- Gündem
- 11.07.2025 13:27
İzmir tarihi bir güne şahitlik etti. İTB, EBSO ve İZTO üyelerinin ödüllendirildiği törene katılan Ticaret Bakanı Pekcan ile Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, İzmir’in ülke ve ekonomisine olan katkısını överken, İzmir’e gelecekte yapılacak yatırımları hakkında bilgi verdi
NURETTİN BAKİ
İzmir Ticaret Odası(İZTO), Ege Bölgesi Sanayi Odası(EBSO), İzmir Ticaret Borsası(İTB) işbirliğiyle‘Üye Ödüllendirme Töreni’ töreni Kaya Termal Otel’de düzenlendi. EBSO’dan 221, İTB’den 99 ve İZTO’dan 5 bin 264 üyenin ödül aldığı törene Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli ve TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, İzmir Valisi Erol Ayyıldız, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, çok kurum kuruluş temsilcileri ve iş insanı katıldı. Öte yandan 3 Oda’nın işbirliğinde düzenlenen törende her kurum kendi kriterleri doğrultusunda üyelerini ödüllendirdi. Bu kriterler arasında; ticari kazanç sıralamasına göre vergi rekortmenleri, ihracat ve döviz kazandıran faaliyetler, en yüksek yatırım yapanlar, Oda üyeliğinde 25 ve 50 yılı geçenler, en fazla tescil ücreti ödeyen firmalar, en fazla istihdam sağlayan kadın girişimciler gibi farklı kategoriler bulundu.
PAKDEMİRLİ’DEN 9 İLÇEYE OSB MÜJDESİ
Ege Bölgesi’nde hayata geçirdiği tarımsal yatırımları anlatan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Dikili Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi(TDİOSB)’nden sonra 9 ilçeye daha TDİOSB kuracakları müjdesini verdi. Pakdemirli, “Biz, çok iyi biliyoruz ki Ege bölgesi, Türkiye’yi doyuran önemli bir bölgedir. Çünkü Ege; bitkisel ve hayvansal üretimde, toplam ülke üretiminin yüzde 14’üne sahip. Biz de bu potansiyel karşısında; Ege’nin çalışkan ve emektar insanına elimizden gelen bütün destekleri verdik, imkânlarımızı Egeliler için seferber ettik. Kuru üzümde ihracat fiyatı geçen seneye göre, ton başına 200 dolar artmış, yani ülkemize ilave 55 milyon dolar gelir sağlanmıştır. Aynı şekilde, üretimdeki artışa bağlı olarak, ihracat fiyatının ton başına 500 dolara düşmesi beklenen kuru incirde düşüşü durdurarak, ihracatta oluşacak 10 milyon dolarlıkkaybı da engellemiş olduk. Tabi sadece ihracat yeterli değil! Markalaşmamız, yani ürettiğimiz ürünlere birer hikâye ve katma değer katarak, dünyaya pazarlamamız gerekiyor. Dikili Tarıma Dayalı İhtisas Sera Organize Sanayi Bölgesinin kuruluşu için,7 Kasım’da gerekli imzayı attım. İnşallah Dikili Sera OSB, modern otomasyon sistemine sahip teknolojik seralarda yıllık 80 bin ton kaliteli yaş sebze ve meyve üretecek. Bu emeğini, yurt içi ve yurt dışı piyasalara sunacak, ayrıca 3 bin 500 kişilik yeni istihdam ile ülke ekonomisine katkı sağlayacak. Ayrıca İzmir’de, Dikili ilçesi dışında, dokuz ilçede daha, Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi kuruyoruz. Hayvancılık, seracılık, süs bitkileri ve su ürünleri sektörlerine önemli katkılar sağlayacak olan; Ödemiş, Tire, Seferihisar, Bayındır, Bakırçay, Foça, Menderes, Kınık ve Torbalı ilçelerinde, proje ve yer seçimi çalışmalarına başladık. Bununla birlikte Ege bölgemizde Denizli-Sarayköy, Aydın-Efeler ve Manisa-Alaşehir Tarıma Dayalı İhtisas Sera OSB kurulması çalışmalarımız da hızla devam ediyor” şeklinde konuştu.
