- Gündem
- 21.04.2025 00:51
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Efes Tatbikatı sonrası Afrika ziyareti öncesi havaalanında gazetecilerin sorularını yanıtladı
EMİRCAN IŞILDAK
İzmirde Efes-2016 Birleşik Müşterek Atışlı Tatbikatına katıldıktan sonra çeşitli resmi temaslarda bulunmak için Uganda ve Kenyaya hareket etmek üzere Adnan Menderes Havalimanına gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, havaalanında düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Uganda ve Kenya ziyaretine ilişkin de bilgiler veren Erdoğana, Başbakan Binali Yıldırım, Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Fikri Işık ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da eşlik etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan Gitmediğiniz yer sizin değildir diyerek, bakanlar, milletvekilleri ve işadamları ile birlikte gideceği Doğu Afrika ülkeleri olan Uganda ve Kenya ziyaretlerinde devlet-özel sektör iş birliği ile Türkiyenin 2023 hedefleri doğrultusunda keşfedilmedik yer bırakmayacaklarını söyledi.
GİTMEDİĞİNİZ YER SİZİN DEĞİLDİR
Doğu Afrika ülkelerinden Uganda, Kenya ve Somaliye yapacağı ziyaretlere ilişkin bilgi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bu ziyaret mart ayında Batı Afrikanın 4 ülkesine yaptığımız ziyaretlerin ardından Afrika kıtasına ikinci ziyaretimiz olacak. Ziyaretimde bana bakanlarımız, milletvekillerimiz, özel sektör temsilcileri ve bürokratlarımız eşlik edecekler dedi. İlk etapta Ugandayı ziyaret edeceklerinin altını çizen Erdoğan, Bugün Cumhurbaşkanı Yoweri Museveni ile bir araya gelerek heyetlerimiz arasında resmi görüşmelere başkanlık edeceğiz. Uganda ziyareti bugüne kadar Türkiyeden Cumhurbaşkanlığı düzeyinde bu ülkeye gerçekleşen ilk ziyaret olacak. Bu yönü ile tarihi bir öneme sahip. Ugandada ayrıca şahsıma tevci edilen fahri doktora unvanını kabul edecek, öğrenciler ve hocalarla bir araya geleceğim. İki ülke işadamlarını bir araya getiren iş forumuna Cumhurbaşkanı Museveni ile birlikte iştirak edeceğim diye konuştu.
Ugandanın ardından Kenyayı ziyaret edeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kenyanın tarihi ve siyasi konumu, bölgesel ilişkileri bağlamında Doğu Afrikanın en kilit ülkelerinden birisi olduğunu ifade etti. Erdoğan, Yarın Kenyada Cumhurbaşkanı Kenyatta ile görüşerek hem ikili hem de bölge ile ilgili meseleleri istişare edeceğiz. TİKA tarafından hibe edilen traktörler ve ambulansın teslim töreni yapılacak şeklinde konuştu.
ÇALMADIK KAPI BIRAKMAMALIYIZ
Cumhurbaşkanı Museveninin 2010 yılında, Kenyattanın ise 2014 yılında Türkiyeyi ziyaret ettiklerini anımsatan Erdoğan Bu bağlamda ziyaretlerim aynı zamanda iade-i ziyaret niteliği de taşıyor. Her iki ülkede düzenlenecek iş forumlarında iş adamlarımız yerel muhatapları ile sektörel bazda ikili ilişkileri nasıl daha da geliştirilebilir konusunda görüşmeler yapacaklar. Bu ivmeyi devam ettirmemiz gerekiyor. Her zaman söylediğim gibi, gitmediğiniz yer sizin değildir. 2023 hedeflerimiz için çalmadık kapı, araştırılmadık imkan, keşfedilmedik yer bırakmamalıyız. Devlet-özel sektör el ele vererek ülkemizin önünü açacak yeni iş birliği projelerini bulup hayata geçirmeliyiz. İş dünyamızın ziyaretler sırasında gerçekleştirecekleri görüşme ve temasların çok önemli olduğuna inanıyorum. Ülkemiz Doğu Afrika Bölgesi ile 16. yüzyıla kadar uzanan tarihi ve kültürel bağlara sahiptir. Türkiyenin sahra altı Afrikadaki en eski büyükelçiliklerinden birisi olan Nairobi Büyükelçiliğimiz 1968 yılında açıldı. Kampala Büyükelçiliğimiz ise Afrika açılım politikamız çerçevesinde faaliyete geçen ilk büyükelçiliklerimiz arasındadır. Şu an Türkiyenin Afrikada 39 büyükelçiliği bulunuyor. Afrika ülkelerinin de Ankarada 32 büyükelçiliği var. Göreve geldiğimizde, ilk Başbakan olduğum zaman bu sayı 12 idi. 12den 39a çıkmış bulunuyor. 10 yıl öncesine kadar kıtada çok sınırlı bir varlığı olan ülkemiz bugün ticaret temsilcilikleri, TİKA ofisleri, diplomatik misyonları, sivil toplum kuruluşları ile Afrikanın her ülkesinde çok ciddi çalışmalar yürütüyor ifadelerini kullandı.
