Sayfa Yükleniyor...
İzmir İl Sağlık Müdürlüğü koordinatörlüğünde yürütülmekte olan İzmir ili Palyatif Bakım çalışmaları kapsamında İzmir ili Palyatif Bakım Hizmetleri Protokolü için imza töreni gerçekleşti
EMİNE ŞEKER - İzmir İl Sağlık Müdürlüğü koordinatörlüğünde yürütülmekte olan İzmir İli Palyatif Bakım çalışmaları kapsamında İzmir ili Palyatif Bakım Hizmetleri Protokolü için imzalar atıldı. İzmir İl Sağlık Müdürlüğü İzmir İli Palyatif Bakım Hizmetleri İşbirliği Protokolü imzaları, İzmir Valiliği oluru ile Ege Üniversitesi Rektörlüğü, Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörlüğü, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Rektörlüğü, İl Müftülüğü, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü, İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü, İzmir İl Sağlık Müdürlüğü, İzmir Halk Sağlığı Müdürlüğü, İzmir Kuzey Bölgesi Kamu Hastaneleri Birliği ve İzmir Güney Bölgesi Kamu Hastaneleri Birliği tarafından atıldı.
HASTA TUTANIN ELİNDE TUTMAYANINDA ORTASINDA KALIYOR
Açılış konuşmasını yapan İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Bediha Türkyılmaz, İzmir ili adına konuşmasını gururla yaptığını söyleyerek, Hocalarımızın çok büyük bir özverisi, çok büyük bir iş birliği ve çok istikrarlı çalışmaya bu noktaya gelinmesinden dolayı büyük gurur duyuyorum. Yaklaşık 1.5 yıl önce bir evde ve hastanede palyatif bakımı çalıştayı yapıldı. Bu çalıştayda evde bulunan palyatif hastalarına aile hekimleri mi gitsin? Bu hastalara hastanelerin evde sağlık ekipleri mi gitsin? Bu hastalara TSMlerin evde sağlık ekipleri mi gitsin? Bu hastalara kim ne yapsın? konuları tartışıldı. Tabi ki TSM birimlerinin gittiği hastalar var. Hastanelerin gittiği hastalar var. Onkoloji merkezlerinin baktığı palyatif hastaları var. Ama hasta tutanın elinde kalıyor. Tutmayanında ortasında kalıyor. Ya sokakta ya evde ya da yakının elinde kalıyor. Biz ilimiz olarak ne yapabiliriz dedik. Bakanlığımız bu konuda çalışmalar yapmaya çalışıyor. Ama geldiği noktalarda tıkanıyor. Ya aile hekimlerinin üzerinde kalıyor. Aile hekimleri bu süreci tam olarak ilerletemiyor. Ya evde sağlık ekiplerinin üzerinde kalıyor. Evde sağlık ekipleri bu süreci tam olarak ilerletemiyor. Ama tam bir işbirliği ile onkoloji hocalarımızın isyanları ile basının yakın ilgisiyle İzmirde bu konu hakkında bir şeyler yapıldı dedi.
İZMİR BAŞARIRSA 81 İLDE YAYGINLAŞACAK
Dünya Sağlık Örgütünün palyatif bakım için yapılan tarifini anlatan Türkyılmaz, sözlerine şöyle devam etti: Yaşamı tehdit eden hastalığa bağlı olarak ortaya çıkan problemlerle karşılaşan hastanın ve ailenin sıkıntılarını giderme çabasıdır. Bu çabayı amaçlayan bir yaklaşım olarak Dünya Sağlık Örgütü bu şekilde tarif ediyor. Bizim amacımız İzmir ilinde palyatif bakıma ihtiyacı olan hastaların yaşamlarının bu dönemlerinde yaşam kalitelerini artırmak. Bunun için örgütlenme modeli geliştirmeye çalışıyoruz. Bu çalışmada hedeflerimiz var. Hedeflerimizden bir tanesi İzmir ilinde palyatif bakım gereksinimleri olan hastalara ilişkin durum tespiti yapmak. Diğer bir hedefimiz hastaların ailelerinde palyatif bakım bilincini eğitim ve sosyal etkinliklerle geliştirmektir. Toplumda bu bilincini geliştirmektir. Palyatif bakım merkezlerini il bazında yaygınlaştırmaktır. Bakanlığımız bu çalışmanın İzmirde nasıl gideceğini takip ediyor. Eğer İzmir bunu başarabilirse 81 ilde de yaygınlaştırmayı hedefliyor. Çalışmalara Kınık, Bergama, Aliağa, Bayındır, Ödemiş ve merkezde de Konak olmak üzere belirlediğimiz pilot ilçelerden başlamak istedik. Süreci görmek istedik. Her şeyin düzgün gittiğini gördükten ve inandıktan sonra ilimizde de en kısa sürede yaygınlaştıracağız. 2014 yılı için 8 merkezimiz 80 yatağımız var. Bizim değil 80 yatağımız bin 800 yatağımızda olsa amacımız hasta yakınlarını bilgilendirmek olmalıdır. Yaptığımız her şeyi belgelendirerek yaptık. Güzel bir çalışmayı protokol imzalarıyla başlatmış olduk.
