Almanca bilenlere müjde!

BURCU YANAR/ÖZEL HABER
39 yıllık edebiyat öğretmeni Metin Biniş, yaptığı birbirinden güzel çalışmalarla insanların hayatına dokunmaya devam ediyor. Türkiye’nin ilk 3 kan bağışçısı arasında olan Biniş, şimdi de Türkiye’den Almanya’ya öğrenci gönderiyor. Üstelik hiçbir ücret talep etmeden. Almanya’da huzurevi zincirlerinin sahibi olan ve böbrek diyaliz makineleri üreten Fresenius firmasının Türkiye bağlantısı olan Beymel Yurtdışı Eğitim ve Danışmanlık Hizmetleri’nin İzmir Bölge Temsilciliği görevini yürüten Biniş, gerçekleştirdikleri projeyi ilk kez İLKSES Gazetesi’ne anlattı.
Almanya’da yüzlerce huzurevi olduğunu belirten Biniş, “Orada hiç kimse hemşire olmak istemiyor. Hastaların altını değiştirmek gibi özel bakım gerektiren uğraşlar Almanlar tarafından benimsenmiyor. Bu sebeple Almanya’daki huzurevlerinde 200 bin hemşire ihtiyacı var. Beymel firması bu talebi karşılamak üzere Fresenius ile bir anlaşma yapmış” diye konuştu. Biniş, bu projeye başvuru yapanların öncelikle ücretsiz olarak verilen Almanca kurslarıyla ileri seviye olan B2 seviyesine getirilip yeterlilik sınavını geçtikten sonra Almanya’ya gönderildiğini söyledi. “Projeye başvuran herkese değil, B2 seviyesine gelen ve bu seviyeyi başarıyla bitiren öğrencilere Almanya’da iş garantisi veriyoruz” diyen Biniş, “Yetiştirdiğimiz öğrenciler Almanya’ya gittiklerinde barınma olanakları dahil pek çok ihtiyaçları Fresenius firması tarafından karşılanıyor. Öğrenciler sabah okul, öğleden sonra staj olmak üzere 3 yıl boyunca orada eğitim görüyorlar. Okurken ilk aydan itibaren Türk parasıyla yaklaşık 7 bin TL’ye denk gelen tutarda, bin euro staj ücreti almaya başlıyorlar. 3 yılın sonunda ise çok yüksek (yaklaşık 20 bin TL) bir maaşla oradaki huzurevlerinde işe başlıyorlar” şeklinde açıklamalarda bulundu.
İZMİR’DE DE YER ARIYORLAR
Türkiye’de sağlık meslek liselerini ve sağlık yüksekokullarını bitiren öğrencilerin sağlık alanında iş bulma konusunda sıkıntı yaşadıklarını ifade eden Biniş, projenin sağlık meslek lisesi mezunları için oldukça ideal bir program olduğunun da altını çizdi. Projedeki ikinci hedeflerinin ise Almanya’daki yaşlıları Türkiye’ye getirmek olduğunu belirten Biniş, “Bu huzurevlerini Türkiye’de de kurmak istiyoruz. 5 yıldızlı otel konforunda çok kaliteli bir bakımevi kurmak için İzmir’de yer arayışlarımız sürüyor. Eğer bunu gerçekleştirebilirsek orada yetiştirdiğimiz öğrencilerimizi yine Almanca bilmek şartıyla Türkiye’de de istihdam edebileceğiz. Bu İzmir için de çok iyi olacak” ifadelerine yer verdi.
Almanya’da 2017 Ekimi’nden itibaren eşcinsel evliliklere izin verildiğinden Alman nüfusunun artık artmadığına da değinen Biniş, yaşlılık oranının giderek artması ve mevcut gençlerin yaşlı bakım hizmetleri gibi meslekleri beğenmemesi sebebiyle orada artan ihtiyacın Türkiye desteğiyle giderileceğini ve öğrencilerin orada ailelerine muhtaç olmadan rahatlıkla yaşayabileceklerini sözlerine ekledi.

AVRUPA’NIN EN YAŞLI 3. ÜLKESİ
Wiesbaden merkezli Federal İstatistik Dairesi’nin verilerine göre, 2016 yılının sonu itibarıyla, ülkede 14 ila 17 yaşlarında yaklaşık 3 milyon 200 bin kişi kayıtlı. 2006 sonunda bu sayı 470 bin daha fazlaydı. Gençlerin sayısının azalmasıyla, toplam nüfustaki genç oranı da geriledi. Federal İstatistik Dairesi’nin, açıkladığı verilere göre, Almanya’da gençler 2006 sonunda toplam nüfusun yüzde 4,4’ünü oluştururken, 2016 sonunda bu oran yüzde 3,8 oldu. Deutsche Welle Türkçe internet sitesinin haberine göre Bertelsmann Vakfı’nın gerçekleştirdiği ankette, Almanlar hükümetin bakıcılık mesleğini cazip hale getirmesini ve özel emeklilik sigortasına teşvik uygulanmasını da arzuluyorlar.