Kentin merkezinde yeşil mücadele

E. ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER

İzmir Büyükşehir Belediyesinin yeni Kültürpark projesine karşı çıkan 21 bin kişi sosyal medyada Kültürpark'a Dokunma adı altında bir araya geldi.  

Kısa sürede büyüyen oluşum içerisinde çok sayıda sivil toplum kuruluşu ve meslek odaları da yer aldı. Kamuoyunda tartışılan Kültürpark Projesi'ne karşı oluşturulan Kültürpark'a Dokunma Platformu, Kültürpark'a aşırı müdahale içerdiğini belirttikleri projeye meslek odaları tarafından hazırlanan bilimsel raporlarla karşı çıktılar. Platformdan Reşat Kutucular ile kent gündeminden düşmeyen Kültürpark’ta yapılmak istenen dönüşümü ve buna karşı yürütülen mücadeleyi konuştuk.

UĞRUNA MÜCADELE EDİLESİ BİR SEMBOL

Reşat Kutucular, doğaya karşı duyarlı ve çevre bilinci yüksek bir İzmirli. Boğaziçi Üniversitesi mezunu; uzun yıllar finansal piyasalarda çalışmış. İzmir Life ve Hürriyet Ege’ye yazılar yazıyor. Çocukluğundan bu yana Kültürpark’ın içinde olan biri. Orada birçok anısı var. Kültürparkın'ın bir yeşil alan olmaktan öte hayati anlamlar taşıdığını belirten Kutucular, "Uğruna mücadele edilesi bir sembol. Kültürpark ile ilgili anım o kadar çok ki. Kültürpark, Ege’nin de hafızası aynı zamanda. Türkiye açısından da çok önemli. Ülkenin neresinde böyle 420 dönüm bir yer, kentin ortasında bir şekilde yeşillenmiş ve yeşil kalmış. Bu doğaya saygı göstermemiz lazım. Derdimiz bu. Binadan çok yeşil alana ihtiyacımız var. İzmir zaten yeşili çok az bir kent. Elimizde böyle bir yer var, çok değerli. Manevi değeri de çok fazla. Burayı mümkün olduğu kadar az binayla kentin hafızasına saygı göstererek korumak gerekiyor. Kültürpark konusunda 5-6 yıldır yazıyorum, çiziyorum ne olacak burası diye. Fuar alanı Gaziemir’e taşınacağı belli olunca buranın boşa çıkacağı belli oldu" dedi.

KÜLTÜRPARK PLATFORMU NASIL OLUŞTU?

Sosyal medyada buluşan aynı düşüncedeki İzmirliler, yaptıkları toplantılarla, meslek odalarıyla da bir araya geldi. Böylece "Kültürpark’a Dokunma" platformu oluştu.Kutucular, gruba dahil oluşunu şöyle anlattı: “Gruba girdiğim zaman henüz 4 bin üye vardı, şimdi 21 bin üye oldu. Bu insanların Kültürpark konusunda ne kadar hassas olduklarını gösterir. Kültürpark konusunda bu kadar kısa bir sürede 21 bin kişinin toplanması onların bu konuda duyarlılığını gösterir. Grup sadece Kültürpark’la ilgileniyor… Kültürpark’a ne yapılacağı ile ilgili, oraya odaklı ve burada hep savunduğu şey; yapılacak projenin ‘bilimsel, hukuksal dayanağı ve kamu yararı’ olsun. Oradaki dil hoşuma gitti. Hep fikirler üzerinden gitmeye çalışan bir grup… Olay her gündeme geldiğinde üye sayımız artıyor. Çünkü insanlar artık eko-histerik oldu. Yeşile müdahaleye ne olursa olsun karşı çıkıyorlar. Sebebi ne olursa olsun… "

İNŞAAT ALANI DEĞİL KENT PARKI

Platformun eleştirilerinin odağında yıkılacak ve yerine kültür merkezi yapılacak fuar hangarları alanı yer alıyor. Kültür merkezi ve fuar binasının yerinin Kültürpark olmadığını yineleyen Kutucular, "Geçici olması kaydıyla inşa edilmiş olan fuar hangarları sökülmeli. Bu alan Kültürpark'ın varlık amacına uygun olarak ve diğer doğal alanlarla uyum sağlayacak yeşili, ağacı, doğayı, kültürü içeren bir düzenleme ile kent parkına dahil edilmelidir. Bu alanda Kültürpark'a kullanım, işlev ve inşaat yoğunluğu getirecek bir yapı kesinlikle yapılmamalıdır. Projede 'sergi-kültür' binası olarak tanımlanan yüksek inşaat yoğunluğuna sahip 'Kongre merkezi ve fuar binasının' yeri Kültürpark değildir. Kültürpark yeşil alan açısından oldukça kısıtlı kentimizin potansiyel inşaat alanı değil kent parkıdır" diye konuştu.

