Davutoğlu’ndan terör örgütlerine net mesaj

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Anadolu’nun ve Mezopotamya’nın çocuklarını kendi kör ideolojileri karşısında tutsak etmek isteyenlere karşı mücadelelerinin süreceğini belirtti


  • Oluşturulma Tarihi : 25.08.2015 08:05
  • Güncelleme Tarihi : 25.08.2015 08:05
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Davutoğlu’ndan terör örgütlerine net mesaj

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Anadolu köy korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu’nu Çankaya Köşkü’nde kabul etti. Yüzyıllık büyük bir hesaplaşmanın, yüzleşmenin, büyük kırılmaların yaşandığı bir coğrafyada bulunulduğunu belirten Davutoğlu, “Anadolu, Mezopotamya, Rumeli coğrafyası asırlarca kardeş olarak yan yana yaşamış kavimlerin tek bir millet olma şuuruyla birlikte aynı havayı teneffüs ettiği, aynı kıbleye yöneldiği, aynı değerleri savunduğu, aynı gönül dilini konuştuğu nice asırlara şahit oldu. Bizler, çok zor dönemlerde de omuz omuza olduk. Şanlı zaferleri birlikte yaşadığımız dönemlerde de bu onuru hep birlikte yaşadık. Bu topraklarda parçalı kaderler olmadı. Birinin kaderi diğerinden farklı olmadı. Eğer, değişik kavimler, etnik, mezhebi gruplar, aşiretler, boylar omuz omuza olmuşlarsa parlak geleceğe birlikte yürüdüler. Eğer, parçalanmışlarsa dışarıdan ve içeriden birtakım unsurlarca sen şu obadansın, aşirettensin, etnik kökendensin, diğerleri ise farklı onlara karşı kendi kaviminle, aşiretinle beraber ol diye bir çağrı olmuş ve buna yönelinmişse büyük acıları, kardeş acılarını da hep beraberce yaşadık” ifadelerini kullandı.

KÖY KORUCULARINA SESLENDİ

“Sizler Anadolu'nun ve Mezopotamya'nın yiğit insanlarısınız” diyerek köy koruculara seslenen Davutoğlu, “Sizler bu emin beldenin korucularısınız. Tabiriniz köy korucusu diye geçmiş olabilir literatüre, sizler bu toprakların emin olması için gönüllerin koruyucusunuz. İşte, böyle bir dönemde insanlar sığınacak yer aradıkları dönemde birileri Türkiye’yi karıştırmaya çalıştı. Demokrasinin hakim olduğu dönemde elde ettiğimiz kazanımları gözardı ederek, bu kazanımları yok edip kardeşi kardeşe kırdırmak için Türkiye’ye bir terör dalgası halinde saldırıda bulunuldu. Suruç saldırısı DEAŞ tarafından doğrudan sadece Suruç’taki kardeşlerimize değil, sadece orada bulunanlara değil, doğrudan Türkiye’ye yapılan bir saldırıydı. Aynı gün, Adıyaman’da bir askerimizin şehit edilmesiyle başlayan süreçte PKK’nın günlerce yürüttüğü saldırılarla şehit ettiği askerler ve polislerimiz, sadece o terör kurbanları değil. O saldırılar bütün bir milletimize dönük, hepimize dönük saldırılardı. Yine, DHKP-C’nin bütün bu tabloları teşvik ve tahrik edercesine şehirlerde yürüttüğü faaliyetlerle aynı hedefin gözetildiğini gördük. Yani, Türkiye’nin huzuru, kardeşliği ve Türkiye’nin her bir yerinde yaylasında yaşayan insanların omuz omuza verdiği gönüldaşlık duygusunu yok etmek”açıklamasında bulundu.

12 Eylül ve daha önceki dönemlerin red ve asimilasyon politikalarına karşı çıktıklarını ve bu politikaların haksızlığa yol açtığını hep söylediklerini belirten Davutoğlu, “Bir tarafta bu yanlış politikaların getirdiği birikim ama diğer tarafta hiçbir insan onuruna saygı göstermeyen, insan onurunun yaşama hakkını yok sayan, çağ dışı örgütlenmeyle Kürt kardeşlerimizin hakkını savunuyor görüntüsü altında önce Kürt vatandaşlarımıza zulüm eden bir terör örgütü. 35 yıldır çok büyük acılar yaşadık, çok ciddi sancılı dönemlerden geçtik. Sizler ilk kez 1985 yılında köy korucuları olarak adları duyulan ve sadece köyleri, mezraları koruyan insanlar olarak değil, kendi onurunu koruyan yiğit insanlar olarak bu anlamda mücadeleye katıldığınızda aslında bir çağrıya kulak vermiş oldunuz” diye konuştu.

“BURADAN ÇAĞRIDA BULUNUYORUM”

Bir kez daha ilgili bütün kesimlere, siyasi partilere ve sivil toplum kuruluşlarına çağrıda bulunan Başbakan Davutoğlu, “Gelin hep beraber terörün her türlüsüne karşı çıkalım. DEAŞ terörüne nasıl karşı çıktıysak, PKK terörüne de karşı çıkalım. Etnik ayrımcılığa nasıl karşı çıktıysak dini ayrımcılığa da karşı çıkalım. Diyelim ki hep beraber, bu ağlar, meralar şenlik içinde yayla olarak kullanıldığı günlere geri dönsün. Korucu kardeşlerimiz, sizler geçici bir misyonun yolcuları değilsiniz aslında sizler Anadolu'nun, Mezopotamya'nın dağlarını, yaylarını, mezralarını korurken aslında evinizi koruyorsunuz. Birileri gelip yaylalarda, mezralarda, köylerde gelip buralarda sadece benim dediğim olur, yolların barajların inşaatını engellerim, haraç alırım diye eşkıyalık, terör yapmaya kalktığında siz yiğit insanlar 'Hayır bu yaylalar, mezralar sizin değil bizim ortak alanıdır buralara sizi sokmayacağız' dediniz. Bu çağrıyı bir kez yapmanın vaktidir. Herkes meşru siyasal platforma gelsin. Orada her şeyi tartışalım. Kim terörü bu millete musallat olan bela olarak üzerimizde demokrasinin kılıcı gibi kullanmak isterse o kılıcı alır ve kırarız” diye konuştu.

Türkiye'de şiddet ve terörden kim besleniyorsa onlara karşı muhabbetin sözcülüğünü yapacaklarını anlatan Davutoğlu, zor bir yolda ve fedakarlıklar gerektiren bir aşamada olunduğunu söyledi. Fedakarlık yapılmazsa emniyet içinde bir gelecek bırakılamayacağını belirten Davutoğlu, omuz omuza verilmesi halinde güzel günlere barış ve demokrasi içinde yürüneceğini söyledi. (İHA/ANKARA)

Haber Merkezi