Sayfa Yükleniyor...
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, hükümetin iktidar olabilmek için askeri, gençleri ölüm tarlalarına sürdüğünü belirterek, Eski Enerji Bakanı şehit olmak istiyordu, buyursun Dağlıca'da bir gece nöbet tutsun dedi
Hakkarinin Yüksekova İlçesi Dağlıca Bölgesinde PKK saldırısında 16 askerin şehit olması nedeniyle yurt dışı programını keserek Türkiyeye dönen HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, havaalanında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Demirtaş, Dağlıca'da 16 askerin şehit edilmesi e Cizre'de 4 gün süren sokağa çıkma yasağını değerlendirdi. Demirtaş, bütün ölümlerin herkesin ortak acısı olduğunu, parti olarak ölümler, cenazeler arasında asla ayrım yapmadıklarını savundu. Selahattin Demirtaş, Fakat, maalesef hükümetin kutuplaştırıcı politikası sürüyor. Toplumu kendi içinde neredeyse tabutlar arasında ayrım yapacak noktaya geldi. Tabii bu yeni bir durum değil ama hükümetin, Cumhurbaşkanın kullandığı dil maalesef yangına körükle gitme, ateşe benzin dökme faaliyetinde başka hiçbir şeye yaramıyor dedi.
EN İYİ İLAÇ BARIŞTIR
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Türkiye toplumunun, Kürtlerin barış istediğini belirterek, şöyle dedi: Partimiz barış için yollarda. Ama maalesef Türkiyenin birçok yerinde parti binalarımız yakılıyor, yıkılıyor, polis eşliğinde yağmalanıyor ve bunları hükümet teşvik ediyor. Cizrede çocuklar katlediyor, ölenlerin defin edilmesine izin verilmiyor. Sayın Davutoğluna şunu hatırlatmak istiyorum. Bir defa siz çocuk katili bir başbakan olarak tarihe geçmiş durumdasınız. Çocukların defnedilmesine izin vermeyen bir başbakan olarak tarihe geçmiş durumdasınız. Cenazelere işkence yapıp, bir başbakan olarak tarihe geçmiş durumdasınız. Tüm kardeşlerime sesleniyorum, ne yaparsa yapsınlar, bütün bu çirkinliklerini sineye çekin, kardeşliğini bozmayın. Kürt, Türk birbirinize sarılın. Bütün bu tahriklere karşı en iyi ilaç barıştır.
SİLAHLAR SUSSUN DİYORUZ
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, bölgedeki mevcut koşullarda bir seçim yapılıp yapılamayacağı ile ilgili bir soru üzerine ise, milletvekillerinin 4 gün Cizreye giremediğini, onlara ateş açıldığını söyledi. Demirtaş, şöyle devam etti: Bugün 3 küçük çocuk maalesef açılan ateşle yaralandı. Polisler, askerler, gençler, bebekler ölüyor. Biz seçimden korkmuyoruz, seçimlerin yapılmasını istiyoruz. Halkımıza ve kendimize güveniyoruz. Ama ortam süt limanmış ve herkes coşkuyla seçimi bekliyormuş gibi bir yanılsama yaratmanın bir anlamı yok. AKP tam da bu ortamda seçime gitmek istiyor. Gerilim, tansiyon, silah zoruyla, insanları tehdit ederek, bana oy vermezseniz, başınıza bunlar gelir diyerek tehdit zoruyla seçime gitmek istiyor. Biz seçime gidilmesinden korkmuyoruz. Tek bir insanımızın burnu kanamasın, halk kime oy verirse bizim başımızın tacıdır. İster sana 400 milletvekili verir, ister elinin tersiyle sana bir Osmanlı tokadı atar, aklın başına gelir. İkisine de saygı duyacağız. Ama sürekli halkı tehdit ederek, Bana oy vermezseniz, 400 milletvekili vermezseniz bunlar olur diyerek, Her gün Türkiyenin dört bir yanına cenazeleri göndererek bu seçimi kazınırız diyorsanız yanılırsınız. Bunun için de sürekli çağrı yapıyoruz; silahlar sussun diyoruz. Hükümet operasyonları, PKK eylemlerini durdursun. Sadece seçim için de değil, seçimden daha kıymetli bir şeyi kurtarmaya çalışıyoruz, gençlerimizin canını kurtarmaya çalışıyoruz. Batsın koltuk ve iktidarınızı diyoruz. Lanet olsun böyle bir iktidar anlayışına. Biz sadece ölümler dursun istiyoruz. Sonrası halk kendisi karar verir. Madem çok güveniyorsunuz milli iradeye, sandıkta hesaplaşalım diyorsanız 7 Haziranda ders almadıysanız 1 Kasımda bir kez daha hesaplaşalım. Ama bir kez daha mızıkçılık yapmak, sandık sonuçlarını tanımıyorum demek yok. Halkın iradesine saygı duyacaksınız. Bugün Cizrede nasıl seçim yapılacak merak ediyorum. 4 gündün insanlar sokağa çıktıkları için öldürülüyorlar. 12 yaşındaki kız çocuğu 2 gündür kendi evinde defnedilmeyi bekliyor. Biz gidip Cizrede seçim mi yapabileceğiz. İnsanların aklıyla alay etmesinler. Evet seçim yapılacak ama sizin istediğiniz koşullarda değil. (DHA/DİYARBAKIR)
Haber Merkezi