Aile çiftçilikleri desteklenmelidir

“Tarımı kurtaracak ithalat değil, üretimdir” diyen Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Uğur Toprak, Türkiye’de aile çiftçiliklerinin mutlaka desteklenmesi gerektiğinin de altını çizdi


  • Oluşturulma Tarihi : 10.04.2021 09:20
  • Güncelleme Tarihi : 10.04.2021 09:20
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Aile çiftçilikleri  desteklenmelidir

NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER

Tarım ve gıda sektörünün önemi yaşadığımız pandemi ile birlikte bir kez daha ortaya çıktı. Sektörün yaşadığı sıkıntılar ise pandemiden önce olduğu gibi sonrasında da çok fazla değişmedi. TMMOB Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Toprak, tarımın yaşadığı sorunları, bu sorunlarla artan gıda fiyatları ve sorunların çözüm önerilerini anlattı. Toprak, özellikle aile çiftçiliğinin önemine vurgu yaparken, ithalatın yerine sürdürülebilir üretimin elzem olduğunun altını çizdi.

İTHAL DEĞİL, ÜRETİM!

Tarım sektöründe yaşanan gelişmelerin gıda fiyatlarını arttırdığını belirten Toprak, “Yapılması gerekenin ithalat değil, üretim yapmaktır” dedi. Üreticinin desteklenmesi gerektiğini defalarca dile getirdiklerini de vurgulayan Toprak, “Tarımsal üretim yapısındaki gelişmeler, her yıl etkilerini çok daha fazla görmekte olduğumuz küresel iklim değişikliğine bağlı olarak yaşanan olumsuzluklar, mazot, gübre, yem ve elektrik gibi girdi fiyatlarındaki artışlar, tarım alanlarının madencilik, enerji, inşaat, sanayi vb. gibi tarım dışı kullanılması, köyden kente göç, üretimin planlı ve verimli olmaması gibi etmenler gıdada fiyat artışlarına neden olmaktadır. Üretiminde sürdürülebilirliğin sağlanması ve arz açığının giderilmesi amacıyla yerel üreticinin desteklenmesini defalarca vurguladık. Çiftçilik teknolojileri ve yönetim tekniklerini geliştirmek için araştırma ve altyapı yatırımlarının arttırılması gerektiğine işaret ederek tarım emekçilerine doğru teşviklerin zamanında verilmesi, söz konusu teşviklerle en yeni teknolojilerin yaygınlaştırılması, su yönetimi ve gübre kullanımı konusunda daha iyi düzenlemelerin hayata geçirilmesi elzemdir. Tüm veriler ışığında bir üretim planlaması yapılmalı, destekler artırılmalı, dışa bağımlılığı azaltıp üretici ve tüketiciyi koruyacak politikalar uygulanmalıdır” ifadelerine yer verdi.

ÖZ KAYNAKLARIMIZA YÖNELMELİYİZ!

“Tarımda ‘milli ve yerli’ söyleminin gereği, taşıma suyla değirmeni döndürmeye çalışmak yerine kendi öz kaynaklarımıza yönelmektir” diyen Toprak, “Tarım politikaları ivedilikle gözden geçirilmeli, kooperatifçilik desteklenmelidir. Tarımsal girdi fiyatlarının ucuzlatılması ile başlayacak reform hareketi, getirilecek muafiyet ve özendirmelerle yükseltilmeli, ülke insanının ihtiyacı olan bitkisel ve hayvansal üretim gerçekleştirilmelidir. Tarım politikalarının temel hedefinin ülke nüfusunu nitelik ve nicelik olarak besleyecek bir tarımsal üretim düzeyinin sağlanmasıdır. Tarımın sürdürülmesi, üreticinin üretimden uzaklaşmaması hayati bir önceliktir. Atılan her adımda, hedefin sürdürülebilir üretim olduğu unutulmamalıdır. Ana gıda maddesini ithal eder duruma gelen ülkemizde artık ithalatı genişleterek yapılan hataları tekrarlamak yerine daha ciddi ve bağlayıcı kararlar alınması gerekmektedir. Tarımın, serbest piyasa koşullarına terk edilemeyecek kadar stratejik bir sektör olduğu akıldan çıkartılmamalıdır” diye konuştu.

KAYIT DIŞILIĞI AZALTMALIYIZ!

Hükümetin acil olarak kayıt dışılığı azaltması gerektiğini belirten Toprak, “Tüketicinin güvenli ve ucuz gıda tüketebilmesi, üreticinin hak ettiği kazanca ulaşarak üretimini sürdürmesi ve sanayicinin uygun fiyatlarla yeterli miktarda hammaddeye kavuşması için ithalat yapılmamalı, piyasaya müdahale edilmeli, politikaların belirlenmesine yönelik olarak tüm paydaşlarla sürekli değerlendirmeler yapılmalıdır. Fiyat dalgalanmalarının olumsuz etkilerini azaltmak için hükümet acil olarak; kayıt dışılığı azaltmalı, toprak analizleri yaptırarak bölgelerde üretilebilecek ürünleri belirlemeli, arz talep dengesizliğini ortadan kaldırarak alım garantili üretim yaptırmalı, çiftçileri zamanında desteklemeli ve eğitimlerini sağlamalı, çiftçileri üretimden uzaklaştıran olumsuzlukları düzeltmeli, kooperatiflere müdahaleyi azaltmalı ve daha fazla desteklemeli, üretici kooperatiflerinin yanı sıra tüketici kooperatiflerini de yaygınlaştırmalı, lojistik kayıpların azaltılmasını sağlamalı ve ithalatçı politikalardan vazgeçmelidir” şeklinde konuştu.

AİLE ÇİFTLİĞİ VURGUSU!

Tarımda aile çiftliğinin önemine vurgu yapan Toprak, Türkiye’nin bu noktada oldukça şanslı olduğunun altını çizdi. Toprak, “Aile çiftçiliği, biyolojik çeşitliliğin, gıda egemenliğinin ve sağlıklı beslenmenin temel unsurudur. Gelişmiş ülkelerde yok olmaya yüz tutmuş ve tekrar dönülmek istenilen aile tarımı ve küçük çiftçilik konusunda ülkemiz daha şanslı bir konumdadır. Yukarıda saydığımız gerekçelerle diyoruz ki; tarımda ve tarımsal üretimde önemli bir girdi sağlayan, yerel anlamda üretime ciddi destekleri olan ve geleneksel üretim girdilerini kullanarak bugünden yarına ulusal bir birikim ve geçmişin oluşturulmasında önemli katkıları olan aile tarımcılığı ya da küçük çiftçilik mutlaka desteklenmelidir” değerlendirmesinde bulundu.

BU MANTIKTAN VAZGEÇMELİYİZ!

“Paramız var ki ithal ediyoruz mantığından vazgeçilmelidir” diyen Toprak, “Unutulmamalıdır ki, ithal etmek yerine üreticiyi destekleyip tüketiciye güvenilir gıdayı ulaştırmak devletin asli görevlerinden biridir. Yani fiyatları düşürmek için gümrük vergilerini sıfırlamak çözüm değildir, tarım politikaları derhal gözden geçirilmelidir” diye konuştu.

Haber Merkezi