MÜLTECİ SORUNUNUN ASIL YÜKÜNÜ FAKİR ÜLKELER ÇEKİYOR
Kenya ve Ugandanın ciddi sayıda mülteciye ev sahipliği yaptığını hatırlatan Erdoğan, 3 milyar insana kapılarını açan bir ülke olarak bu dostlarımızın yaşadığı sıkıntıları çok iyi biliyoruz. Bugüne kadar gösterdikleri fedakarlıkları da takdir ediyoruz. Geçen hafta düzenlediğimiz Dünya İnsani Zirvesi'nde bir kez daha gördüğümüz gibi dünyadaki mülteci sorununun asıl yükünü fakir ülkeler çekmektedir. Zengin ve gelişmiş ülkeler ise tel örgüler, katı vize rejimleri, duvarlar, hatta botları batırmak suretiyle bu sorunu sınırlarının dışında tutmaya gayret gösteriyor. Bu çifte standardı devam ettirmek mümkün değildir. Yaz aylarının başlamasıyla beraber tekrar Akdenizden yüzlerce umut yolcusunun boğulma haberlerini almaya başladık. İnsanlığımız, geleceğimiz adına utanç vesikası olan bu manzaraların önüne geçilmelidir. Türkiye olarak bu adaletsizliği gündeme getirmeye, uluslararası topluma sorumluluklarını hatırlatmaya, Uganda ve Kenya gibi mülteciler konusunda elini taşın altına koyan ülkelere destek olmaya devam edeceğiz. Afrikalı dostlarımızla her alanda yürüttüğümüz yakın iş birliğini kazan-kazan temelinde sürdüreceğiz. Bu iki ülkenin ziyaretinden sonra fırsat bulmamız halinde üçüncü bir ülke olarak Somaliyi de ziyaret etmeyi planlamış durumdayız diye konuştu.
SÖZDE ERMENİ TASARISI GELECEĞE YÖNELİK İLİŞKİLERİ ZEDELER
Toplantıda gazetecilerden gelen soruları da yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gazetecinin Alman parlamentosunda sözde Ermeni soykırımı iddialarını destekleyen karar tasarısının oylanması sonucunda Türkiyenin tutumuna yönelik sorusu üzerine değerlendirmelerde bulundu. Almanya Şansölyesi Angela Merkel ile görüşme yaptıklarını belirterek soruyu yanıtlayan Erdoğan, Bir iki saat kadar önce ben de kendisiyle görüşme yaptım. Tabi kendileri elimizden gelen bütün gayreti göstereceğiz gibi ifadeler söylüyorlar. Bizim sözde Ermeni soykırımı gibi bir problemimiz var mı? Yok. Biz bu konuda rahatız. Almanya da şu anda 3 milyonu aşkın Türk'ün yaşadığı bir ülke ve aramızdaki ilişkiler üst düzeyde. Böyle bir oyuna gelecek olursa bu bizim geleceğimize yönelik askeri, ekonomik ki biz NATOda olan iki ülkeyiz. Bütün bunlar zedelenir. Öyle zannediyorum ki bunların hepsi düşünülecektir. Şu anda çıkmamış bir kararı değerlendirmeyi doğru bulmam. Ama bir karar çıkarsa bunun içinde neler var, ondan sonra bunun değerlendirmesini hükümetimiz yapacaktır. Ama bunun uluslararası hukukta bizi bağlayıcı hiçbir yanı yoktur değerlendirmesini yaptı.
