Mülteci sorununda yeni çözüm yolu

E. ÇAĞLA GENİŞ

Mülteci sorununa çözüm yolu arayışında farklı adımlar atılmaya devam ediyor. Belçika'da temaslarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Donald Tusk ve AP Başkanı Martin Schulz ile yaptığı görüşmelerin ardından Türkiye ile AB arasında 4 maddelik bir uzlaşma paketini onaylandı.

Suriye'den gelen mülteciler için Türkiye sınırına 2 milyon nüfus kapasiteli 6 mülteci kampı kurulması kararlaştırıldı. AB liderleri ile varılan anlaşma göre mültecilerin en önemli ve tehlikeli geçiş güzergahı olan Ege Denizi'nde güvenlik kontrolleri ağırlaştırılacak. Türk ve Yunan sahil güvenlik botları ortak çalışacak. Türkiye'nin yükünün azaltılması için 500 bin mülteci, güvenli bir güzergah üzerinden AB ülkelerine geçecek.

“KALICI ÇÖZÜME YÖNELİK DEĞİL”

CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, onaylanan paketi Avrupa Birliği’nin sorunu kendi içine almama çabası olarak yorumladı. Balbay, “Avrupa, Türkiye doğu sınırlarını sonuna kadar açsın batı sınırlarını sımsıkı kapatsın istiyor. Bu, sorunun kalıcı çözümüne yönelik değil; Avrupa Birliği’nin sorunu kendi içine almama çabasının parçasıdır. Asıl olan Suriye’ye tüm dünyanın elbirliğiyle kalıcı barışın getirilmesidir. İnsanların topraklarından ayrılmamasını sağlamaktır. Ancak bu önlem gösteriyor ki Suriye’de küresel aktörler kendi aralarında mücadeleyi sürdürecekler. Rusya ve Amerika, Suriye üzerinden karşılıklı kozlarını paylaşacak ve olan ne yazık ki Suriyelilere olacak. Suriyelilerin derdi Türkiye’de kalmak olsa, denizi mesken tutmazlar ve Ege Denizi mezarlık haline gelmezdi. Kampların onlar için uzun süre kalmaya uygun yerler olmaları çok zor. Buralarda eğitim nasıl olacak, çalışma çağına gelenler nerede çalışacaklar? AB’nin sorunu kendi içine almama ve yeni Aylan Kurdi vakalarının yaşanıp vicdan azabı çekmemek amacıyla ürettiği bir çözüm bu” diye konuştu.

“ÇAĞIN EN BÜYÜK DRAMI”

Balbay, kış koşullarında çok daha vahim bir tablo ortaya çıkacağına dikkat çekerek, “Önümüzdeki günlerde denizdeki ölümleri çadırda ölümler takip edecek. Tüm küresel aktörleri Suriye’de kalıcı barış için çaba harcamaya davet ediyorum. Bu mültecilerin içinde çok sayıda okul çağında çocuk var ve onlar şu anda okula gidecek durumda değiller. Onlar eğitime katılmazlarsa olumsuz şeylere yönlenecekler. Ortaya çıkan sorunları toplayıp bir bütün olarak görsünler. Sorun ağırlaşarak katmerleşmiştir, düğmeye bastık sorunu çözeceğiz demek gerçekten zor. Ama öncelikle akını durduracak koşulları yaratmak gerekiyor. Sonra da onları hayata katabileceğimiz bir planlama yapmamız gerekiyor. Bu gerçekten çağın en büyük dramı. Bunlara kamp kuralım üstümüze gelmesinler demek bence samimi bir çözüm değil. Bu bir anlamda kirli bir gömleğin üzerine temiz bir gömlek giyelim de temiz görünsün gibi sadece görüntüyü kurtarmak amaçlı bir çözümdür” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi