Sayfa Yükleniyor...
Tıp, astronomi, felsefe, matematik ve kimya alanlarında çalışmalar yapan Türk dünyasının önemli bilim adamlarından İbn-i Sina 17-25 Ağustos tarihleri arasında anılacak
NİLGÜN TAZE
Kuşyar isimli bir hekimin yanında tıp eğitimi alan İbn-i Sina, değişik konular üzerine 240'ı günümüze gelen 450 kadar makale yazdı. Elimize ulaşan makalelerin 150 tanesi felsefe 40 tanesi tıp üzerine olup eserlerinin en ünlüleri felsefe ve fen konularını içeren ve çok geniş bir çalışma olan İyileşme Kitabı ile Tıbbın Kanununda yer aldı. Bu iki eser ortaçağ üniversitelerinde okutulmuş olup, eserler Montpellier ve Louvain'de 1650 yılına kadar ders kitabı oldu. Tıp alanında yedi asır boyunca temel kaynak eser olarak kullanılan Tıbbın Kanunu adlı eseri ile ünlenmiş olan İbn-i Sinanın bu kitabı Avrupa üniversitelerinde 17. asrın ortalarına kadar tıp biliminde temel eser olarak okutuldu.
YÜZYILLAR UNUTTURAMIYOR
Samanoğulları sarayı kâtiplerinden Abdullah Bin Sina'nın oğlu olan ünlü bilgin Natili'den ve İsmail Zahit'ten ders alan İbn-i Sina özellikle Öklid Geometrisi, mantık, fıkıh, sarf, nahiv, tıp ve doğa bilimleri üstüne çalışmalar yaptı. Farabi'nin El-İbane'si aracılığıyla Aristoteles felsefesini ve metafiziğini öğrenmesinin ardından hastalanan Buhara prensini eğitimini aldığı bilgilerle iyileştirmeyi başaran İbn-i Sinaya yaptığı başarılı tedaviler nedeniyle saray kütüphanesinin kapıları açıldı. Çağında tanınan bütün Yunan filozoflarının ve Anadolu doğacılarının yapıtlarını inceleyen ünlü filozof, babası ölünce, Cür-can'da Şirazlı Ebu Muhammed'ten destek alarak Tıp Kanunu'nu yazdı.
BÜYÜK ÜSTAT VE HEKİMLERİN PİRİ
Yaşadığı dönemde tüm dünyayı etkisine almış olan yüzyılların unutturamadığı ünlü tıp bilgini İbn-i Sina aynı zamanda Türk Dünyası içinde önemli ilk 100 bilim adamı listesinin başında yer alıyor. Aletlerin en faydalısı kalemdir, Bir şişe mürekkep bir külçe altından hayırlıdır sözleri ise kitaplara verdiği önemin bir kanıtı şeklinde. Hayatını kitaplar içerisinde geçiren İbn-i Sina günümüzde halen büyük üstat ve hekimlerin piri olarak tanınıyor. Tıp araştırmalarının yanı sıra tıpta deontolojinin önemini vurgulayan ilk bilim adamlarından olan ünlü tıpçı, Her hastalığı yapan bir kurttur ve ne yazık ki onu görecek elimizde âlet yoktur sözleriyle teknolojiden eser olmayan tarihlerde mikroskoptan bahsetmiş ve bulaşıcı hastalıklara gözle görülmeyen yaratıkların sebep olduğunu açıklamıştır. Mikroskobun olmadığı çağlardaki bu söylemi günümüzde önemli bir not olarak kabul edilmiş ve İbn-i Sinanın dehalığını bir kez daha gözler önüne sermiştir.
SON YILLARI VE ÖLÜMÜ
İbn-i Sina'nın son 10-12 yılı Ebu Cafer'in hizmetinde doktor ve bilim danışmanı olarak geçti. Hatta bu yıllarda oluşan savaşlara bile katıldı. Son zamanlarında ise edebiyat ve filoloji çalışmaya başladı. Bir Hamedan seferi sırasında şiddetli bir kolik atağına yakalandı. Güçlükle ayakta duruyordu ancak Hamedan'a vardığında önerilen tedavileri uygulamadığı için kendisini kadere teslim etti. Ölüm yatağında mallarını yoksullara bağışladı, kölelerini azat etti ve son gününe dek 3 günde bir Kuran okudu. 1037 yılının Haziranında Ramazan ayında 57 yaşında hayata gözlerini kapadı. Kabri halen Hamedandadır.
Çok gerekli olmadıkça ilaç kullanma, Bütün hastalıklar esasen yenilen ve içilen şeylerden ileri gelmektedir tavsiyeleri de eserlerinde dikkat çeken sözlerdendir.
Türk ve İslam Dünyasının en önemli Bilim Adamlarından biri olan İbn- Sinayı Anma Haftası 17-25 Ağustos tarihlerinde kutlanacak. Buhara yakınlarındaki Afşana köyünde 980 yılında dünyaya gelen ve İranda 1037 tarihinde vefat eden ünlü tıpçı İbn-i Sina tıp ve felsefe alanına ağırlık verdiği değişik alanlarda 200 kitap yazdı. Batılılarca hekimlerin önderi ve Orta Çağ Modern Biliminin kurucusu olarak bilinen İbn-i Sina Türk ve Avrupa dünyasında Tıp Kanunu'nu isimli eseriyle "Büyük Üstad" olarak kabul edilmeye devam ediyor.
Haber Merkezi