Açık tenliler daha dikkatli olmalı

ANIL YIKGEÇ- Yaz aylarını çok sevsek de beraberinde bazı olumsuz etkileri de oluyor. Fazla güneş ışığı cildimizi yıpratabiliyor. Koruma önlemlerinin yanı sıra yaz esnası ve sonrası bakımla ilgili yöntemleri Estetik ve Plastik Cerrahi UzmanıProf.Dr. Akın Yücel anlattı.

Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Prof.Dr. Akın Yücel, yazın hepimizin denizi ve güneşi özlesek dikkatli olmamız gerektiğini vurguladı. Bronz tenin sağlıklı olduğunu düşünsek de işin aslının öyle olmadığını belirten Yücel, “Cildi en çok yaşlandıran ve hasar veren faktörlerin başında güneş ve ultraviyole ışınları geliyor. Ultraviyole derinin incelmesine, dayanıksızlaşmasına, cilt altı dokusunun erimesine, cilt kalitesinin düşmesine, lekelenmelere, kırışıklıklara ve ileride kansere dönüşebilecek deri lezyonlarının gelişmesine neden oluyor” dedi.

GÜNEŞE ÇIKMADAN ÖNLEM ALIN

Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Akın Yücel, yazın güneşin zararlı etkilerinden korunabilmek için öncelikle güneşin etkilerinin en sert olduğu 11:00-15:00 arasında güneşe çıkmamak gerektiğine dikkat çekti. Alınabilecek önemleler arasında deniz kenarında şemsiye altında oturup, şapka takmak ve sabah-öğlen iyi bir güneş koruyucu ile kremlenmeyi sayan Yücel, “Özellikle açık renk tenlilerin çok dikkat etmesi ve yüksek faktör koruyuculu kremler kullanması gerekiyor. Güneşin vücutta en fazla deformasyon yaptığı bölgeler yüz, boyun, dekolte bölgesi, el sırtları oluyor. Bu bölgelerde cilt kırışıklığı, çillenme, lekelenmeler meydana geliyor. Cilt kanserleri de en çok buralarda çıkıyor” diye konuştu.

Prof. Dr. Akın Yücel, güneş ve etkilerinden doğan cilt hasarını gidermek için nelere dikkat etmemiz gerektiğini şöyleyerek, “Güneş ve etkilerinden doğan cilt hasarını gidermek için yaz sonrası derin nemlendirme işlemi yaptırmak; böylece cilt kuruluğundan kurtulmak gerekiyor. Bu amaçla mezoterapi amaçlı serbest, saf hyaluronik asit (HA) enjeksiyonları yapmak ve somon DNA’sı uygulamaları ile cildi içerden nemlendirmek gerekiyor. Bu işlemler cilde elastikiyetini geri kazandırıyor; kalınlaştırıp sağlamlaştırıyor.  Böylece cildi güneşe ve ultraviyole ışınlarına rağmen uzun yıllar genç tutmak mümkün oluyor. Aynı zamanda cildi uygun dermokozmetik ürünlerle ömür boyu desteklemek gerekiyor” şeklinde konuştu.

“ON DAKİKADA TERLEMEYİ DURDURUN”

Aşırı sıcaklarla birlikte karşılaştığımız bir başka sorun da aşırı terleme. Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Akın Yücel, sosyal hayatımızı olumsuz etkileyen aşırı terlemenin 10 dakikalık tedavisini de anlattı.

Hiperhidroz ya da yaygın kullanılan adıyla aşırı terleme durumu, kişinin ısı düzenlenmesi amacını aşan miktarda terlemesi olarak tanımlanıyor. Her 100 kişiden 3’ünde aşırı terleme durumu görülüyor. Aşırı terlemenin vücudun tüm bölgelerinde görülebildiğini belirten Prof. Dr. Akın Yücel, “En sık koltukaltları, avuç içleri ve ayak tabanlarının terlediğini; bu durumun kalıtımsal olabiliyor. Kişi heyecanlandığında ve stres altında terleme artıyor. Terleme koltuk altlarında meydana gelen kötü kokunun yanı sıra giysilerin ıslanmasına ve lekelenmesine neden oluyor. Elleri terleyen kişiler için tokalaşmak da büyük sorun oluyor. Ayak terlemeleri hem sağlık sorunlarına, hem de kokuya yol açıyor. Hiperhidroz-aşırı terleme kişiyi psikolojik, sosyal ve mesleki açıdan olumsuz etkilerken, günlük hayatını güçleştiriyor” dedi.

Aşırı terlemenin nedeni araştırılmalı

El-ayak terlemelerinin özellikle Japonlarda, dünya genelinden 20 kat daha fazla görüldüğünü söyleyen Yücel “Hiperhidrozun tedavisinde ilk önce duruma yol açan sistemik bir hastalık olup olmadığı araştırılmalıdır. Çeşitli hormonal bozukluklar, özellikle de tiroid hastalıkları terlemeyi arttırabilir. Aşırı terlemenin tedavisinde en güncel yöntemin botox uygulamalarıdır. Muayenehane ortamında yapılan botox uygulaması yaklaşık 10 dakika sürüyor. Etkisinin kalıcı olmamasına karşın, kolay uygulanabilmesi ve yan etkilerinin çok az olması nedeni ile botox, aşırı terleme tedavisinde en çok tercih edilen tedavi yöntemi olma özelliğini koruyor” diye konuştu.

Kutu kutukutu

• Dünyada güneşe bağlı cilt kanserinin en çok görüldüğü yerler; Yeni Zelanda, Avustralya, Güney Afrika.

• Ozon tabakasındaki incelme deri kanserlerini artırmış durumda. Dünyada hem erkek hem kadınlarda en fazla ortak olarak görülen kanser türü ise cilt kanseri.

• Deri kanseri riski ten rengi açıldıkça artıyor.

• Kızıl saç, beyaz ten ve çil üçlemesine dikkat! Deri kanseri riskine birinci dereceden adaysınız!

• Benlilerin her yaz dönemi öncesi mutlaka dermatoloğa giderek kontrolden geçmesi gerekiyor.

• Saf hyaluronik asit ve somon DNA’sı enjeksiyonları ile cilde derin nemlendirme uygulaması, güneşin olumsuz etkilerini azaltıyor.

Haber Merkezi