ÇEVRE DUYARLILIĞI ARTTI

İnsanlardaki çevre duyarlılığının son zamanlarda oldukça arttığına değinen Kutucular, Türkiye'nin pek çok yerinde benzer mücadeleler yaşandığına dikkat çekti. Kutucular, "Çünkü insanlar çevre müdahalelerinin olumsuz sonuçlarını görmeye ve yaşamaya başladı. Kültürpark, 420 dönüm bir alan kentin içinde. Central Park,  4 bin dönüm. Kimse oraya bir kongre merkezi önerisi getiremez. Çünkü kongre merkezi sadece bir kongre merkezi olmuyor, bir yaşam biçimi oluşuyor, eklentileri var. Diyelim ki İzmir’e bir kongre merkezi lazım… Peki yapalım, nereye yapalım? 10 tane yer saysak, Kültürpark akla gelir mi? Biz diyoruz ki,  oraya hiçbir fonksiyon koyma, yeşil kalsın orası, belki yine Central Park örneği gibi… Orası dünya için bir sembol, bugün değeri 1 trilyon dolar olarak hesaplanıyor" ifadelerini kullandı.

YEŞİL ALAN ARTINCA CAZİBE MERKEZİ OLACAK

Kültürpark projesi İzmir 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nda incelendi. Kurul üyeleri yaptıkları değerlendirme sonucunda olumlu ya da olumsuz bir görüş belirtmedi. Büyükşehir Belediyesi'nden kendilerine gelen görselleri ve haritalar ile yeni eski halinin karşılaştırılması yapılırken yerinde inceleme kararı alındı. Şu an koruma kurulundan çıkacak kararı beklediklerini kaydeden Kutucular, "Kurul burada yeniden bir koruma amaçlı imar planı yapılmasını tavsiye ederse o zaman iyimser senaryo olur. Kötümser senaryoda ise burayı olduğu gibi onaylar, eksiksiz topografyasına müdahale edilmiş haliyle filan… Yine yazarak, çizerek derdimizi anlatmaya çalışacağız. Belediyeye rağmen bir şey yapmak zor. Ama olay nereye evrilir, şu an söylemek de mümkün değil… Şu an daha çok ne yapılmaması gerektiğini söylüyoruz. Ben yine de oranın bir kent park olduğu zaman, bütün o yeşiliyle, o dokusuyla, yeşil alan yüzde 70-80’e çıktığı zaman bir cazibe merkezi olacağını düşünüyorum. Kültürpark böyle bir cazibe merkezi olursa, oradaki yeşilin güzelliğine, özgürlüğüne, özeline pek çok insan gelecektir. Kültürpark bu haliyle İzmir’in kimliğine ayrı bir katkı verebilir. Ayrı bir işlev görebilir. Ama içine kongre merkezi yapıldığında ilerleyen senelerde alandaki yapılar artırabilir" dedi.

AMBALAJI KALDIRDIĞINIZDA SAKINCALARI ORTAYA ÇIKIYOR

İzmir’in marka kent olmasında Kültürpark’ın ayrı bir işlevi olacağını savunan Kutucular, şunları söyledi: “Eğer koruma kurulundan onay alırsa uygulama projesi çizilecek. Kültürpark’ın 50 yıl sonra da yeşil kalacağından, yeşil alan oranının yüzde 70-80 kalacağına emin olmak istiyoruz. Riskleri bertaraf etmek istiyoruz. Ne kadar az bina yaparsak o kadar iyi diyoruz. ‘Behçet Uz’un torunlarını çağırdık çok hoşlarına gitti’ demek yanlış. Biz size Mimarlar Odası’nın bilimsel raporu veriyoruz, siz bize torunlarla cevap veriyorsunuz. Böyle olmaz, bunun cevabı bu değil. Bunun cevabı odalarla birlikte belediye mimarlarının birlikte çalışmasıdır. Yoksa makete baktığınız zaman etkileyici bir maket. Ben ilk görenlerden biriyim maketi, etkileyici ama ambalajı kaldırdığınız zaman sakıncaları ortaya çıkmaya başlıyor. Gelişmenin tanımı bina yapmaktansa yeşil alan kazandırmak oluyor.”

-“Kültürpark’a ticaret getirme” yaklaşımından ivedilikle uzaklaşılmalıdır.

- Kültürpark’ın yönetimi için yeni bir kurum oluşturularak Kültürpark anayasası hazırlanmalıdır.

-Paraşüt Kulesi, Tenis Kulübü,  Pakistan Pavyonu, Evlendirme Dairesi, Arkeoloji Müzesi, Celal Atik Spor Salonu, İzmir Sanat, Açık hava Tiyatrosu dışında kalan tüm binalar yıkılmalı, yıkılmayan binalar onarılarak çağdaş görünüm ve kullanım kazandırılmalıdır.

-Göl ve kaskatlı havuzun bakım planları yapılmalı, heykeller onarılmalı ve bu su bölgeleri için sürdürülebilirlik planları oluşturulmalıdır.

-Kültürpark alanının bakımı, güvenliği, temizliği için kadrolar oluşturulmalıdır.

-Kültürpark bitki varlığının korunması konusunda uzman Ziraat, Peyzaj Mühendisleri istihdam edilmeli; buradaki faaliyetler odalar ve üniversitelerle işbirliği içinde bilimsel yaklaşımla sürdürülmelidir.

-İzmir’in en değerli ve biricik yeşil alanı olan Kültürpark konusundaki kararları bu kentin yabancılarıyla değil İzmir halkı ve İzmir kurumlarıyla birlikte oluşturmak bir ilke haline getirilmelidir.

-Çim alanlar asgariye indirilmeli, ağaçlara ağırlık verilmeli.

-Kültürpark konusunda katılımcı süreç özellikle gözetilmeli.

Haber Merkezi