11. yargı paketi Meclis’te: On binlerce tahliyenin yolunu açan düzenleme ne getiriyor?

Denetimli serbestlikte tarihi kriterin değişmesi, cezaevlerinde büyük bir tahliye dalgası yaratabilir. Peki yeni düzenleme kimleri kapsıyor, kimler kapsam dışında kalıyor?

  • Oluşturulma Tarihi :
  • Güncelleme Tarihi :
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
11. yargı paketi Meclis’te: On binlerce tahliyenin yolunu açan düzenleme ne getiriyor? haberinin görseli

Uzun süredir adalet kulislerinde konuşulan ve on binlerce hükümlüyü doğrudan ilgilendiren kritik düzenleme, 11. Yargı Paketi ile birlikte yeniden Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine taşındı. İktidar partileri ve Adalet Bakanlığı’nın ortak çalışmasıyla şekillenen yeni madde, özellikle 31 Temmuz 2023 tarihinden önce suç işleyenler için denetimli serbestlik uygulamasının kapsamını genişleterek, cezaevlerinde önemli bir tahliye dalgası yaratması bekleniyor. İlk etapta yaklaşık 50 bin hükümlünün cezaevi dışına çıkmasının önünü açacak olan bu düzenleme, kamuoyunda yeniden 'kısmi af' tartışmalarını alevlendirdi.

YARGI PAKETİNİN KİLİT MADDESİ: DENETİMLİ SERBESTLİK SÜRESİNE ESNEKLİK

AK Parti, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ve Adalet Bakanlığı’nın mutabakatıyla hazırlanan düzenlemenin odak noktası, Covid-19 salgını döneminde uygulanan ve açık cezaevindeki hükümlülere yönelik denetimli serbestlik imkânının genişletilmesi.

Düzenlemenin yasalaşması halinde, 31 Temmuz 2023'ten önce suç işleyen ve denetimli serbestliğe 5 yıl veya daha az süresi kalan hükümlüler, kalan cezalarını cezaevi dışında tamamlayabilecekler.

TAHLİYE SAYISI NEDEN ARTACAK? "KESİNLEŞME TARİHİ" DETAYI

Düzenlemenin sadece hâlihazırda cezasını çekmekte olanları değil, aynı zamanda yargılama süreci devam eden ve cezası henüz kesinleşmemiş on binlerce kişiyi de kapsama potansiyeli bulunuyor.

Adalet kaynaklarından edinilen bilgilere göre, düzenlemedeki kritik eşik, suçun işlenme tarihi olan 31 Temmuz 2023. Bu tarihten önce suçu işlemiş ancak ceza yargılaması henüz sonuçlanmamış kişiler, cezaları gelecekte herhangi bir tarihte kesinleşse bile bu yeni denetimli serbestlik uygulamasından faydalanabilecek.

"Suçun işlenme tarihi baz alındığı için, cezası 3 ay sonra da 10 yıl sonra da kesinleşecek olanlar bu haktan yararlanma imkânı bulacak. Bu durum, ilk etapta öngörülen 50 bin kişilik tahliye sayısının zamanla katlanarak artacağı anlamına geliyor."

HANGİ SUÇLAR KAPSAM DIŞI BIRAKILDI?

Genel bir esneklik getirilmesine rağmen, toplumsal hassasiyetler göz önünde bulundurularak iki ana suç grubu, düzenlemenin kapsamı dışında tutuluyor. Bu istisnalar şunlardır:

Örgütlü Suçlar: Suç işlemek amacıyla örgüt kurma, yönetme ve bu örgüt faaliyetleri çerçevesinde işlenen suçlar.

Terör Suçları: Türk Ceza Kanunu ve Terörle Mücadele Kanunu kapsamında tanımlanan terör eylemleri ve buna ilişkin suçlar.

DÜZENLEMENİN FELSEFESİ: "EŞİTLİK İLKESİ" VURGUSU

AK Parti kaynakları, bu adımın temel motivasyonunun, Anayasa'nın güvence altına aldığı "eşitlik ilkesini" sağlamak olduğunu belirtiyor.

Yapılan değerlendirmelerde, mevcut uygulamanın yarattığı adaletsizlik şöyle örneklendiriliyor:

Aynı suçu işleyen ve aynı cezayı alan iki kişiden birinin cezası 31 Temmuz 2023 öncesi, diğerininki ise sonrası kesinleştiğinde, ikinci kişinin denetimli serbestlikten yararlanamaması ciddi bir adaletsizlik yaratıyordu.

Yeni düzenleme, bu tarihsel ayrımı ortadan kaldırarak, suçu aynı tarihte işleyenlerin, cezanın kesinleşme tarihine bakılmaksızın eşit koşullarda bu haktan yararlanmasını amaçlıyor.

SİNYAL DAHA ÖNCE BAKAN TUNÇ VE MHP’DEN GELMİŞTİ

Düzenlemenin sinyalleri, Meclis gündemine gelmeden önce Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ve MHP yetkilileri tarafından verilmişti.

Bakan Tunç, daha önce yaptığı açıklamada, "31 Temmuz 2023’ten önce suç işleyip davası sonuçlanmayan da ‘niye ben yararlanamıyorum?’ diyor. Bu sebeple eşitlik ilkesi açısından bir düzenleme yapılabilir" ifadeleriyle çalışmanın zeminini hazırlamıştı.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız da benzer bir eksikliğe işaret ederek, dosyası henüz kesinleşmemiş olanların mağduriyetinin kesin olarak giderilmesi gerektiğini vurgulamıştı.

KAMUOYU TARTIŞMASI: "AF MI, YARGI REFORMU MU?"

Adalet Bakanlığı ve iktidar kanadı, düzenlemenin af niteliği taşımadığını net bir dille ifade etse de, on binlerce hükümlünün erken tahliye imkânı bulacak olması, kamuoyunda "kısmi af" başlığı altındaki tartışmaları yeniden hareketlendirdi.

Düzenlemenin Meclis Adalet Komisyonu'nda görüşülmeye başlanmasıyla birlikte, hem siyasi partiler hem de sivil toplum kuruluşları nezdinde bu konunun ana gündem maddelerinden biri haline gelmesi ve tartışmaların derinleşmesi bekleniyor.

Kaynak : HABER MERKEZİ

Okumaya Devam Et

Aşağı kaydırmaya devam edebilir veya ilgi alanınıza göre seçim yapabilirsiniz.