HEDEF HASTALARIN YAŞAM KALİTESİNİ ARTIRMAK OLMALI
İzmir Valisi Mustafa Toprak ise, hayata geçecek olan çalışmanın başarılı olacağına inandığını belirterek, hiçbir şeyin zor olmadığını söyledi. Toprak, Çağımızda insan ömrünün uzaması sonucu artan kronik vakalar ve kanser gibi amansız hastalıkların görülme sıklığı da artmıştır. Modern tıp bu hastalıkların tedavisi yönünde çaba gösterirken öte taraftan hastaların zor dönemi daha insani şartlarda geçirmesi için çalışmaktadır. Ancak elbette ki bu ikinci kısım tek başına tıbbı aşan geniş, kapsamlı ve disiplinler arası bir bakış açısını da gerektirmektedir. Dolayısıyla sağlık hizmeti de hizmet sunumunda bu duruma uyum sağlamak zorundadır. Yaşamı tehdit olan hastanın fiziksel, psikolojik ve manevi ihtiyaçlarını karşılanması yoluyla çektiği acının hafifletilmesine yönelik uygulamalar bütünü olarak tanımlanan palyatif bakım hizmetlerinin önemi her geçen gün artmaktadır. Hasta ve hasta yakınının yaşam kalitesini artırmak asıl hedef olmaktadır. Sağlık hizmetlerinin yaygın ve kaliteli olarak sunulması ve tüm vatandaşlarımıza ulaşması öncelikle yeterli sayıda ve nitelikli sağlık tesislerimizin varlığına bağlıdır. Bu ise büyük meblağalar da yatırım yapılmasını gerekli kılmaktadır. Son dönemde ülkemizde sağlık hizmetlerinin daha yaygın ve kaliteli sunulması için giderek artan miktarlarda kamu kaynakları kullanılmaya devam etmektedir dedi.
İZMİRDE SAĞLIK VERİLERİ AVRUPA STANDARTLARI DÜZEYİNDE
İzmir ilinin sağlık hizmetleri yönünden kendini aşmış bir şehir olduğunu ifade eden Toprak, İlimizde bulunan 2. ve 3. sağlık kurumlarında yılda 23 milyondan fazla poliklinik hizmeti verilmektedir. 1.8 milyon ameliyat gerçekleştirilmektedir. Yine ilimizde 10 bine yakın hekim olmak üzere toplam 45 bin civarında sağlık personeli de şehrimize sağlık hizmeti olan vatandaşlarımıza sağlık hizmetini koordinasyon ve işbirliği içerisinde yüksek kalitede vermeye gayret etmektedir. Tüm sağlık çalışanlarımıza teşekkür ediyorum. Eldeki veriler ilimizde bulunan sağlık kurumlarının ve çalışanlarının sadece İzmirde yaşayan halkımıza değil tüm Ege Bölgesini de içine alacak şekilde geniş bir kesime hitap ettiğini de göstermektedir. Esasen ilimizdeki tüm sağlık verileri Avrupa standartları düzeyine de ulaşmış vaziyettedir. Bundan dolayı da sağlık konusunda da İzmir çekim ve cazibe merkezi olma konumunu her gün artırarak geliştirmektedir şeklinde konuştu.
BÜROKRATİK BAKIŞ DEĞİLDİR
Toprak, işbirliği protokolünün yararlı sonuçlar çıkaracağını söyleyerek, Üniversitelerimizin de taraf olduğu bu iş çalışması ülkemiz çapında uygulanabilir bir modele dönüştürülebilecek konumdadır. Bu bir bürokratik bakış değildir. Bu esasında sonuç ve memnuniyet odaklı bir işbirliği protokolü olacaktır. Sistem karmaşık olarak gözüyor ise de işbirliği yapacak olan kurumların yükümlülük ile sorumluluğunu ve işbirliği dayanışmasını iyi bir şekilde organize edersek sonucunda insanlarımız noktasında memnuniyet odaklı bir noktaya erişecektir. Ben ilin valisi olarak buna güveniyorum diye konuştu.
İZMİR HER ZAMAN YENİLİKLERİN ÖNCÜSÜ OLDU
İnsanın temel ihtiyacı olan sağlık alanında ciddi yol aldıklarını dile getiren Toprak, sözlerine şöyle devam etti: Vatandaşlarımız artık tedavi için yurtdışına gitmeyi zorunlu görmüyor. Tersine Avrupa ülkeleri başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesinden tedavi için bize gelenler oluyor. İzmir ilk sırada olmak üzere ülkemize yurtdışından hastalar gelerek tedavi olup ülkelerine dönüyorlar. Ama bu bağlamda İzmir özellikle sağlık konusunda diğer alanlarda olduğu gibi bir merkez olabilecek iddiasını şu anda yaşayarak devam ettiriyor. İzmir her zaman yeniliklerin öncüsü olmuştur. Bu projede ülkemiz adına İzmirden öncü ve ilk proje olarak yeşererek ülkemize yayılacaktır. Bu işbirliği modelinin sosyal kalkınma amaçlı yeni projelerin önünü açmasını diliyorum.
Haber Merkezi