SİYASETİ ÖĞRENECEKLER
Yargı üyeleri ile birlikte Rize ziyaretine ilişkin soruya da yanıt veren Erdoğan, Ben şu an siyasi parti genel başkanı değilim. Halkının yüzde 52 oyunu alarak seçilmiş bir cumhurbaşkanıyım. Yargı organının da cumhurbaşkanıyım, yürütmenin de cumhurbaşkanıyım yasama organın da cumhurbaşkanıyım. Böyle bir yaklaşım içine giren bu muhalefet hala siyaseti öğrenememiş. Siyaseti öğrenmeleri lazım. Tayyip Erdoğan birine selam verse, Niye selam verdi? diye hesap soracaklar. Biz yargının başkanları ile bu tür ziyaretleri rahatlıkla yaparız. Bunun ahlaki olarak hiçbir yanlış yanı yoktur. Bunlara alışamadılar ama alışacaklar. Daha çok devletin milletle kaynaştığı şeyleri görecekler. Biz orada halkımızla beraber çay topladık. Güzel de bir Rize ziyareti oldu. Ondan önce Balıkesirde de yaptık. Herhalde Rizeye gittik diye rahatsız olmuş olabilirler açıklamasını yaptı.
TÜRKİYE İLE İSRAİL ARASINDAKİ GELİŞMELER
İsrail ile ilişkiler üzerine gelen bir soru üzerine Erdoğan olumlu gelişmeler noktasında aynı noktada olduklarını belirterek, Temennimiz o dur ki bizim söylediğimiz özürdü tamam, tazminattı tamam gibi görünüyor. Üçüncü ambargonun kaldırılması ki bu ambargonun içinde Filistinde enerji sıkıntısı var. Bunun giderilmesi için bazı teklifler yaptık. Su sıkıntısı var bu konuda tekliflerimiz oldu. Gelişmeler olumlu gibi görünüyor. Eğer bunları aşabilirsek. Bir diğer konu da okul hastane gibi biliyorsunuz. BMnin yaptığı okullar, hastaneler bombalandı. O da hastane okul yapılması müsaade edilirse bizler enerji suda yapılması gerekenleri yapacağız. Bunun yanında gıda, ilaç Türkiye üzerinden olursa kabul ederiz diyorlar. Bunun da çalışmalarını yapıyoruz ifadelerini kullandı.
TATBİKATIN BENZERLERİNİ GÖRECEĞİZ
Erdoğan, gelen soru üzerine ilk defa uluslararası çapta gerçekleştirilen Efes-2016 Birleşik Müşterek Atışlı Tatbikatını da değerlendirdi. Efes tatbikatına hem başbakanlık hem cumhurbaşkanlığı döneminde katıldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk defa katılımın yüksek olduğuna işaret ederek, Bu katılımın çoklu olması aynı zamanda gerek savunma sanayinde dünyadaki savunma teknikleri konusunda aynı zamanda bir savunmanın, dayanışmanın da en güzel bir iadesiydi. Bu karşılıklı olarak Türkiye ile beraber 9 ülkenin müşterek yaptığı bir tatbikat oldu. Bu tatbikat bana göre çok çok verimli oldu. Genelkurmay başkanlarıyla sonunda bir değerlendirme yaptık. Onlar da çok memnun kaldıklarını ifade ettiler. İnşallah bundan sonra benzerlerini göreceğiz dedi.
TÜRKİYE-RUSYA İLİŞKİLERİ
Türkiye-Rusya ilişkileri konusunda gelen soru üzerine de Erdoğan, şunları söyledi: Acaba bizden nasıl bir ilk adım bekleniyor. Biz Türkiye olarak suçlu sandalyesinde oturan bir ülke değiliz. Biz Rusya ile ilişkileri bozmak yerine geliştirmeyi arzu eden bir ülkeyiz. Kaldı ki Sayın Putin ile ilişkilerimiz çok farklı bir noktada iken böyle bir konuma gelmiş olması veya bir pilotun yaptığı bir yanlış nedeniyle koskoca Türkiyeyi feda etmesi gerçekten düşündürücüdür. Rusya ile münasebetleri yeniden geliştirmenin gayreti içerisinde olmamızı düşünüyorum. Temenni ederim ki bu sıkıntı aşılır ve Türkiye-Rusya son 10 yıl içinde attıkları adımları yeniden atarlar. Atmaya gayret ederler. Toplantının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kentten ayrılarak Afrika ülkelerini ziyaret etmek üzere Afrikaya hareket etti.