CHP İzmir, Karadenizlilerle buluştu

CHP İzmir İl Başkanlığı tarafından düzenlenen kahvaltıda Karadenizlilerle buluştu


  • Oluşturulma Tarihi : 10.12.2014 08:37
  • Güncelleme Tarihi : 10.12.2014 08:37
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
CHP İzmir, Karadenizlilerle buluştu

EMİNE ŞEKER - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir İl Başkanlığı Karadenizlilerle buluşmak için Balçova Piknik Alanı Agamemnon Kafe’de kahvaltı düzenledi. Toplantıya, CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin ile yönetim kurulu üyeleri,  Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya, Kültür eski bakanı Suat Çağlayan, Ege Bölgesinde faaliyet gösteren Karadeniz Dernekleri ve Konfederasyonu başkan ve temsilcileri katıldı.

YÖNETİMDE İSTİKRAR ŞART

Toplantıda konuşan CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin, Karadeniz Bölgesini önemsediklerini belirterek, Karadeniz Bölgesi’nde siyaset yapan kişileri yalnız bırakmamak için Rize’yi kardeş şehir ilan ettiklerini açıkladı. Engin, 12 yıldan beri Türkiye’yi AK Parti’nin yönettiğini ifade ederek, “Avrupa’nın seçim sistemleri 12 yıllık bir iktidarı iktidarda tutmaya engel. Amerika’da başkanlar en fazla 2 dönem üst üste seçiliyor 3’üncü dönem seçilemiyor. Bunun amacı bir parti gelir o kesimlerin birikmiş sorunlarını çözer sonra diğer parti gelir onların sorununu çözer. Bu değerleri dengelemek için bu değişimin seçim yoluyla olması elzem. Peki, bizde bu oluyor mu? Biz iktidarı darbelerle ve sokak olaylarıyla değiştirmeyi düşünmüyoruz. 12 Eylül darbecilerinin koyduğu seçim sistemleriyle 12 yıldan beri Türkiye gelişiyor Avrupa Birliği müzakereleri devam ediyor ve birçok konuda yasaları AB ile uyumla hale getirmeye çalışıyoruz. Bu güzel ama dünya değişiyor. Diktatörlükler yıkılıyor. Soğuk savaş dönemi bitiyor. Türkiye’de de iyi kötü her şeyi değiştiriyorlar ama tek kelimesini bile değiştirmedikleri şey seçim sistemi ve siyasi partiler yasasıdır. Tayyip Erdoğan deyimi ile söylüyorum; diğer yüzde 50’yi öfkeli, itilmiş ve geri bırakılmış göstererek ülkede demokrasiyi hissettirmeye çalışıyor. Bunun olmadığı artık görülüyor. Son seçimde Almanya’da Merkel’in partisi yüzde 44 oy aldı. Oradaki sosyal demokrat parti 23 aldı. Her ikisi de tek başına hükümet kuramadılar. Bu ne demektir? Herkesi temsil eden uzlaşmaya dayalı bir seçim sistemi var. Almanya’da AK Parti ve CHP kadar oy alan partiler koalisyon kurmak zorunda kaldılar. Türkiye gelişmiş ülke değildir. Anayasamızda temsilde adalet yönetimde istikrar. Bunun ikisinin de çok önemli olduğu biliyoruz. Yönetimde istikrar şart. Bu çağda 76 milyonluk bir ülkede farklı talepleri olan dinamik ve genç 20 milyon öğrencisi olan nüfusa sahip olan bir ülkede siz ısrarla toplumu belli kesimlerini parlamento dışında bırakmak demokrasi değildir” dedi.

BECERDİĞİMİZ BİR ŞEY VAR MI?

Her yere gidemediklerini söyleyen Engin, “Her yere gidemememiz, her yerden oy alamamamız bizim eksikliğimiz. Bunu da kabul ediyoruz. Tek nedeninin de bu olmadığını bilmemiz lazım. Ülkemizde 1980 yılında çatışma ortamı vardı. Yine istikrarsızlık vardı. Hiç değilse insanlar birbirine etnik, mezhepsel, dinsel ayrım göstermiyordu. Sağcı, solcu bir yarış ve rekabet vardı. Bunlar o kadar tehlikeli değildi. Bugün geldiğimiz nokta çok tehlikeli bir durumda. Bizim için ülkenin yurttaşları önemlidir. Bizim için insanların etnik kimliği, mezhebi ve inançları çok değerli. Ama bunların üzerinden bir ayrışma karşıtlık oluşturulması iyi değil. Önümüzdeki Haziran seçimlerinde demokrasi yoluyla iktidar değişimi şart. Çok kolay değil evet. Ama bu bizim başarısız olduğumuz için değil AKP’nin seçim yasalarını değiştirmediği içindir. Bir ülkenin başbakanı ve cumhurbaşkanı, ‘ben Müslüman gençlik yetiştirmek istiyorum, ben CHP’li gençlik yetiştirmek istiyorum, ben sağcı-solcu gençlik yetiştirmek istiyorum’ dediği an bu ülkeden bir şey olmaz. Empati yapabilen dünya gençliğiyle rekabet edebilen, fabrikalarda dünyaca ünlü ürünler yetiştirebilen insanlara ihtiyacımız var. Onun içindir ki biz 5 milyonluk İsrail’den domates tohumu alıyoruz. Bunu beceremiyoruz. Becerdiğimiz bir şey var mı? Pek olduğunu söyleyemeyiz” şeklinde konuştu.

İZMİR MÜSLÜMANLIĞIN YAŞANDIĞI EN GÜZEL YER

Engin, 10 yıl önce Türkiye’nin en borçlu belediyesinin İzmir Büyükşehir Belediyesi olduğunu açıklayarak, sözlerine şöyle devam etti: “Bu zamanda 1 buçuk milyar liralık yatırım yapmış. Hükümet 200 milyon yardımı 100 milyona indirmiş ya da sabit tutmuş. Hükümetin yaptığı yeni bir yatırım yok. Yolsuzluk yok. Bu çok önemlidir. Bir ülkenin gelişmişliğinin en büyük göstergesi yolsuzluk olmamasıdır. Bu durumda utanacak hale geldik. AK Partili sade insanları tenzih ederim ama AK Parti’ de bir yere gelip ihya olmayan kalmamış. Müslümanlığın en güzel yaşandığı yer İzmir’dir. Ramazanda oruç tutan tutmayan birbirine saygı gösteriyor. Cuma günü camiler dolup taşıyor. Bu yalanın da artık yeri olmadığını CHP’li kadroların bu ülkeyi bölmeden yönetebileceğini kesinlikle ifade ediyorum.”

AÇ VE AÇIKTA BIRAKMADIK

Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya ise şöyle konuştu: “Türkiye son 30 yılda ekonomik değerli konuşmaktan çıktı insanların önüne yapay suni gündemler oluşturuldu. Bunlardan bir tanesi  etnik yapı diğeri de dini inanç. İnsanları mutlu etmek istiyorsanız iş verecekseniz aş vereceksiniz. Bunlar verildiği andan itibaren zaten sorunlar çözülecek.  Biz yerel yönetimlerde elimizden geldiğince kentte yaşayan herkese dokunmaya çalıştık. Aç ve açıkta kimse bırakmadım, paylaştık. İnancımızın temelinde bu yatıyor. ‘Komşun aç gezerken toksan benden değilsin’ demiş din anlayışımız. Önce insanımızın karnını doyuracaksınız. Sonra sosyal yaşamına yön vereceksiniz.”

Haber Merkezi