Sayfa Yükleniyor...
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, ceza infaz kurumlarında 2 bin 455 yabancı uyruklu mahkum bulunduğunu, bu mahkumların kendi ülkelerini nakil için gerekli prosedürün 1 ila 3 yıl arası sürdüğünü bildirdi
SAMİ GÖKÇE/ANKARA
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba'nın Aralık 2013'te dönemin Adalet Bakanı Sadullah Ergin'e yönelttiği soru önergesine verdiği yanıtta, Türkiye'deki ceza infaz kurumlarında ve tutukevlerinde yatmakta olan yabancı uyruklu mahkumların sayısının 2 bin 455 olduğunu bildirdi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, nakil sürecinin uzunluğu nedeniyle 2012 yılında Bakırköy Kadın Cezaevi'nde yaşamını yitiren Güney Afrikalı Magdalena Martha'yı anımsatarak, "Devlet, prosedürün uzunluğundan, ülkesini görmek isteyen mahkumları ancak ölünce nakil edebiliyor. Martha, bizlere 'Ülkemin güneşini görmek istiyorum' demişti, ancak göremeden yaşamını yitirdi. Bu bürokratik prosedürün kısaltılması için gerekli düzenlemelerin yapılması amacıyla bir girişimde bulunacağız ifadesini kullandı" diye konuştu.
NAKİL UZUN SÜRÜYOR
Nakil işlemlerinin gerçekleştirilmesinde öncelikle hükümlünün nakil başvurusuna istinaden ilgili cumhuriyet başsavcılığından nakle esas karar, bilgi ve belgelerin istenildiğini istenilmekte ve gelen bilgi ve belgeler hükümlünün vatandaşı bulunduğu ülke diline tercüme ettirilmek amacıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildiğini belirten Bozdağ işlemlerin uzun sürdüğünü kaydetti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan gelen tercümeli evrakların, nakle muvafakatlerinin alınması için Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla ilgili ülkeye iletildiğini ve ilgili ülkeden onayın gelmesi ile tabi olacağı infaz durumunun da bildirilmesini takiben hükümlünün nakledileceğine kanaat getirilmesi halinde bakan oluru alındığını bildiren Bozdağ, "Bu safhadan sonra İçişleri Bakanlığı ve ilgili ülke INTERPOL'ü tarafından ortak olarak düzenlenen seyahat programı sonucunda hükümlü ilgili ülke INTERPOL görevlilerine teslim edilerek ülkesine gönderilmektedir" dedi.
1 İLA 3 YIL ARASINDA TAMAMLANIYOR
Bozdağ, yabancı uyruklu mahkumlara yönelik rakamsal verilere ilişkin olarak ise, ceza infaz kurumlarında bin 324'ü hükümlü ve bin 131'i tutuklu olmak üzere toplam 2 bin 455 yabancı uyruklu kişi bulunduğunu söyledi. 2000 yılından bu yana toplam 32 yabancı hükümlünün kendi talebi üzerine ülkesine nakledildiğini, ülkemizde bulunan 41 yabancı uyruklu hükümlünün ülkelerine nakil işlemlerinin başlatıldığı ve nakil süreçlerinin halen devam ettiğini hatırlatan Bozdağ nakil sürecinin yabancı ülkelerden alınacak bilgi, belgeye ulaşma ve her iki ülkenin mutabakatına bağlı olduğundan sürecin, ülkeden ülkeye değişmekle birlikte ortalama bir ila 3 yıl arasında tamamlandığını kaydetti.
DEVLET ÖLÜNCE NAKİL EDEBİLİYOR
Veli Ağbaba ise Eylül 2012'de Bakırköy Kadın Cezaevi'nde yaşamını yitiren Magdelana Martha'yı anımsatarak, "Magdalena Martha kanser hastasıydı, öldü. Martha, bizlere 'Burada ölmekten ve bir daha ülkemin güneşini görmemekten korkuyorum' demişti. Tek isteği kendi ülkesinin güneşini görmekti, ancak bu prosedür uzunluğu nedeniyle Türkiye'de yaşamını yitirdi. Devlet, prosedürün uzunluğundan, ülkesini görmek isteyen mahkumları ancak ölünce nakil edebiliyor. Bu bürokratik prosedürün kısaltılması için gerekli düzenlemelerin yapılması amacıyla bir girişimde bulunacağız" ifadesini kullandı.
Ağbaba, cezaevi nakillerinin Türkiye'de de büyük sorun olduğunu belirterek, nakil araçlarının koşullarının çok kötü olduğunu belirtti. Ağbaba, "Mahkumlar, ailelerinden çok uzakta cezaevlerinde cezalarını çekmek zorunda kalıyorlar. Aileleri ülkenin doğusunda olan mahkumlar batıdaki cezaevlerinde tutuluyorlar. Bu durum da değiştirilmeli" dedi.
Haber Merkezi