- Çevre
- 08.04.2025 11:45
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Mustafa Öztürk, Susurluk Havzasından gelen kirlilik baskısının azaltılması ile Marmara Denizinde su kalitesinin iyileşmesini ve biyoçeşitliliğin artmasını hedeflediklerini söyledi
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Mustafa Öztürk, Denizlerde Bütünleşik Kirlilik İzleme Programı ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi ile birlikte hayata geçirilen Marmara Denizi Bütünleşik Modelleme Sistemi Projesinin sonuçlarını açıkladı. Deniz izleme çalışmalarının büyük bir özveri ile yürütüldüğünü söyleyen Öztürk, 2014 yılından itibaren yapılan izlemelerin Denizlerde Bütünleşik Kirlilik İzleme Programı ile yoğunluk kazandığını belirtti. Program ile elde edilen bulgular ışığında Marmara Denizinin su kalitesinin daha da iyileştirilmesi adına ilgili tüm kurum ve kuruluşlar ile işbirliği halinde çalışmalar yapıldığını, kendi iç denizimiz olan ve ülkemizin en önemli değerlerinden biri olan Marmara Denizinin kirliliğe karşı korunmasına çok büyük önem verdiklerini belirten Öztürk, Bu amaçla 2017 yılının başında Denizlerde Bütünleşik Kirlilik İzleme Programından elde edilen bulgular ile tüm denizlerimizde olduğu gibi Marmara Denizinde de mevcut deniz suyu kalitesini Marmara Bölgesinde yer alan valilikler, tüm belediyeler, su kanalizasyon idareleri, sivil toplum kuruluşları, OSBler ve ilgili tüm kurumlarla paylaştık. Bu sonuçlara göre ilgili tüm kurumların verilerini de toplayarak, deniz suyu kalitemizi daha da iyi hale getirmek adına yapılması gerekenleri ortaya koyduk. Bu doğrultuda Marmara Denizi Bütünleşik Modelleme Sistemi (MARMOD) Projesinin ilk fazını büyük bir gayretle 6 ay gibi çok kısa bir süre içerisinde tamamladık. Bu çalışma deniz bilimcileri tarafından Marmara Denizi için mutlaka yapılması gerektiği söylenen bir çalışmaydı ve bu anlamda bir ilki gerçekleştirerek önemli veriler elde ettik ve bilimsel anlamda da ciddi bir eksiği giderdik. Bu projenin devamında da daha detaylı tespitler yapabilmek adına da projenin ikinci fazı için çalışmalara başladık. Bu çalışmayı da 2019 yılının sonuna kadar 3 milyon TL tutarında bir yatırım ile tamamlayacağız dedi.
Çalışmayı geçen yıl Orta Doğu Teknik Üniversitesi Deniz Bilimleri Enstitüsü işbirliği ile gerçekleştirdiklerini söyleyen Öztürk, ayrıca 1995lerde yapılan Marmara Denizi su bütçesini de güncellediklerini belirtti. MARMOD projesinden elde edilen sonuçlara göre kara kökenli kirletici yüklerin kaynaklarının tespit edildiğini ve nerelerde öncelikli olarak önlemler alınması gerektiğini tespit ettiklerini belirten Öztürk, Kirlilik yükünü yaklaşık yüzde 40 oranında azaltmayı planlıyoruz. Bu sayede 2023 hedeflerimizden biri olan Marmara Denizi su kalitesini daha da iyileştirerek alt sulardaki biyoçeşitliliği artırmak istiyoruz. Marmara Denizi üzerindeki havza kaynaklı kirletici besin yüklerinin en az Karadenizden gelen yükler kadar etkili olduğunu tespit ettik dedi. İHA