Sayfa Yükleniyor...
Başbakan Erdoğan, Eğer siz bu katil rejime destek veriyorsunuz, alın ödülünüzü başınıza çalın diye konuştu
Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Amerika Musevi Kongresi bana verdiği ödülü geri istiyor. Eğer bu soykırıma, faşizme destek veriyorsanız alın ödülünüzü başınıza çalın. O feryatlar inşallah karşılıksız kalmayacaktır. Bu zalimlere destek veren zalimlerde inşallah o gözyaşlarının altında ezilecektir dedi.
İSRAİLİN HİTLERDEN NE FARKI VAR?
Ramazan ayını ve Ramazan Bayramını buruk bir şekilde idrak ettiklerini ifade eden Erdoğan, Ramazan şerefi, özellikle Ramazan Bayramını son derece buruk idrak ettik. İslam ülkelerindeki kardeşlerimizin yaşadığı ülkeler olmak üzere Gazzede yaşanan soykırım, Ramazan Bayramını kana buladı. Yüreklerimizi yaktı. Kardeşlerim, İsrailin Gazzedeki soykırımı Ramazanda şiddetli devam etti. İsrail; sivil, çocuk, kadın demedi, Gazzeye ölüm yağdırmaya devam etti. Şimdiye kadar bin 300 Gazzeli kardeşimiz şehit edildi. Gazzedeki çocuklar bayramı göremedi, Gazzedeki çocuklar Ramazanda parklara gidip oyun oynayamadı. Sahillerde, parklarda, camilerde, okullarda öldürüldüler. Yaralı, eli ayağı kopmuş şekilde hastaneye gidenler ise maalesef orada hava saldırısıyla alçakça öldürüldü. İsrail devletinin bu alçakça saldırılarını soykırım olarak dile getirdiğimizde birileri rahatsız oluyor. İsrail devletinin yaptığını Hitlere benzetirken, birileri rahatsız oluyor. Allah aşkına İsrail milletinin yaptığının Hitlerden ne farkı var. Soykırım değil de nedir. Bu ırkçılıktır, Hitlerin ruhunu yaşatmaktır. Hitler ne diyorlardı, İnsafsız olabiliriz, ama Almanyayı kurtardığımız zaman dünya insaflı bir yer olabilir. Ahlaksız olabiliriz, ama halkımızı kurtardığımızda ahlaklı bir dünyanın yolu açılır. Hitlerin söylediğini şimdi İsrail söylüyor. Hitlerin yaptığının aynısını İsrail yapıyor. İnsafsızlığı, ahlaksızlığı, meşru müdafaa diyerek dünyaya yutturuyor. Biz konuşurken de hemen bizi antisemitizmle karalıyorlar. Batılılar bunu söylemiyor, onlara göre Müslümanı öldürmek meşrudur ama Yahudiye gelince hayır. Museviler kovulduğu dönemde, onlara ecdadımız sahip çıktı. Utanmıyor musunuz? Siz ne ahlaksızsınız. Bir Osmanlının evladı olarak size sesleniyorum. Musevileri koruyan kollayan biziz. İçeride ve dışarıda da her türlü ayrılıkçılığı reddeden biziz. Biz algı operasyonlarında korkup da zalimlere karşı susan bir devlet değiliz dedi.
Amerika Musevi Kongresinin verdiği ödüle de değinen Erdoğan, Amerika Musevi Kongresi bana verdiği ödülü geri istiyor. Eğer bu soykırıma, faşizme destek veriyorsanız alın ödülünüzü başınıza çalın. O feryatlar inşallah karşılıksız kalmayacaktır. Bu zalimlere destek veren zalimlerde inşallah o gözyaşlarının altında ezilecektir. Biz hem dua edeceğiz hem de tüm imkanlarımızla Gazzenin yanında olacağız. Hakkı savunma, mazlumun elinden tutmaya devam edeceğiz diye konuştu.
GAZZEYE NASIL ULAŞIYORSAK, SURİYEYE IRAKIN TÜRKMENLERİNE DE ULAŞIYORUZ
Çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlunu de eleştiren Erdoğan, Bu CHP ve MHP, onların ortak adayları ne diyor biliyor musunuz? Gazzeyi bırak, Suriyeyi bırak Türkmenlere bak. Kardeşlerim bunların dünyadan haberleri yok. Kendi ülkelerinden haberleri yok. Gazzeye nasıl ulaşıyorsak, Suriyeye Irakın Türkmenlerine de ulaşıyoruz. Çünkü biz büyük devletiyiz, biz AK Parti iktidarıyız. Her yere yardım elimizi uzatıyoruz. MHP Türkmenlere nasıl ulaştığımızı iyi biliyor. HDP Suriyedeki ve Iraktaki Kürt kardeşlerimize nasıl ulaştığımızı çok iyi biliyor ifadesini kullandı.
