile getirildiği halde özel bankalar yine de pek oralı olmamışlar, duyarsız davranmışlardır.
    Hukuk yasalar kalıcı özellik taşırlar, sık değişmezler. Fakat bankacılık kanunu bankaların çevirdikleri dolaplar yüzünden sık sık değiştirilmek zorunda kalınmaktadır Başka sebepler de vardır, ama bu durum bir realite olarak karşımızda durmaktadır.
    Bankalardan kaynaklanan pek çok toplumsal sorunlar yaşandığı malumdur. Burada amacımız ilim-bilim-yorum şeklinde insani, toplumsal ve yasal anlamda önemli meseleleri, sorunları dile getirmek eğer gerekiyorsa yasal anlamda toplum yararına her kesimin yararlanabileceği bir dava dilekçesi sunmaktır. Değerli okuyucularım internet kanalıyla gazetemizin  (İlkses) sitesine girerek ya da sadece adımı girerek bütün köşe yazılarıma ulaşabilirsiniz. Gerekirse köşemdeki mail adresime yazarak bana ulaşabilirsiniz.

 

Özel Bankalar ve Promosyon Hikâyeleri