30 yıldır yol ve ışıklandırması yapılmayan sokak

İzmir’in Konak İlçesi Kemeraltı Çarşısı’nda 873 Sokak esnafları uzun yıllardır aynı sokakta çalışmalarına rağmen sokaklarında yol ve ışıklandırma gibi gerekli hizmetlerin yapılmadığını belirterek yetkilileri göreve çağırdı


  • Oluşturulma Tarihi : 19.09.2016 08:44
  • Güncelleme Tarihi : 19.09.2016 08:44
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
30 yıldır yol ve ışıklandırması yapılmayan sokak haberinin görseli

NİLGÜN TAZE ÖZEL HABER

Belediye yetkililerinin bugüne kadar sadece yamalama yöntemi ile yolları yaptığı sokakta aynı zamanda ışıklandırmanın olmaması da dikkat çekiyor. Temizlik hizmetlerinin iyi yapıldığı sokağın üst kısımlarına sarmaşık yerine bez brandaların çekilmiş olması ise sokak ziyaretçilerine hayal kırıklığı yaşatıyor.

Bundan kısa bir süre önce yeterli güvenlik önlemlerinin alınmamasından dolayı hırsızlık olaylarının çok olduğunu ancak sivil polislerin sayısının artırılması ile güvenliğin tekrar sağlanarak insanların huzura kavuştuğunu söyleyen esnaf Ahmet Can,  “Hüseyin Çapkın gelmeden önce İzmir’de kapkaç olayları gayet normaldi. İnsanlar çantalarına sarılarak dolaşmak zorunda kalırlardı ve gün geçmezdi ki bir hırsızlık olayı gerçekleşmesin. Allah razı olsun Hüseyin Çapkın geldikten sonra sivil polisleri vatandaşların arasına sızdırarak hırsızları iş başında yakalayarak içeri aldırdı. Son yıllarda güvenlikle ilgili bir sıkıntı yaşamıyoruz. 30 yıldır burada esnaflık yapıyorum ve en şikayetçi olduğum konu yollar. Gördüğünüz gibi gerçekten berbat. Konak Belediyesi’ni aradığımızda Büyükşehir’e atıyor, büyükşehiri aradığımızda ise sorumluluğu Konağ’a atıyorlar” dedi.

BU YOLLARI KİM YAPACAK?

Sokaklarından hangi belediyenin sorumlu olduğunu dahi bugüne kadar çözemediklerini ifade eden Can, zaman zaman kendilerini ziyaret eden siyasetçilere durumlarını anlattıklarını ancak onlardan da ‘Bu konudan biz sorumlu değiliz’ cevabını aldıklarını belirtti. Can “Artık en son dayanamayarak siz bakmıyorsunuz o bakmıyor peki kim bakıyor ben mi yapayım yolları diye sormak zorunda kaldım. Versinler makine ve işçileri biz esnaflar dahi bu işi birleşerek yapabiliriz. Bence CHP kendisini İzmir’in kalesi olarak gördüğü için değil de beceriksizliğinden iş yapamıyor.  Ancak böyle devam ederse insanlarında bir sabır sınırının olduğunu algılamalı. Sokağımızın halini görüyorsunuz bence bu çok büyük bir ayıp ve utanç kaynağı. Yazık günah değil mi İzmir gibi turistlerin ziyaret ettiği bir yerde bu tür manzaralara izin verilmesi. İşin ilginç tarafı biz kendimiz bir şeyler yapmak istediğimizde buna da müsaade edilmiyor” açıklamasını yaptı.

 

DÜNYANIN EN BÜYÜK KÖYÜ

Manisa, Eskişehir, Denizli gibi belediyelerin İzmir’den çok çok daha az gelire sahip olmasına rağmen tüm alışveriş çarşılarını pırıl pırıl hale getirebildiğini ancak İzmir belediyelerinin çalışma konusunda sınıfta kaldığını söyleyen Can, “Türkiye’nin hiçbir ilinde İzmir’in ki kadar büyük bir çarşı yok. Ne İstanbul’da ne de Ankara’da böyle bir tarihi ve büyük çarşı göremezsiniz. Ancak haline bir bakın. Bodrum’da olduğu gibi sokaklarımızın üst kısmı sarmaşıklarla çevrilebilir. Bizim çarşımız Hindistan pazarına benziyor. Her yer yırtık, dökük. Sokağımızda bir dönem su baskınından dolayı insanların öldüğü oldu. Su logar kapağını atmış ve bunu fark etmeyen bir vatandaşta içine düşerek boğulmuştu. Bir iki kişi de elektrik akımına kapatılmıştı. Ancak Allah’tan son yıllarda böyle olaylar yaşanmıyor. Eskiden müşteri gelmesini istemezdim. Bir lavaboya gidecek ya da yemek yiyecek zamanım olmazdı, o kadar kalabalık olurdu. Hele bir de bayram öncesi iğne atılsa yere düşmezdi. Son 10 yıldır gördüğünüz gibi sokak tımtıkır. Özellikle bir yıldır yaşanan bombalama ve darbe olayları insanları daha da geri çekti” şeklinde konuştu.   

