“Sadece o anı çekiyorum”

Üniversite yıllarında tanıştığı fotoğraf sanatını devam ettirerek günümüzde fotoğraf alanına önemli katkılar sağlayan Mahzen Photos kurucularından Sinan Kılıç ile belgesel fotoğraf üzerine konuştuk


  • Oluşturulma Tarihi : 22.10.2015 06:54
  • Güncelleme Tarihi : 22.10.2015 06:54
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
“Sadece o anı çekiyorum”

E. ÇAĞLA GENİŞ

Üniversite yıllarında fotoğrafı, toplumsal belgesel boyutuyla tanıyan Sinan Kılıç, kurucusu olduğu Mahzen Photos kolektifinden Serkan Çolak ile birlikte “Kadifekale ve Kentsel Dönüşüm”, “REŞ” ve “Aquadis” adlı üç foto röportaj çalışması hazırladı.

Ulusal ve uluslararası alanda çeşitli fotoğraf festivali ve sergilerde fotoğraflarıyla yer aldı. Zamana tanıklık etme ve toplumsal bilincin oluşması açısından fotoğrafın önemli bir güce sahip olduğu düşüncesiyle, belgesel alanında fotoğraf çalışmalarına devam eden Sinan Kılıç ile fotoğraf üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.

“FOTOĞRAFLA TANIŞIKLIĞIM ÜNİVERSİTEDE OLDU”

Öncelikle kendinden ve fotoğrafla tanışma serüveninden bahseden Sinan Kılıç, “1979 yılında Tunceli’de doğdum. 1980-1993 yılları arasında Van’da yaşadım. Üniversite dahil sonrası ise İzmir…2001-2005 yılları arasında Ağrı’da öğretmenlik yaptım. Şuan İzmir’de yaşamaya devam ediyorum. Fotoğrafla tanışıklığım üniversite yılarında oldu. 6 aylık bir zaman diliminde bir dergi için foto muhabirlik yapmıştım. Ama fotoğraf çekmek benim için bir düşünce ve anlatım biçimi değildi o zaman için. Anlatım biçimi olması yıllar sonra oldu…” diyerek süreci anlatıyor.

“BİR FOTOĞRAF GÜÇLÜ İSE…”

Fotoğrafçılık alanındaki tarzını, “Belgesel alanında fotoğraf üretiyorum diyebilirim şuan için” şeklinde ifade eden Kılıç, fotoğraflarının çoğunun siyah beyaz olduğunu ve bu tercihindeki en önemli etkeni şu şekilde açıklıyor: “Öncelikle bir fotoğraf güçlü ise onun siyah beyaz ya da renkli olmasının bir önemi yok benim için. Bu fotoğrafçının anlatım ve ifade biçimiyle ilgili sadece… Esas anlatılmak istenen fotoğraftaki duyguyu siyah beyaz yöntem ile daha iyi anlatabildiğimi hissediyorum sanırım, içsel bir durum aslında. Ayrıca benim için önemli fotoğrafçıların, fotoğraflarının daha çok siyah beyaz olması da görsel algımı şekillendirmiştir mutlaka.”

MÜLTECİ ÇOCUKLARLA FOTOĞRAF ATÖLYESİ

İnsan öğesini ve insana dair anlatımı sıklıkla fotoğraflarında gördüğümüz Kılıç, içerisinde yer aldığı Mahzen Photos topluluğunun oluşum aşamasını, “İzmir’de Serkan Çolak ile ortak işler yapıyorduk… Bu kolektifin ilk temelleri diyebilirim benim için. Sonrasında ise öncelikle benim için çok değerli insanlar olan kolektifin üyeleri ile yan yana gelmemiz Gezi Direnişi ile başlayan bir süre煔 diye anlatıyor. İzmir’de mülteci çocuklarla gerçekleştirdikleri fotoğraf atölyesini anlatan Kılıç,  “İzmir’de Kadifekale ve Basmane bölgesinde yürüttüğümüz bir proje idi. Esas olarak savaş mağduru çocukların yaşadıkları travmanın etkilerini azaltmak ve kendilerini ifade etmelerini sağlayacak olanaklar yaratmaktı amacımız. Bunu çeşitli zorluklarla da olsa belli bir seviyede başardık diyebilirim” diyor.

“WORLD PRESS PHOTO ÖDÜLÜ BAMBAŞKA BİR ŞEY”

Kılıç, fotoğraf yarışmaları hakkındaki düşüncelerini ise, “Fotoğraf yarışmaları ifadesi çok geniş bir yelpaze… Birbirinden çok farklı niteliklere sahip yarışmalar söz konusu ulusal ve uluslararası alanda. Türkiye’de ki TFSF üzerinden gerçekleşen yarışmalar maddi kazanç için belki önemli ancak sadece o kadar…” şeklinde ifade ederek bir World Press Photo ödülünün ise bambaşka bir şey olduğunu söylüyor.Deneyimlerinden yola çıkan Kılıç, fotoğrafla ilgilenenlere “Fotoğrafın kuramsal kısmı önemli bir yer kaplamalı bizler için. Bu konuda çok okuma yapmak gerek, tabi bu benim içinde geçerli yeterince zaman ayırdığımı düşünmüyorum... Ayrıca makinenin modelleri markaları kaç megapiksel olduğu gibi gereksiz bilgilerle beyinlerini doldurmamaları çok daha iyi olacak” şeklinde tavsiyelerde bulunuyor.

“TİCARİ SÖMÜRÜ ALANI”

Fotoğrafçılık eğitimi alınmalı mı konusundaki tartışmalara da değinen Kılıç, “İyi eğitim veren yerler vardır mutlaka özellikle İstanbul’da Galata Fotoğrafhanesi bu konuda çok önemli bir kurum… Ama genel anlamda “temel fotoğraf eğitimi” adı altında ticari bir sömürü alanına döndü diyebilirim bu iş. Gerekli olup olmaması tamamı ile bireyin kendisi ile ilgili bir durum. Belki de çok farklı bir düşünüş ve ifade biçimine sahip olacak bir fotoğrafçı o kurslarda kompozisyon, enstantane, diyafram, iso… Şu bu derken yok olabilir!” diye uyarıyor.

“SOKAKTA YOĞUN OLARAK FOTOĞRAF ÇEKİYORUM”

Fotoğraflarında kompozisyonu çok etkin kullanan Kılıç, fotoğraflarını çekmeden önce bir hazırlık yapmadığını söyleyerek, “Sadece o anı çekiyorum ama fotoğraf öncesi bir hazırlık yapılmasına karşı değilim. Belki ilerde kurgusal fotoğraf üretebilirim bunu zaman gösterecek. Sokakta yoğun olarak fotoğraf çekiyorum, zaten bu yönü ile hazırlık yapmak mümkün değil sokakta” diyor.Uluslararası alanda Magnum Photos ve ülkemizde Nar Photos’un değerli bulduğu fotoğrafçıları içinde barındırdığını anlatan Kılıç, “Bu yapılar içindeki fotoğrafçıları takip ediyorum bir bütün olarak. Ayrıca ülkemizde fotojurnalizm anlamında kıymetli işler yapan fotoğrafçılar her gün ortaya çıkıyor. Bu isimleri şuan söylemesem de yarın zaten kendi çalışmaları ile isimlerini fazlasıyla herkese duyuracaklar” diye ekliyor.

Haber Merkezi