- Gündem
- 04.07.2025 17:46
Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürü Özkan Kayacan, “Tahminlere göre, dünyada 820 milyon insan, açlık ve yetersiz beslenme ile karşı karşıya” dedi
Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürü Özkan Kayacan, İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği’nin (SKD Türkiye) Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) ve Global Compact iş birliğiyle gerçekleştirdiği “Sürdürülebilir Tarım İlkeleri” toplantısında yaptığı konuşmada, gıda ve tarımın insanlığın beslenmesinde, sanayi sektörüne ham madde sağlanmasında, kırsal yaşam koşullarının çeşitlendirilmesinde, istihdam artışı ve dış ticarette döviz kazanımında stratejik bir sektör olduğunu vurguladı.
Nüfus artışı, iklim değişikliği, kısıtlı doğal kaynakların kontrolsüz kullanımının sektörün geleceği üzerinde önemli risk yarattığına dikkati çeken Kayacan, şunları kaydetti: “Dünya nüfusu 7,6 milyara, ülkemiz nüfusu ise 80 milyonlara ulaştı. Dünya nüfusunun 2030 yılında 8,6 milyara, 2050 yılında 9,8 milyara, ülkemiz nüfusunun ise aynı yıllarda 89 ile 96 milyona ulaşması beklenmekte. Bu gelişmelerin yanında gıdaya erişimin önemli bir sorun olduğu, önümüzdeki dönemde de acil ve elzem bir politika alanı olarak kalmaya devam edeceği öngörülmekte. Tahminlere göre, dünyada 820 milyon insan, açlık ve yetersiz beslenme ile karşı karşıya. Bu gelişmeler ışığında sürdürülebilirlik ve gıdaya erişim tekrardan ve sürekli ele alınması gereken hususlar olarak öne çıkmakta.”
HEDEFLER
Özkan Kayacan, Birleşmiş Milletler tarafından belirlenen 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin önemli oranda gıda ve tarım sektörlerini ilgilendirdiğini, bu kapsamda açlık ve yoksulluğun sonlandırılması, su kaynaklarının korunması, toprağın ve ormanların korunması, üretim ve tüketimin sürdürülebilirliğinin sağlanması, iklim değişikliğine karşı aksiyon alınması ve temiz enerji kaynaklarının kullanılması gibi önemli hedefler belirlendiğini anlattı. Bakanlık olarak tarımın her alanında sürdürülebilirliğini temel aldıklarını belirten Kayacan, şöyle devam etti: “Sürdürülebilirliğin çevresel, sosyal ve ekonomik boyutları dikkate alınarak doğal kaynakların etkin yönetimi, tarımsal arzın devamlılığını amaçlıyoruz. Bunun için ülkemizde yeterli ve kaliteli gıda ve hayvan yeminin uygun maliyetlerle üretimi başta olmak üzere tarımsal üretime dayalı ve tüm sektörlere erişilebilir ve sürdürülebilir ürün arz edilmesi, çiftçilerin de doğal kaynaklarının korunmasını geliştirecek sistem ve uygulamaların geliştirilmesi yönünde faaliyetlerimiz devam etmekte. Bahane göstermeden bu çalışmaları yapmak gerekiyor. Bakanlık olarak, gelecek 5 yıllık dönemde hazırlamış olduğumuz stratejik planda birinci amacımız, erişilebilir ve sürdürülebilir tarımsal ürün arzını sağlamak, ulusal ve uluslararası alanda rekabet gücü yüksek tarım sektörü oluşturmak ana hedefimiz.”
“SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIMA GEÇİŞ ŞART”
SKD Türkiye Başkan Yardımcısı Duygu Yılmaz ise gelinen noktada, iklim olaylarından dolayı hasat kayıpları ve iklim kuşaklarının değişmesine paralel ürün verimliliklerinde her geçen gün daha fazla düşüş yaşandığını kaydetti. Birleşmiş Milletler’in güncel raporunda, bir an önce harekete geçilmemesi halinde küresel ısınma etkilerinin daha hızlı ve daha yoğun yaşanacağı uyarısında bulunulduğuna dikkati çeken Yılmaz, “Tüm bu gelişmeler bize gösteriyor ki, geleceğin nüfusunu beslemek için gerekli gıdanın sağlanması, gıda-tarım- hayvancılık sisteminin bütün olarak ele alınmasıyla mümkündür. O yüzden sürdürülebilir tarıma geçiş şart” ifadelerini kullandı. AA