Sayfa Yükleniyor...
Hükümet yetkililerinin kadın katillerini adeta desteklercesine koruma altına alınmasını kınamak adıyla eylem yaptıklarını söyleyen İzmir Kadın Platformu Aktivisti Şengül Çavuşoğlu erkek egemenliğine ve baskısına karşı artık sessiz kalmayacaklarını söyledi
NİLGÜN TAZE
Gelsin baba, gelsin koca, gelsin devlet gelsin cop, öldüren sevgi istemiyoruz, erkek vuruyor devlet onu koruyor ve yer yerinden oynar kadınlar özgür olsa gibi sloganlarla fuar alanı Lozan Kapısından Gündoğdu Meydanına yürüyüş yapan kadınlar adına söz alan İzmir Kadın Platformu Aktivisti Şengül Çavuşoğlu, erkek şiddetine artık göz yummayacaklarını belirterek, Evde, sokakta, iş yaşamında, okullarda kadına yönelik her türlü ayırımcılığa ve şiddete, muhafazakar anlayışların dayattığı haremlik selamlık uygulamalarına karşı ayaklanan kadınlarız. Toprağını koruyan, evini yıktırmayan kadınlarız. Direnişlerde toma suyuna, biber gazına karşı duran kırmızılı, siyahlı kadınlarız. Kürtaj yasağına karşı sokakları zapt eden, kaç çocuk doğuracağımızı söyleyen iktidara karşı benim bedenim, benim kararım diyen kadınlarız. Mini eteği ve kahkahalarıyla iktidarı korkutan kadınlarız. Yeni bir yaşam taşımanın güzelliğiyle, hamile hamile sokakta gezinen kadınlarız. Kadın cinayetlerine sessiz kalmayan, hayatta kalma mücadelesi veren, dayanışmayı yükselten kadınlarız. Bizler Kobanide, Rojavada, İŞİD tecavüzcülerine karşı bedenleri ve silahlarıyla direnen Kürt kadınlarıyız. Transfobik nefret cinayetlerine ve saldırılarına karşı LGBTİ bireyleriz. Bugün kadın olduğumuz için bizlere dayatılan yoksulluğu, açlığı, güvencesizliği, tacizi, tecavüzü, kadın katliamlarını kabul etmediğimizi bir kez daha buradan haykırıyoruz. Yasta değil, isyandayız. Kadına yönelik şiddet, son bulana kadar meydanlardayız. Çünkü bizler 158 yıl önce New Yorkta bedenleri yakılan dokuma işçisi emekçi kadınlarız. Emeğin köleleştirilmesine karşı 8 saatlik iş günü ve insanca yaşam ve insanca çalışma koşulları talep edenleriz dedi.
KADIN CİNAYETLERİ POLİTİKTİR
Kadın cinayetlerinin yüzde 1400 arttığı AK Parti iktidarı döneminde, 2015 yılının ilk iki ayında da 52 kadının erkekler tarafından katledildiğini ve her cinayetin altında devlet hukukunu yattığını iddia eden Çavuşoğlu, Bu cinayetleri kadının eteğinin boyuna, saçının rengine, kahkahasının tonuna, gece dışarı çıkmış olmasına bağlayarak kadın cinayetlerini meşrulaştırmaya çalışmaktadır. Bizleri itaatkar ve erkeğe, otoriteye boyun eğen, kimliksiz insanlara dönüştürmek istiyorsunuz. Ancak bizler biliyoruz ki katliamlarınızı ikiyüzlü politikalarınızla örtemezsiniz. Adalet kadınların mücadelesi ile gelecek. Özgecan Aslan ve katledilen tüm kadınlar isyanımızdır. Kadın ve erkek arasındaki toplumsal cinsiyet eşitsizliğini besleyen, bu eşitsizlikten güç alan, erkeklikten faydalanan her erkek öldürülen tüm kadınların failidir. Bizler biliyoruz ki kadın cinayetleri politiktir. Faili erkek, azmettiricisi de devlettir. Buton, hadım etme, elektronik kelepçe gibi polisiye yöntemlerle çözülmesi mümkün değildir. Kadınları katlettikten sonra erkekleri idam etmek çözüm değil, asıl mesele erkeğin içindeki şiddeti engellemek, şiddeti ve eşitsizliği besleyen bu patriarkal sisteme karşı kadınların örgütlenerek güçlenmesini sağlamaktır. Sorun eşitlik sorunudur. Güvenlik bahanesi işle kadını kamusal ve toplumsal alandan tecrit eden ayrı otobüs, ayrı plaj, ayrı park gibi hiçbir düzenlemeyi kabul etmiyoruz. Kadına şiddette iyi hal, tahrik indirimi yapılamaz. Biz kadınlar işgale, kadını insan saymayan her türlü gericiliğe karşı isyandayız açıklamasını yaptı.
Haber Merkezi