Garibanların sığınağı: Nuri Baba

EMİNE YALÇIN-NEŞE YAVUZ- Basmane Dönertaş’ta bulunan Hatuniye Camii karşısında mütevazi bir ofise sahip olan Hatuniye İlim Yayma ve İsrafı Önleme Derneği Baş Danışmanı Nuri Akay, 1952 yılından beri yardıma muhtaç insanlara hayırseverlerin de yardımlarıyla nasıl kol kanat gerdiklerini anlattı.

60 yıldır sosyal hizmetlerde çalıştığını ifade eden Nuri Akay, “Ben 85 yaşındayım, 60 yıldan beri sosyal hizmetlerde çalışıyorum.  Aynı zamanda din adamıyım, vaizim. Bu durum aşağı yukarı Kestane Pazarı İmam Hatip ve İlahiyat Öğrenci Yetiştirme Derneği’nde başladı. Daha sonra Yunus Emre Vakfı Genel Müdürü oldum, daha sonra Hayırlı İşler ve Sosyal Hizmetler Yardım Derneği Başkanlığı yaptım. İzmir’deki bütün camileri koruma ve yaşatma derneği başkanlığı yaptım. En son da buradaki Hatuniye Camii’ndeki derneğin başkanlığını sürdürdüm. Bizim gayemiz huzurdur. Kimileri zenginlikte, makamda ve güçte huzur ararlar fakat esas huzur içimizdedir. Yaptığımız iyiliklerdedir, kazanacağımız kalplerden gönlümüze aksedecek ilahi ışıktadır. Eğer yoksulun, kalbi kırığın yüzü gülerse, biz bu kişilerin tesellisi olursak mutlu oluruz. Huzur buradadır. İnsanlar zengin oluyor, mevki sahibi oluyor ama huzur bulamıyor” ifadelerinde bulundu.

MÜLTECİLERE YARDIM EDİYOR

Hatuniye Camii’nin avlusuna baktığımızda İzmir’e göç eden her kesimi görebiliyoruz. Bu kişilerin ise İzmir’de ilk sığındığı adresin kendi dernekleri olduğunu söylüyor Nuri Akay.  İzmir’e çok sayıda mültecinin geldiğini ve burada yaşamaya başladığını anlatan Akay, “Mülteciler geliyor buraya, Somali’den, Sudan’dan, Filistin’den, en son da Suriye’den, ilk önce geldikleri yer Nuri Baba’nın yeri oluyor, yani burası. Geliyorlar dertlerini anlatıyorlar, açsa doyuruyoruz, eğer erzak gerekiyorsa, ilaç gerekiyorsa bunları temin ediyoruz. Her gün 300 garibana yemek veriyoruz. Mesela lokantaya gidecek ama parası yok, otur diyoruz yemek veriyoruz. Hangi dinden olursa olsun bu yardımı yapıyoruz.  Bir annenin ‘yavrum’ deyip bağrına basmasından, bir babanın saçını okşamasından mahrum olarak yetişmiş insanlara yardım ediyoruz. Mesela bir çocuğumuz var Azerbaycan’dan gelirken bir trafik kazasında annesini ve babasını kaybetmiş. Onu ve 4 kardeşini biz yetiştirdik, yardım ettik. Tahsillerini sağladık. Onlara bir ev bulduk. Öksüzlere burs veriyoruz. Ayrıca çeyiz yardımları da yapıyoruz. Bu çeyiz yardımlarını da köprü vazifesi görerek yapıyoruz, mesela ‘şu kişinin şuna ihtiyacı var’ diyoruz bir yardımsever buluyoruz, onlar da bu ihtiyaçları kişilere gönderiyorlar” dedi.

BÜTÇEYİ HAYIRSEVERLER SAĞLIYOR

Derneğin bu yardımlar için gerekli olan maddi imkanı hayırseverlerin bağışlarından sağlandığını belirten Akay, “Derneğimizin bütçesi de, köprü usulü ve bağış usulüyle oluşuyor. Makbuz karşılığında yardımseverlerimiz bize bağış yapıyor. Biz de bunları ihtiyacı olan kişiler için kullanıyoruz. Dernek olarak İzmir’de tanınıyoruz. Biz olmasak kimse pek yardımda bulunmaz burada. Ülkelerindeki savaştan kaçan birçok insan var. Bu sığınmacılar hem kira ödüyor, hem çoluğuna çocuğuna ekmek götürmek istiyor. Biz de bu zor dönemlerinde onlara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Anadolu’dan, Ankara’dan ve İstanbul’dan da bağış yollayanlar var” dedi.

50 SENELİK YARDIM ÇETELESİ

Hayırseverlerin duyarlı bağışlarıyla bugüne kadar birçok yardım yaptıklarını ifade eden Akay, “Halkımızın bağışlarıyla birçok kişinin derdine derman olduk. Açları doyurduk, yolda kalanın evi, yola çıkanın güvencesi olduk. Anasını, babasını yitirmiş öksüz ve yetimlerin, kalbi kırığın, gözü yaşlının tesellisi olmaya çalıştık. 50 senelik sosyal hizmetlerimiz boyunca, öksüz ve dar gelirli 21 bin 300 çocuğu güzel kıyafetler giydirerek sünnet ettirdik. 139 kız evladına çeyiz yardımı yaparak evlenmelerini sağladık. Ramazanlarda öğrencilerimize ve fakirlere 500 kişilik iftar verdik. 130 öğrenciye burs ve sosyal yardım, erzak yardımı yaparak tahsillerini sağlamaya devam ediyoruz. Her gün garibanlara ve mültecilere 300 kişilik yemek veriyoruz. Birçok faydalı kitap bastırarak halkımıza ve üyelerimize dağıttık, dağıtmaya devam ediyoruz.  Bunun yanı sıra tuvaletlere 2 tane daha tuvalet ilave ederek, halkın istifadesi için ücretsiz olarak hizmete açtık. Bu ayrıca İzmir’de bir ilktir. Kurban Bayramı’nda yetimlere ve mültecilere, toplamda 400 aileye kurban eti dağıttık. Her Cumartesi Suriyeliler ve diğer mültecilere erzak dağıtıyoruz. Sokak hayvanlarına mama alarak onların da karnını doyuruyoruz” dedi.