PEKCAN: HER TÜRLÜ DESTEĞİ VERİYORUZ
Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ise yaptığı konuşmada, İzmir’deki üç oda başkanının gösterdiği birlik ve beraberliğin, tüm iş dünyasına da örnek olması gerektiğini belirterek, “Hepimiz birlik ve beraberlik içinde olmalıyız. İş dünyasıyla istişare hakinde çalışıyoruz. Yaklaşık 3 bin 600 talep gelmiş ve bu taleplerin tamamına yazılı cevap verdik. Gelen talepleri inceledik, dosyaladık size takdim edeceğiz. Ülkemizin geleceğine olan inancımız tam. Eğitimli iş gücümüzle ön plana çıkıyoruz. Son 18 yılda Cumhurbaşkanımızın liderliğindeki kalkınma programı kapsamında çalışmalarımıza devam ediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. kuruluş yıldönümüne bu özgüven ve kararlılıkla hep birlikte ilerliyoruz. 2019’da gösterdiğimiz performans bunun ciddi bir örneği. Dünyada belirsizliğin ön plana çıktığı bir süreç çıkmış durumda. Belirsizlik endeksi açıklandı. Belirsizlik endeksi, birinci çeyrekte yüzde 5 iken üçüncü çeyrekte yüzde 99,7’ye çıkmış. Önümüzdeki seneden beklentimiz yüksek. Büyüme rakamları son 18 yılın en düşük rakamları. Dünyada en çok ihracat gerçekleştiren ilk 50 firmanın ihracatı yüzde 2,7 düştü. Bizim ihracat artışımız dünyada 7’nci sırada. Bunu böyle bir sene de gerçekleştirdik. Ocak ayında yüzde 6,1 artışla 14 milyar 765 milyon TL ihracatla, en yüksek ocak ayı rakamını yakalayacağız. Bu son 62 yılın en yüksek artışı” diye konuştu. İzmir için desteklerinin devam ettiğini söyleyen Pekcan, “Eximbank 20 ile şube açtı. İzmir’de 16 adet Ur-Ge projesi var. TOBB ile beraber 57 ilimizde ihracat destek ofisi kurduk. Her türlü taleplerinize cevap verebiliyoruz. Marka olmak için firmalara destek veriyoruz. Uluslararası firmaları satın almak için de bakanlık olarak destek veriyoruz. Bakanlık olarak danışmanlık desteği veriyoruz. Uluslararası firmaları satın alacak firmalar olursa, onlara düşük faizli ve uzun vadeli finansman desteği vereceğiz” ifadelerini kullandı.
İZMİR İLE İFTİHAR EDİYORUZ!
İzmir’in ülke ekonomisine olan katkısının altını çizen TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, İzmir’deki birlik ve beraberliğin bolluk ve bereket getirdiğini vurguladı. İzmir ile iftihar ettiklrini söyleyen Hisarcıklıoğlu, “İzmir, tarihi bir güne tanıklık ediyor. İzmir’in bu 3 gücün işbirliğini takdir ediyorum. Böyle birlik ve beraberlik olunca rahmet ve bereket kaçınılmaz oluyor. İhracatta tarihi rekoru kırdık, bunu dünya ticaretinin düşüşe geçmesine rağmen yaptık. Bu başarıyı İzmirli iş dünyamızın da katkılarıyla yaptık. Tarımımızın ciddi bir dönüşüme ihtiyaç olduğu sırada Tarım ve Orman Bakanlığımız devreye girerek gerçekleştirdiği tarım şuralarıyla bu dönüşümü başlatmış oldu. İzmir’de her bir firmamız bir yıldız, en çok alkışı bu firmalarımız hak ediyor. Dünya ticaret savaşlarıyla yangın yerine dönmüşken, bizim iş insanlarımız, teşebbüslerimiz, girişimcilerimiz sayesinde ülkemiz hak ettiği başarıyı yakalıyor, ekonomisine büyük katkı sağlıyor. İzmir ile ne kadar iftihar etsek azdır, İzmir, Ege’nin, Akdeniz’in yıldızı. Limanlarıyla, oto yollarıyla İzmir’in ekonomisi önümüzdeki yıllarda daha da artacaktır” ifadelerini kullandı.
