Sayfa Yükleniyor...
İstanbul Sözleşmesi nedir, kimleri ve neleri kapsar, Türkiye açısından önemi nedir, sözleşmeden neden ve ne zaman el çekildi? Tüm merak edilenler bu içerikte…
3 yıl önce dün, Türkiye İstanbul Sözleşmesi’nden resmi olarak el çekmişti… Bu süre zarfında cezasızlık politikalarından kaynaklı olarak kadın cinayetlerinde ciddi bir artış yaşandığı gözlemlenirken, İstanbul Sözleşmesi’ne dair merak ettiklerinizi derledik…
İstanbul Sözleşmesi nedir, kimleri ve neleri kapsar, Türkiye açısından önemi nedir, sözleşmeden neden ve ne zaman el çekildi? Tüm merak edilenler bu içerikte…
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ NEDİR?
11 Mayıs 2011: İstanbul’da gerçekleştirilen 121’inci Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi toplantısında kabul edilerek imzaya açıldı. Kısaca İstanbul Sözleşmesi olarak adlandırılmasının sebebi ise sözleşmenin İstanbul’da imzaya açılmış olması. İmzaya açıldığı gün sözleşmeyi imzalayan Türkiye, İstanbul Sözleşmesi’ni imzalayan ilk devlet oldu.
24 Kasım 2011: Türkiye sözleşmeyi parlamentosunda onaylayan ilk ülke oldu.
8 Mart 2012: Büyük ölçüde İstanbul Sözleşmesi’nin hükümlerini temel alan 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun, oy birliğiyle TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi. Kanun, 20 Mart 2012 tarihinde yürürlüğe girdi.
1 Ağustos 2014: İstanbul Sözleşmesi yürürlüğe girdi.
2014: Sözleşmenin yürürlüğe girme sürecinde, kadın ve LGBTİ+ örgütleri ve bağımsız feministler tarafından İstanbul Sözleşmesi Türkiye İzleme Platformu kuruldu.
5 Mayıs 2015: İstanbul Sözleşmesi’nin izlenmesi ve denetlenmesinden sorumlu bağımsız uzmanlar komitesi GREVIO’nun (Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddete Karşı Uzman Eylem Grubu) 4 sene görev yapacak ilk 10 üyesi belirlendi. İstanbul Sözleşmesi Türkiye İzleme Platformu’nun adayı olan Feride Acar bu 10 üyeden biri olarak seçildi.
21 Eylül 2015: Feride Acar, komiteyi oluşturan üyelerin oybirliğiyle GREVIO’nun ilk başkanı olarak seçildi.
SONRAKİ SÜREÇTE NELER YAŞANDI?
3 Temmuz 2017: 2017 yazında İstanbul Sözleşmesi kapsamındaki ilk değerlendirme sürecine giren Türkiye, devlet raporunu GREVIO’ya sundu.
4 Eylül 2017: Türkiye’nin ilk değerlendirme süreci kapsamında, 8 kadın ve LGBTİ+ örgütünün hazırladığı ve 81 kadın ve LGBTİ+ örgütünün imzaladığı İstanbul Sözleşmesi Türkiye İzleme Platformu’nun gölge raporu GREVIO’ya sunuldu. Bu rapor, Türkiye’den GREVIO’yla paylaşılan 5 gölge rapordan biri oldu.
2 Kasım 2017: GREVIO Heyeti, Türkiye’nin değerlendirme süreci kapsamında, İstanbul Sözleşmesi Türkiye İzleme Platformu’yla İstanbul’da bir görüşme gerçekleştirdi.
15 Ekim 2018: Devlet raporu, gölge raporlar ve hem devlet hem sivil toplum temsilcileriyle gerçekleştirilen görüşmelerin incelenmesinin ardından GREVIO, Türkiye’ye dair ilk değerlendirme raporunu yayınladı.
1 Nisan 2019: Kadın ve LGBTİ+ örgütlerinin ısrarlı tutumuna rağmen Feride Acar’ı GREVIO için yeniden aday göstermeyen Türkiye devleti, onun yerine Aşkın Asan’ı aday gösterdi. Devletin adayı Aşkın Asan, GREVIO üyesi olarak seçildi.
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NE YÖNELİK SALDIRILAR YOĞUNLAŞTI
1 Haziran 2019: Basına kapalı olarak gerçekleştirilen bir toplantıda Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘İstanbul Sözleşmesi nas değildir. Bizim için ölçü değil’ dedi. Bu dönemde kadın hakları karşıtı grupların İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik saldırıları artarak devam etti.
2020: Yaz aylarında hükümetin İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik saldırıları yoğunlaştı. Temmuz başında AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş’un, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden imzasını çekebileceğine dair açıklaması ve bunu izleyen tartışmalarla, sözleşme ülkedeki önemli gündem başlıklarından biri haline geldi… Kadın örgütleri ve feministler tarafından sözleşmeyi savunan ve konuyla ilgili farkındalığı arttırmaya yönelik kampanyalar örgütlendi… Hem basında hem sosyal medyada sözleşme ve sözleşmeden çekilme ihtimali geniş yer buldu. Kamuoyu, #İstanbulSözleşmesiYaşatır, #İstanbulSözleşmesindenVazgeçmiyoruz, #İstanbulSözleşmesiniUygula gibi etiketlerle, sözleşmeye yönelik saldırılara karşı sosyal medya üzerinden büyük tepki gösterdi. Bunun yanı sıra, Türkiye’nin birçok yerinde kalabalık sokak eylemleri gerçekleştirildi.
20 Mart 2021: Resmi Gazete’de Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesine dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi yayınlandı.
1 Temmuz 2021: 1 Temmuz’a kadar kadın ve LGBTİ+ örgütleri ve feministlerin mücadelesi ısrarlı ve yoğun şekilde sürdü. Bu ısrarlı itiraz Türkiye’nin pek çok yerindeki kalabalık sokak eylemlerinde, Meclis’te, sosyal medyada, kamusal alanlarda dile getirildi ve toplumun geniş bir kesimi tarafından sahiplenildi. Bunun yanı sıra, çekilme kararı uluslararası kamuoyunda geniş yankı buldu. Tüm tepkilere rağmen, 1 Temmuz 2021 günü Türkiye resmi olarak İstanbul Sözleşmesi’nden çekildi.
Türkiye devletinin sözleşmeden resmi olarak çekilmesinin ardından kadın ve LGBTİ+ örgütleri, feministler ve kamuoyunun bir bölümü İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden yürürlüğe girmesi ve eksiksiz uygulanması konusundaki ısrarından vazgeçmiş değil; İstanbul Sözleşmesi’ni sahiplenmeye devam ediyor.
Dipnot: Haberde yer alan bilgiler, Kadının İnsan Hakları Derneği’nin verilerinden yola çıkılarak hazırlanmıştır.
SULTAN GÜMÜŞ KAYA