- Gündem
- 21.04.2025 00:51
Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Alaattin Yüksel, kimlik bilgilerinin sızdırılmasıyla ilgili yaptığı basın açıklamasında manipülasyonla karşı karşıya olduklarını ifade etti
EMİRCAN IŞILDAK
Başbakan Ahmet Davutoğlunun Kimlik bilgilerini CHP İzmir İl Teşkilatı sızdırdı açıklamasına, CHP İzmir İl Yönetiminden tepki geldi.
İl Başkanı Alaattin Yüksel basın açıklaması düzenleyerek eleştirileri yanıtladı. Söylenenleri manipülasyon olarak yorumlayan Yüksel, Cumhuriyet Halk Partisini İzmirde güçsüz kılmaya çalışıyorlar ifadelerini kullandı.
MANİPÜLASYONLA KARŞI KARŞIYAYIZ
Yüksel, kimlik bilgilerinin sızdırılması olayının sorumlusu olarak hükümeti göstererek, Türkiye yine büyük bir manipülasyona ve gündem değiştirmeye uyanmıştır. Özellikle İzmir, bu algı operasyonlarının merkezi yapılmaya çalışılıyor. 50 milyon yurttaşımızın kimlik bilgilerinin çalınması skandalının bir numaralı sorumlusu hükümettir. Ancak onlar bunu başlarından atabilmenin çabası içerisine girmiştir. Her sıkıştıklarında suçu Cumhuriyet Halk Partisine atmaya çabalamaktadırlar. Bu konu da bunun bir benzeridir. Çok büyük bir manipülasyonla karşı karşıyayız. Saptırma ve algı operasyonuyla karşı karşıyayız değerlendirmesini yaptı.
KONUŞULMASI GEREKEN ŞEY ŞEHİTLERDİR
Türkiyenin gündeminden uzaklaştırıldığını ifade eden Yüksel, Geçtiğimiz günlerde AK Parti İl Başkanı Bülent Delicanın eleştirilerine yanıt verdiğim zaman da belirtmiştim. Asıl önemli olan konunun 50 milyon vatandaşımızın kimlik bilgileri ve bunların yurt dışına sızdırılması olduğunu belirtmiştim. Konuşulması gereken şey her gün verdiğimiz şehitlerdir. AK Partinin politikalarının sorgulanmasıdır. Ensar Vakfı örneğinde olduğu gibi bütün Türkiyenin vicdanını sızlatan taciz olaylarının, istismar olaylarının sorgulanması, konuşulması gerekir. Suçluların ortaya çıkarılıp yargılanması gerekiyor yorumunda bulundu.
CHP PAYLAŞMADI
Yüksek Seçim Kurulu tarafından bilgi paylaşımı konusuna da açıklık getiren Yüksel, Başbakan Ahmet Davutoğlu, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından bu bilgilerin partilere verildiğini, parti genel merkezlerinin de bilgileri örgütlerine verdiğini bu aşamada da İzmir İl Örgütünün bu bilgileri sızdırdığını belirtti. Başbakan bu süreci doğum tarihlerinden yola çıkarak 2008 yılına kadar götürüyor ancak bizim e-seçmen uygulamamız 2011 Seçimlerinde başlatılmıştır. Daha çok da 2014 Seçimlerinde kullanılmıştır. Yani Başbakanın sözünü ettiği tarihlerde böyle bir durum ortada bile yoktu dedi. Yüksel ayrıca CHPnin kurmuş olduğu e-seçmen sistemi hakkında da bilgi verdi. Partinin sınırlı bir bilgi paylaşımında bulunduğunun altını çizen Yüksel, Bu bilgilerin kamuoyunda dolaştığına da birçok kez şahit olduk. Bu bilgiler GSM şirketleri ve özel şirketler tarafından satılıyor. YSK siyasi partilere bilgiler verir ancak bu bilgiler sınırlı bilgilerdir. Hiçbir partinin genel merkezi de bu bilgileri örgütleriyle tam olarak paylaşmamıştır. Cumhuriyet Halk Partisi ilk defa şeffaf ve sağlıklı bir seçim yapılabilmesi için, seçim üzerindeki dedikoduların ortadan kaldırılması için son derece güzel bir çalışma yaparak e-seçmen uygulamasını getirmiştir. Genel Merkezin örgütlere verdiği, vatandaşların yalnızca kendi oy kullanacağı sandığı bulması yönündeki sınırlı bilgidir. Bunun dışında hiçbir bilgiyi Cumhuriyet Halk Partisi paylaşmamıştır ifadelerini kullandı.
GİZLİ SEÇİM VURGUSU
Yüksel, amacın CHPyi İzmirde zayıflatmak olduğunu söyleyerek, Bu açıklamaların iki nedeni olduğunu düşünüyoruz. Birincisi yönetenler eski gizlilik esaslarına benzer bir seçim yürütmek istiyorlar. Onlara göre YSK bu bilgileri siyasi partilerle paylaşmayacak. Seçimlerde hileye ve şaibeye açık hale gelecek. Yapılanları seçimlerdeki şeffaflığı ortadan kaldırmaya yönelik bir algı operasyonu olarak görüyorum. Diğeri ise Cumhuriyet Halk Partisini İzmirde güçsüz kılmaya yönelik bir nedendir. İzmirde bütün sivil toplum örgütleri susturulmaya çalışılmaktadır. Ancak bir tek CHP susturulamamıştır, susturulamayacaktır şeklinde konuştu.