KURAN-I KERİMİN KÜRTÇE MEALİ BASILDI
Çözün sürecine de değinen Erdoğan, Çözüm sürecinin önündeki engelleri de aşıyoruz. Çıkardığımız son yasa ile çözüm zeminini daha da hızlandırdık. Eğer bizi seçerseniz çözüm süreci daha hızlı ilerler. Şu an da özellikle Türkiyenin nereden nereye geldiğini sizlere göstermek istiyorum. 10 yıllar boyunca bu ülkede kitaplar, şarkılar yasaklandı. Hatta anadilde konuşmak yasaklandı. Cezaevlerinde anne evladıyla Kürtçe konuşamıyordu. Peki şimdi ne oldu. 24 saat yayın yapan devlet televizyonu var. Üniversitelerde bölümler açtık. Bilgisayarın klavyelerine özgürlük getirdik. Kürtçe kaynak eserleri bizzat biz basıyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığımız Ahmed-i Haninin eserini basmıştı. Şimdi Fakiye Teyranın eseri de basıldı. Bunun da müjdesini veriyorum. 2 cilt halinde Fakiye Teyranın eseri bastırıldı. Bir başka müjdeyi vereyim. Kutsal kitabımız Kuran-ı Keriminin Kürtçe mealini hazırladık ve bastık. 12 yıl önce bu kitapların devlet eliyle basılacağını söylese kim inanırdı. İşte biz hayalleri gerçeğe dönüştürüyoruz. Her adımı cesaretle atıyoruz, bundan sonra da bu adımlar hız kesmeden inşallah devam edecek diye konuştu.
ÇATI ADAYA İSTİKLAL MARŞI TEPKİSİ
Ekmeleddin İhsanoğlunun Mehmet Akif Ersoyun mezarını ziyaret etmesine de değinen Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimi için 3 aday var. Bunlardan bir tanesi CHP ve MHPnin ortak adayı. Bunların yanına birkaç parti geldi, toplasan hepsinin oyu yüzde 1i bulmuyor. Son günlerde daha da enteresan şeyler oldu. Bu ortak aday neyle övünüyor. Benim babam Mehmet Akifin arkadaşıydı diyor. Önceki gün merhum Mehmet Akifin kabrini ziyaret etmiş. Babasını da merhum Mehmet Akifi de şahsi hırsına alet edecek. Babası muhterem bir insandı, doğru. CHPnin zulmü yüzünden Kahireye gitti. Bir defa sen babana ihanet ettin. Bu MHP'nin, CHP'nin adayı ne yaptı biliyor musunuz? Edirnekapı ziyaretinde ortaya komik bir manzara çıktı. Akif'in mezarındaki dörtlüğü okuyor. Sonra diyor ki, ey Türkiye, ey CHP, ey MHP, HDP'yi hiç katmıyorum. Diyor ki bu dörtlük Çanakkale şiirleri kitabından herhalde diyor. Sana yazıklar olsun, senin Profluğuna yazıklar olsun. Ona ne diyorlarsa onu yapıyor. Sonra CHP, MHP tabanına ne diyor? Gidip ona oy vereceksiniz diyorlar. Şimdi İstiklal Marşı'nı bilmeyen birine sen oy mu vereceksin? şeklinde konuştu.
Vanda yerel seçimlerde büyükşehir belediyesinin HDPye teslim ettiğini dile getiren Erdoğan, Bir adaya Kürt olduğu için mi oy vereceksiniz? Millet olarak, insan olarak, benim menfaatlerimi koruyacak diye mi oy vereceksiniz? Her halde ikincisidir. HDPnin Kürt kardeşlerime yönelik yaptığı ne var. Van, maalesef yerel seçimlerde büyükşehiri HDPye teslim etti. Bunlar hizmetle gelmiyorlar, tehditle geliyorlar. Bu tehdidi yapanlara en büyük dersi siz sandıklarda oylarınızla cevap verin. 1980lerde Kürt kökenli kardeşimiz Nurettin Yılmaz cumhurbaşkanlığı için başvurunca, bir Kürt cumhurbaşkanı mı olacak? diye ırkçılar ayağa kalktı. Nurettin Yılmazı alıp Diyarbakır Cezaevinde işkence ettiler. İşte o günlerden bugünlere geldik. Şimdi HDP istediği gibi aday gösteriyor. HDP adayını dün televizyonda izledim, hanımlarla toplantı yapıyor. Sizde zerre kadar kadına saygı olsa, Diyarbakırda anaların evlatlarını alıp zorla dağa çıkartmazdınız dedi. (İHA/VAN)
Haber Merkezi