ESNAFLAR DAĞITILDI

Can, Kemeraltı’nı asıl bitirip dağıtanın Ahmet Pirişta’nın projeleri olduğunu belirterek şunları söyledi: “Kemeraltı’nın arka sokaklarında ayakkabıcılar vardı ve bir merdivenin altında bir usta 3 çırak ile birlikte çalışırdı. Ayakkabıcılar sitesi yaparak onları buradan uzaklaştırdı. Züccaciyeler sitesi, tekstilciler sitesi  şu sitesi bu sitesi yaptırarak değişik meslek guruplarının buradan uzaklaştırdı. Bütün gözler buradaydı çünkü Kemeraltı tüm Ege Bölgesi’nin çarşısıydı. Şimdi ise bırakın çevre il ve ilçeleri Balçovalısı Karşıyakalısı dahi Kemeraltı’na gelmiyor. Burası elit tabakasını kaybetti. Tabi bunda esnafların da suçu vardır. Burada çığırtkanlık çok yapılıyor ve bunlar kızlarada laf atabiliyorlar. 14-15 yaşında bir çocuk alıyorsunuz ve ne yaptığını bilmiyor. Polisler dahi artık suçluları yakalamak istemiyor çünkü 2-3 gün emek verip yakaladıkları zanlıların daha kendisi ertesi gün işe gelmeden çoktan salıverildiklerini söylüyorlar. Tabi adalet sistemimiz bu kadar düşük olduğu için onlarda artık uğraşmak istemiyor.”

YETKİLİLER İLGİSİZ

Yolların bozukluğundan son derece muzdarip olduğunu ifade eden Enes Aykut, ikinci olarak temizlik hizmetlerinin yetersiz olduğunu vurgulayarak şu ifadeleri kullandı: “Biz esnaflardan vergi almalarına rağmen temizliğimizi kendimiz yapıyoruz. Her esnaf kendi kapısının önünü gün içinde temizlememiş olsa burası çöp sokağına döner. Hamam böceği ve fare o kadar çok ki ayağınızın altındaki bloğun tüm deliklerini çıkacak yer bulamasınlar diye kapatmak zorunda kaldım.  Her esnaf kendi imkanları ile ilaçlama yapıyor ancak bir tanesi dükkanını ilaçlamadığı zaman böcekler üremeye devam ediyor. Geceleri sokağımıza giremezsiniz çünkü iç ışıklandırma yok. Göz gözü görmediği için bende cep telefonumun ışığını yakarak yürüyebiliyorum. Genç kızların buraya girmesi ise imkansız.”

 

BÖCEK İLACI YAPILSIN

873 sokakta yeni olmasına rağmen ilk dikkatini çekenin yolların bozukluğu olduğunu söyleyen Günay Yıldız, geceleri ışıklandırma yetersizliğinden dolayı sokağa girmeye korktuklarını ifade etti. Çöplerin düzenli alınması konusunda herhangi bir sıkıntıları olmadığını söyleyen esnaf Yıldız, “Böceklenme çok fazla ve bu sokağa geldiğimden beri belediyenin hiç ilaçlama yaptığını görmedim. Güvenlikle ilgili sıkıntımız var çünkü dükkânımızdan 3 ayda 3 kez cep telefonlarımız çalındı. Biz yeni olduğumuz için henüz güvenlik kamerası taktıramadık. Komşularımızın kameraları da doğal olarak sadece kendi dükkanlarının önünü çekiyor” dedi.

