500 yıllık tarihi zabıta kovalıyor

Osmanlı Dönemi’nde Kanunu Sultan Süleyman’ın annesi Hafsa Sultan’a şifa olsun diye yapılan ve günümüzde hala varlığını devam ettirmeye çalışan Osmanlı Macunu, zabıta engeline takılıyor


  • Oluşturulma Tarihi : 08.06.2019 10:56
  • Güncelleme Tarihi : 08.06.2019 10:56
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
500 yıllık tarihi zabıta kovalıyor haberinin görseli

BURCU YANAR/ÖZEL HABER
Ramazan ayının geleneksel lezzetlerinden olan, pide ve güllaç gibi özel tatlara yılın her döneminde ulaşamıyoruz. Ramazan Bayramı’nı geride bırakırken bu nadir ulaşabildiğimiz tatlardan biri de rengarenk görünümüyle hafızalarımıza kazınan 5 asırlık bir lezzet olan Osmanlı macun şekeri. Macun şekeri aslında Yavuz Sultan Selim’in eşi ve Kanuni Sultan Süleyman’ın annesi olan Hafsa Sultan’a şifa olması niyetiyle yapılır. 1500’lü yıllardan günümüze kadar uzanan bu lezzet şimdilerde halka ulaşmada zabıta engeline takılmış durumda. Esnaflar, 500 yıllık tarihi bir geçmişe sahip olan bu leziz geleneğin varlığını sürdürebilmesi için kendilerine Konak ve Kemeraltı civarında bir yer verilmesini talep ediyor. Esnaf, “Gerekirse bizden alacakları cüzi miktar bir işgal bedelini de ödemeye hazırız, yeter ki zabıtlar bizi kovalamasın” diyor.



“KAÇARAK BU İŞ YÜRÜMEZ!”
Yıllardır macun şekeri satmayı sürdüren esnaflar bu durumdan bir hayli şikayetçi olduklarını belirtti. Esnaf, Kenan Sepetli, “Bu bir gelenek, hem de köklü bir geçmişse sahip olan bir gelenek fakat biz bunu yaşatmakta oldukça zorlanıyoruz. Çünkü nereye tezgah açsak zabıtalardan kaçmak zorunda kalıyoruz” diyerek şu ifadelere yer verdi: “Biz bunu bazı kişiler aracılığıyla Konak Belediyesi’ne sunduk. Bize Konak Meydanı’nda bir yer verilmesini talep ettik. Fakat boyalı bir gıda olduğu gerekçesiyle talebimiz reddedildi. Oysa macunlarımızda renklendirici, glikoz şurubu gibi ek gıdalar yok. Bize inanmıyorlarsa gelsinler baksınlar, üretim yerlerimizi incelesinler, denetimlerde bulunsunlar.”
Sepetli, “Baktığınız zaman midye tarihi değil, gevrek tarihi değil. Tarihi ve kültürümüzü yaşatan lezzetlerden biri bu macun şekeridir. İzmir’de belirli bir tarihi çevre var. Kızlar ağası Hanı’nda, Hisar Camii’si bölgelerinde bizlere bir yer versinler. Gerekirse bizden talep ettikleri işgal bedeli ücretlerini de bizler vermeye razıyız. Yeter ki zabıtlar bizi kovalamasın ve bizler de işimizi layıkıyla yapabilelim. Böylelikle hem devlet bizden kazansın hem de biz devletimiz sayesinde ekmek paramızı kazanalım. Sağa sola kaçarak biz bu geleneği sürdüremeyiz” ifadelerine yer verdi.



“DEVLETİMİZE KATKIMIZ OLSUN”
Bir diğer esnaf, 60 yaşındaki Raci Özbakıcı ise 10 senedir bu işi yaptığını belirterek, “Bizler kaçak göçek iş yapmak istemiyoruz. Zabıtalar bizden rahatsız olmasın bizler de onlardan rahatsız olmayalım. Gerekirse cüzi miktarda bir işgaliye parasını da alsınlar bizim de devletimize bir katkımız olsun. Bu 500 yıllık geleneği yaşatabilmek için herkes taşın altına elini koysun. Sonrasında bu geleneği bizlerden çalıp başkaları yaşatmasın” dedi. Yerli ve yabancı turistlerin de ilgisinin bir hayli yoğun olduğunun altını çizen Özbakıcı, “İnsanlar bizlerden macun alırken gelip fotoğraf çektiriyorlar, mutlu oluyorlar. Bu geleneğin devam ettiğini görmek herkesin hoşuna gidiyor. Bu bizim kendi kültürümüz, başkasının kültürü değil” şeklinde konuştu.



“FAYDALI BİR LEZZET”
Kenan Sepetli yaptıkları macunda yapay gıdalara yer verilmediğini vurgulayarak, macun şekeri hakkında şu bilgilere yer verdi: “Kendimi bildim bileli bu işi yapıyorum. Bizim geçim kaynağımız macun şekeri ve bu sadece bayrama özel olarak değil. Biz her zaman bu işi yapıyoruz. Ancak bayram gibi özel günlerde bu tip geleneksel lezzetlere daha çok rağbet oluyor. Yeni çağın çocukları böyle şeylerle büyümedikleri için yetişkinler ve turistler tarafından daha çok ilgi görüyor. Ürünlerimizde glikoz şurubu, gıda boyası ve yapay gıdalar kullanılmıyor. Osmanlı macun şekeri; az şeker, meyve püresi ve su ile yapılan faydalı bir lezzettir.”