ÖZGENER’DEN OSB VURGUSU
İzmir’in, kurulacak tarıma dayalı organize ihtisas sanayi bölgeleriyle şaha kalkacağını dile getiren İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgner, “İzmir’in tarım potansiyelini ve tarıma dayalı sanayisini en yüksek seviyeye taşımak adına Tarım ve Orman Bakanlığımızın destekleri ile kentimizdeki Oda, Borsa, Birlikler ve Belediyeler ile Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi bölgesi çalışmalarımız devam ediyor. Dikili’de Yaş Sebze ve Meyve Sektörüne yönelik Jeotermal Kaynaklı Sera Tarıma Dayalı Organize Sanayi Bölgesi, Bayındır’da Süs Bitkileri ve Çiçekçilik Tarıma Dayalı Organize Sanayi Bölgesi,Yarımadada Su Ürünleri Organize Sanayi Bölgesi kurulması ve böylelikle kentimizde katma değeri yüksek üretim gerçekleştirilmesini hedefliyoruz. Odamızın da içerisinde yer aldığı Tarımsal OSB projeleri, İzmir’in tarımsal sanayi potansiyelinin daha da etkin kullanılmasını sağlayacak. Organik tarımın yaygınlaştırılması ile başarımız daha da büyüyecek. Kuruluşunu gerçekleştirdiğimiz Dikili Tarıma Dayalı Organize Sanayi Bölgesi, ülkemizin en büyük sera ve jeotermal ısıtmalı bölge olma niteliğini taşıyacak” diye konuştu.
ÜLKENİN YENİ LOKOMOTİFİ TARIM OLACAK!
Tarımın Türkiye’nin yeni lokomotifi olacağına inandığını söyleyen İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, tarım nüfusunun yaş eğitim düzeyinin çözülmesi gereken en büyük mesele olduğunu aktardı. Kestelli, “Tarımın, ülkemizin yeni lokomotifi olacağına yürekten inanıyorum. Bunu zaten yıllardır söylüyoruz; ancak artık eminiz. Türkiye, bugün yaşadığı zorluklara rağmen tarımsal hasılada dünyanın 10 büyük ülkesinden biri. Dünya üretimine katkımız yüzde 2’nin üzerinde. İhracata baktığımızda ise dünyadaki payımız yüzde 1’in altına düşüyor. Oysa biliyoruz ki,ülkemizin tarım ve hayvancılıkta, 150 milyar dolarlık üretim ve 40 milyar dolarlık ihracat hacmine ulaşma potansiyeli çok yüksek. Bugün çalışan başına tarımsal üretim değerimiz 9 bin 400 dolar. Bu rakamı ikiye katladığımız ve ticarette katma değeri artırdığımız anda başka bir ekonomik boyutu tartışıyor olacağız. İnanarak söylüyorum ki bu mümkün. Ama hep birlikte çok kararlı adımlar atmalıyız. Tarım nüfusunun yaş ve eğitim düzeyi, çözmemiz gereken en büyük mesele” ifadelerine yer verdi.
ÜRETİM YOKSA KALKINMAK HAYALDİR
EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, “EBSO olarak, yıllardır gönülden inandığımız ve küresel ekonominin geldiği noktada bizleri haklı çıkaran,“üretim yoksa, kalkınmak hayaldir.” Mottomuzu hatırlatmak isterim. Çünkü, dünyadaki değişim ve dönüşüm sürecinde, küreselleşme tersine bir eğilim izlerken, bilgi üretimi ve teknolojik gelişme hayallerin ötesinde ilerlerken, rekabette ve tüketimde tercihler fiyattan ziyade, hızlı teslimata, kişileştirilmiş ürüne ve yeniliğe kayarken, milyonlarca gencimiz iş ve aş beklerken, ayakta kalmak ve sürdürülebilir başarıyı yakalamak için daha çok ama daha nitelikli üretmekten başka şansımız kalmamıştır. Böyle bir süreçte; sanayimiz, KOBİ’lerimiz ve de ülkemiz adına yapısal boyuttaki öncelikli talebimiz, ülkemize sıçrama yaşatacak bir dönüşüm stratejisinin ortak akıl ile oluşturulmasıdır. Nasıl mı? Eğitim sistemimizden, Fabrikalarımızdaki üretime, ihracatımızın sofistikasyonundan, şehirlerimizin yönetimine kadar geniş bir perspektifte bilgi çağını yakalamak, bilgi odaklı yaklaşım sergilemek zorundayız. Bunun için de özel sektör-devlet ve üniversite işbirliğinde ortak aklı işletmeliyiz. Unutmayalım ki; yarınlar, dünün ve hatta bugünün bilgisiyle değil, gelecek vizyonuyla kurgulanmaktadır” şeklinde konuştu.