KEŞMEKEŞ BİR SOKAK

Sokaklarında belli bir düzen ve ahenk bulunmadığı için sık sık keşmekeş içinde bulunduğunu açıklayan esnaf İbrahim Tunç, belediyenin hiçbir şekilde kendilerine hizmet vermediğini söyledi. Dağınıklık ve güvensizliğin sokaklarına hakim olduğunu ifade eden Tunç, “Ben 2000 senesinden beri 873 sokakta 1996 yılından beri de bu çarşıdayım. Bu uzun süreç içerisinde hiçbir şey değişmez mi? Değişmedi. Kış yağmurlarında dükkanları hala su basıyor. Sokağımız içler acısı durumda. Yerli ve yabancı turistlerin ziyaret ettiği bu sokağımıza özen gösterilmemesi utanç verici bir durum ve belediyelerin çalışmadığının açık bir göstergesi. Çok şey bekliyoruz ancak bu beklentimiz boşuna. CHP’de nasıl olsa her şekilde belediye. Yetkililer böcek ilaçlaması değil sadece sinek ilaçlaması yapıyor. Benim gezip gördüğüm çarşılar o kadar modern hale getirilmiş ve güzelleştirilmiş ki kendi çarşımıza baktığımda utanç duyuyorum. Bir Marmaris ve Bodrum’daki, Denizli’deki çarşıları gezmelere doyamazsınız. Bizde sadece kuyumcular çarşısı düzgün onun dışındaki tüm yerler bakımsız. Projeler yapılıyor ancak hepsi sözde kalıyor. Ben 27 senedir bu çarşıdayım ve bu uzun süreç içerisinde hiçbir şey değişmedi” ifadelerini kulandı.

İHTİYAÇLARA ÖNCELİK VERİLMELİ

Belediyenin asıl ihtiyaçlar dururken yanlış yerlere para harcadığını söyleyen esnaf Yasin Yıldırım, şunları söyledi: “Park, bahçe ve çiçeklere dünya kadar para harcamak yerine önceliğin yolarının yapılmasına verilmesi gerekiyor.  Sokak lambaları, güvenliğin sağlanması gibi konular bence daha öncelikli. Kemeraltı’nın kendisine yakışan bir hale getirilmesi hem buradaki esnafları hem de burayı ziyaret eden yerli ve yabancı turistleri memnun eder. Biz esnaflar burayı güzelleştirmeye çalışıyoruz ancak ona bile müsaade etmiyorlar.  Yere serdiğimiz şu halı yüzünden neredeyse bize ceza yazacaklardı. Yetkililer bozuk yollarının ayıbını örttüğümüz için asıl bize teşekkür etmeli. Bizler vergi mükellefiyiz ve buranın dışında 3-4 tane daha yerim var ve sırf daha iyi bir yerlere gelebilmek için çalışıyoruz. Ben 13 yaşından beri buradayım ve sokağımıza bir lamba dahi takılmadı. Bazen yetkililer bizi ziyaret eder ve isteklerimizi belirtiriz. Bizlere tamam kardeşim der omzumuzu sıvazlar ancak en küçük bir hizmet vermezler.”

VATANDAŞLAR KULLANILIYOR

Hizmetlerin sadece Mavişehir’den Balçova’ya kadar giden sahil şeridine yapıldığını bunun anlamı da sadece zenginlere hizmet vermek olduğunu belirten Yıldırım, “Geride kalan kısımdaki insanları kimse düşünmüyor. Ben çok şükür maddi açıdan iyi olduğum için gezebilir istediğimi alabilirim. Ancak olmayanlar ne olacak? Çalsınlar mı? Üstte kalanı daha çok üste çekmenin ve altta kalanın canı çıksın mantığı uygulamak çok çirkin. Ben tüm olumsuzluklara bir şeylerin düzelmesi konusunda rağmen umutluyum. Geceleri ben erkek olduğum halde 20.00’den sonra yürüyemem. Başımıza bir şey gelse yüzünü göremediğimiz için tarif dahi edemeyiz. Esnaflar 5 bin lira kira üstüne de stopajlar veriyor peki bu stopajlar nereye gidiyor? Bu paraların tekrar esnaflara hizmet olarak dönmesi gerekmiyor mu? Bu vergiler nereye gidiyor? Manisa, Denizli ve İstanbul’a gidiyorum ve Manisa burayı ikiye katlar. Oradaki belediye mensupları burayı görseler bize güler ve böyle hizmet mi olur derler. Manisa küçücük olmasına rağmen bizden kat kat daha iyi” dedi.