Eğitim alanında yapay zekanın yeri değerlendirilmeli

Yapay zekâ, hayatımızın birçok alanında inovasyon ve verimlilik sağlamak için güçlü bir araç olarak kullanılıyor. Yapay zekânın her geçen gün çok hızlı bir şekilde ilerlediğini ve bu ilerlemenin neredeyse her alanda olduğunu vurgulayan SEO ve Dijital Medya Mühendisi Levent Özen, “Özellikle eğitim alanında yapay zekânın yeri bir daha değerlendirilmeli ve eğitim sistemi değiştirmeli. UNESCO’nun paylaştığı 2030 yılına kadar değiştirilmesi gereken eğitim sistemi, bu konuda ne kadar hızlı bir değişimin yaşanacağını gösteren bir gerçek. Bence ülkemizde bir an önce yapay zekâ ile ilgili kanunlar çıkmalı ve yasal olarak düzenlemelerle birlikte yaşamımızdaki tüm alanlardaki yapay zekâ kullanımı belirlenmeli. Belirlenen aşamalarla bu değişim yapılırsa daha kolay bir geçiş yapmamız söz konusu aksi takdirde işsizlikle birlikte başlayan sorunlarla yüzleşmek zorunda kalacağız. Yapay zekâya geçiş kaçınılmaz. Bu geçişin sancılı olmaması için önlemleri çok hızlı olarak almak zorundayız. Aksi takdirde kendimizi hazırlamadığımız bir yapay zekâ evreni içinde yaşamak zorunda kalacağız” dedi.  

YAPAY ZEKA GÜNLÜK HAYATIN AYRILMAZ PARÇASI

Yapay zekânın, günümüzde neredeyse her alanda yer aldığını belirten Özen, “Teknolojinin gelişmesiyle birlikte yapay zekâ, iş süreçlerini optimize etmek, veri analizi yapmak, otomasyon sağlamak ve çeşitli sorunları çözmek için yaygın bir şekilde kullanılıyor. Örneğin, akıllı telefonlardaki uygulamalarda çalışan asistanlar, çevrimiçi alışveriş platformlarındaki öneri sistemleri ve sağlık sektöründeki teşhis destek sistemleri gibi birçok alanda yapay zekâ teknolojilerinden faydalanılıyor. Dolayısıyla, yapay zekâ günlük hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geldi. Her geçen gün yapay zekânın kullanım oranının artmaya devam edeceğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

YAPAY ZEKA YENİ İŞ FIRSATLARI SUNUYOR

Sanayi devrimiyle birlikte oluşmuş ve hala yaygın kullanılan otomasyonların yerini artık yapay zekâ sistemlerinin aldığını aktaran Özen, “Her iş sürecine yapay zekâ girmiş durumda. Çoğu iş kolunda insana dayalı iş gücü talebinde azalmalar var. Bunun en büyük nedeni tabi ki maliyet. Ayrıca hata yapma oranı azalıyor, süreçler daha hızlı ve kararlı hale geliyor. Ancak yapay zekâ teknolojileri aynı zamanda yeni iş fırsatları da yaratabiliyor. Özellikle, yapay zekâ alanında uzmanlaşmış kişilere yönelik talep artarken, yapay zekâ teknolojilerini geliştiren ve yöneten uzmanlar için de yeni iş olanakları ortaya çıktı. Dolayısıyla, yapay zekâ istihdam alanında hem belirli iş kollarını etkilerken hem de yeni iş fırsatları sunuyor” diye belirtti.

YAPAY ZEKÂNIN KULLANILMADIĞI İŞ MODELİ OLMAYACAK

Yapay zekânın iş hayatındaki rolünün, önümüzdeki süreçlerde daha da önem kazanmaya devam edeceğini dile getiren Özen, “Gelişen teknolojiyle şirketler iş süreçlerini daha verimli hale getirmek ve rekabet avantajı elde etmek için yapay zekâyı daha fazla kullanacaklar. Özellikle, veri analizi, otomasyon, müşteri ilişkileri yönetimi ve karar destek sistemleri gibi alanlarda yapay zekâ teknolojileri yaygın bir şekilde uygulanacak. Ayrıca, yapay zekâ destekli robotlar ve makinelerin üretim, lojistik gibi fiziksel işlerde de daha fazla kullanılması bekleniyor. Bu durum, iş hayatında daha fazla dijitalleşme ve otomasyonun yaşanmasına yol açacak. Dolayısıyla, önümüzdeki süreçlerde yapay zekâ, iş hayatında daha merkezi bir konuma sahip olacak. Önümüzdeki 10 yılda yapay zekânın kullanılmadığı bir iş modeli olmayacağını düşünüyorum. İlk olarak, yapay zekâ teknolojilerindeki hızlı ilerlemeler, daha akıllı ve karmaşık sistemlerin ortaya çıkmasını sağlayacak. Bu sayede, yapay zekâ daha geniş bir uygulama alanına sahip olacak ve hayatımızın birçok alanında daha fazla kullanılacak. Özellikle, sağlık sektöründe teşhis ve tedavi süreçlerinde, ulaşım sektöründe otonom araçlar ve lojistikte, eğitimde kişiselleştirilmiş öğrenme deneyimleri gibi alanlarda yapay zekâ teknolojileri daha yaygın olarak kullanılacak” ifadelerini kullandı.

YAPAY ZEKÂ SİZİ TANIYACAK VE YÖNLENDİRECEK

Yapay zekânın avantajlarını ve dezavantajlarını sıralarken ChatGPT’den yararlandığını aktaran Özen, yapay zekanın, verimlilik artışı, hızlı karar alma, kişiselleştirilmiş deneyimler, tıbbi teşhis ve tedavi, risk azaltma ve maliyet konusunda avantajlarının olduğunu söyledi. Özen, yapay zekanın dezavantajlarının ise işsizlik tehlikesi, veri gizliliği endişeleri, yapay zekâ bağımlılığı ve yasal sorunlara neden olabileceğini aktardı.  Yapay zekânın insanlığın gelişmesi için önemli olduğunu söyleyen Özen, “Kişisel olarak kullandığımız bilgisayarlar, cep telefonları ve kişisel teknoloji ürünlerimiz hayatımızı nasıl değiştirdiyse, yapay zekânın kişisel kullanımı da insanlığın gelişmesi açısından çok önemli. Global ve ücretsiz sunulan yapay zekâlar günümüzde zaten yoğun olarak kullanılıyor ama benim düşüncem daha çok kişisel kullanımdaki artıştan dolayı oluşacak. Başka bir deyişle sizin yapay zekânız, sizi çok iyi tanıyacak ve ne istediğinizi bilecek ona göre sizi yönlendirecek” sözlerine yer verdi.

MERVE AĞRIÇ