CAMİLERE YARDIM YAPILIYOR

Öte yandan kabul edilen bağışlarla camilerin restorasyonlarını da yaptıklarını ifade eden Akay, “Hatuniye Camii’nde Mukabele okunasını sağladık, Hatuniye şadırvanlarının boyanmasını ve temizlenmesini sağladık. Yine aynı camiinin halılarını değiştirdik, buraya klima aldık. Cami avlusunda yazın güneşten, kışın yağmurdan yemek yiyenleri koruma amacıyla profil çatı yaptırdık. Deprem nedeniyle senelerce kapalı kalan Mumyakmaz Hacı Veli Camii’ni tamir ettirdik ve lojmanını yaptırdık. Çocuk hastanesi mescidini tefriş ederek namaz kılınacak hale getirdik ki burada anneler ve babalar çocukları için Allah’tan şifa dileyebilsinler. Gürçeşme Huzurevi Camii’ni yaptırarak tekrar hizmete açtık. Hurşidiye Camii’ni çuvalcı dükkanı halinden kurtardık, ibadete açtık. Artık bu camilerde ezan susmuyor, camiler cemaatle dolup taşıyor. Bunun yanı sıra İzmir’de muhtelif camilerde de şadırvanlar yaptık. Burhan Özfatura döneminde de kendisinden bir arsa istedim cami yaptırmak için, arsayı verdi imar planlarını çizdirdi biz de hayırseverlerimizin yardımıyla oraya bir camii yaptırdık” dedi.

Muhtaçlar için kurulan sofralarda din, dil ve ırk ayrımı yapılmadığını belirten Akay, “Bu sofralarda herkese yer var. Afrika’dan gelen mültecilerden sonra şimdi de Suriyeli mülteciler sık sık bu sofralarımıza konuk oluyor” diye konuştu.

İSRAFI ÖNLEMEK İÇİN ÇALIŞIYOR

Derneğin bir diğer görevinin de israfı engellemek olduğunu ifade eden Akay, israf çeşitlerini saydı. Akay, “Ülkemizde çok fazla israf var. Gıda savurganlığı çok var, örneğin adamın biri ekmeği alıyor içini çöpe atıyor gerisini yiyor. Bu çok yanlış. Cenab-ı Hak, Kuran-ı Kerim’de ‘Yiyiniz içiniz, israf etmeyiniz. Allah müsrifleri sevmez’ buyuruyor. Bu yüzden ekmeğe ve gıdaya karşı saygısızlık yapmamak lazım. Yapılan hesaplara göre, İstanbul-Ankara ve İzmir’de yıllık ekmek israfının 500 bin ton olduğu ifade ediliyor. Ekmeğe saygı göstermeyenleri Allah cezalandırır. Allah tokadının sedası yoktur, vurduğu zaman da devası yoktur. Bir diğer israf çeşidi de su israfıdır. Bazı yerler su sıkıntısı çekerken, kendi halinde akan çeşmeler, dikkatsizlik ve adam sendecilik nedeniyle boşa akıp giden sular tek kelime ile üzücüdür. Düğünlerimizde de çok israf yapılıyor. Sırf gösteriş için borca harca girip lüks şeyler almak çok yanlıştır. En önemli konu da zaman israfıdır. Yüce Rabbimiz ‘Ömrünüzü nerede ve nasıl geçirdiniz?’ diye mutlaka soracaktır bizlere. Bizler de bu dakikaların hesabını vereceğiz. Ömrümüz kısa, hayatımız sınırlıdır. Bu zamanı boşa harcamamamız lazım. Bunun yanı sıra tarımda ve eğitimde de israf yapılıyor. Bunların hepsi dikkate alınmalı” şeklinde konuştu.

Bağış yapmak isteyenler için banka hesap numaraları:

T.C. Ziraat Bankası Çankaya Şubesi Hesap No: 7610640 IBAN: TR380001000410076106405001

Kuveyt Türk İzmir Şubesi Hesap No: 461422-1 IBAN: TR210020500000046142200001

KUTU KUTU KUTU

Dernek Kitapları:

Başarının Sırrı

Gösteriş ve İsraf

Nasıl Yaşamalıyız

Etkili Dualar

Stres

Oruç

Allah’a Yakarış

Kenzul Arş

Kurban

Nuri Akay’dan Mesaj

Şimdiye kadar duyarlı bağışlarınızla açları doyurdunuz, içilen bir yudum soğuk suyun çeşmesi, yolda kalanın evi, yola çıkanın güvencesi oldunuz. Gülümseyen yüzlerin, dua ile mırıldayan dudakların, sevgiyle bakan gözlerin sebebi, anasını babasını yitirmiş öksüzlerin, kalbi kırığın, gözü yaşlının tesellisi oldunuz. Halen ekserisi öksüz 120 öğrenciye burslar vererek tahsillerini sağlıyoruz. Garibanlara her gün yemek veriyoruz. Bu çalışmalar sizlerin bağış ve zekatlarınızla mümkün olmaktadır. Makbuz mukabili bağışlarınız için her zaman emrinizdeyiz. Allah sizden razı olsun.

Haber Merkezi