Öğrenci dershaneye gitmeden de başarılı olabilir

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, öğrencilerin dershaneye gitmeden de başarılı olabileceğine dikkat çekerek, “Dershaneler, biraz da reklam ve tanıtım imkânlarının devlet okullarına göre çok fazla olması nedeniyle bu tür başarılı öğrencileri kendilerine mal etmek konusunda, doğrusu bir kamuoyu oluşturdular” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 03.08.2015 06:59
  • Güncelleme Tarihi : 03.08.2015 06:59
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Öğrenci dershaneye gitmeden de başarılı olabilir

Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Bakan Avcı, dershanelerin bir tür gölge eğitim sistemi oluşturduğuna dikkat çekerek, “Dershane denilen yapılanmanın aslında bir tür gölge bir eğitim sistemi oluşturduğu ve bunun da aslında hem milli kaynaklarımızı israf ettiği, hem de aslında merkezdeki okulları, müfredatı, öğretmenleri bir anlamda işlevsizleştirmeye, itibarsızlaştırmaya başladığı, sanki bütün eğitim süreçleri belli sınavlar ve o sınavlara hazırlayan dershanelerden ibaretmiş gibi bir algının yaygınlaşmasına yol açtı; bu bir illüzyon aslında. Yani dershanenin olmazsa olmaz bir kurum olduğu yanılsaması, özellikle üretilmiş bir yanılsamadır. Sektör tarafından, daha doğrusu sektörün özellikle eğitim dışı amaçlar taşıyan bölümü tarafından üretilmiş bir illüzyon, bir yanılsamadır. Müteaddit vesilelerle bu süreç boyunca açıkladık, gerek dershanelere giden öğrenci profiline baktığımız zaman, gerek o öğrencilerin sınavlardaki başarı oranlarına baktığımız zaman bunu açıkça görebiliyoruz. Bir öğrencinin herhangi bir sınavda elde ettiği başarının ne kadarı hafta sonunda gittiği dershaneden edinilmiş kazanımlar sayesinde gerçekleştiği, ne kadarının haftanın beş günü devam ettiği okulda aldığı eğitimden kaynaklandığını test etmeniz mümkün değil. Ama yıllar boyunca dershaneler, biraz da reklam ve tanıtım imkânlarının devlet okullarına göre çok fazla olması nedeniyle bu tür başarılı öğrencileri kendilerine mal etmek konusunda, doğrusu bir kamuoyu oluşturdular. Ama dershanelere giden öğrencilerin profiline baktığımız zaman gerçekten takviyeye olan öğrencilerden ziyade, zaten herhangi bir dershane takviyesi olmaksızın da sınavda başarılı olabilecek olan öğrencilerin özellikle seçildiğini, bunların özel sınıflarda özel bir eğitimden geçirildikten sonra dershanenin reklamı için kullanıldığını, ama buna karşılık dershanede eğitim-öğretim gören diğer çocukların sınav sonuçlarının ne olduğunu bilmiyoruz” diye konuştu.

DERSHANELERLE İLGİLİ İPTAL KARARI

"Anayasa Mahkemesi'nin dershanelerle ilgili iptal kararını değerlendiren Bakan Avcı, “Öğretmen istihdamıyla ilgili kısmını cevaplandırmaya çalışayım. Bizim çıkardığımız yasada dershaneler dönüşeceği için bu dönüşüm sürecinde aslında biz dershanede çalışan eğitimcilerin çok da işsiz kalmayacaklarını, tam tersine dershaneler okula dönüştükleri zaman okullarda daha fazla eğitimciye, daha fazla öğretmene ihtiyaç olacağını öngörüyorduk. Yani dershanede 10 öğretmenle yaptığınız bir işi okulda yapamazsınız. Okul olduğunuz zaman her branş için ayrıca öğretmen filan, dolayısıyla biz bu dönüşüm sürecinin aynı zamanda atama bekleyen öğretmen adayları açısından da yeni bir kapı oluşturacağını varsaymıştık, öyle bir öngörüyle bunları da düşünmüştük. Ama buna rağmen dönüşmeyen, yani dönüşmemek mümkün mü? Evet, ben kapatıyorum, dönüşmüyorum diyebilirdi. Nitekim bizim bu dönüşüm sürecinde 400’e yakın dershane kendiliğinden kapattı, yani onlar herhangi bir okul türüne dönüşemeyeceğiz biz dediler ve kapattılar. Dolayısıyla bu tür kapanan kurumlar nedeniyle boşta kalabilecek olan öğretmenlerimizden, dershane öğretmenlerinden şartları uygun olanlarını yine bir sınavla biz Millî Eğitim Bakanlığında biz değerlendirmeyi öngörmüştük, yasa bunu öngörüyordu. Nasıl yapacaktık bu işi? Bir; 6 yıl sigortalı çalışma koşulu vardı. Fakat bu 6 yılı biz kesintisiz yapmadık. Çünkü biliyorduk ki dershanelerde çalıştırılan öğretmenler maalesef büyük bir emek sömürüsüyle. Hepsi için söylemiyorum, şimdi dershaneler deyince gerçekten eğitimcilik yapan, gerçekten bu işte eğitimin ilkelerine uygun davranan büyük bir blok da var, onları tenzih ederek söylüyorum. Ama bir bölümünde 8 aylık sözleşmelerle öğretmenler istihdam ediliyor, kıdem tazminatı yükünden kurtulmak için yaz gelince bu öğretmenlerin, eğitmenlerin işlerine son veriliyor, sonra tekrar yeni dönem başlarken tekrar işe alınıyorlar” şeklinde konuştu. (İHA)

Haber Merkezi