Anadolu pedagojisi

TYB İzmir Şubesi’nin her cumartesi düzenlediği Kültür Sohbetleri’nin bu haftaki konuğu yazar ve eğitimci Adnan Yeşil oldu. Yazar Adnan Yeşil, çocuk yetişmenin ‘Anadolu Pedagojisi’ konulu anlatımını yaptı


  • Oluşturulma Tarihi : 25.02.2019 13:41
  • Güncelleme Tarihi : 25.02.2019 13:41
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Anadolu pedagojisi

SULTAN GÜMÜŞ
Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İzmir Şubesi’nin Cumartesi Kültür Sohbetleri’ne yazar ve eğitimci Adnan Yeşil konuk oldu. Nihayet Anadolu’da yüzyıllardır uygulanan ama unutulmaya yüz tutmuş çocuk yetiştirme modeli yazıya döküldü. ‘Anadolu Pedagojisi’ adı verilen bu yöntemler, bebeklikten ergenliğe hatta evliliğe kadar çocuk yetiştirmede Batılı kaynaklara alternatif güçlü bir rehber niteliğinde. Tamamen yerli ve milli yabancısı olmadığınız çocuk yetiştirme pedagojisini ‘Anadolu Pedagojisi’ kitabında anlatan Yeşil, “Anadolu aile yapısının özelliğinden kaynaklanan fıtrata uygun çocuk yetiştirme metodudur Anadolu Pedagojisi” diye konuştu.
SORUMLULUK AİLEDE
Çocuk eğitiminde en büyük sorumluluğun aileye düştüğünü kaydeden Yeşil, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Gerek çocukluğun okul öncesi dönemlerinden gerekse de okul yıllarında ailenin verdiği eğitim çocuğun kişilik gelişiminde oldukça etkilidir. Özellikle modern çağla birlikte çocuk eğitiminde batılı öğretiler egemen oldu. Anadolu’da da uygulamaya sokulan bu öğretiler, Anadolu’nun çocuk eğitimindeki binlerce yıllık medeniyet birikimiyle uyuşmadı. Ailelerin çocukları ile iletişiminde sorunlar arttı, modern çağa özgü hastalıklar arttı, psikologların kapısını aşındırma moda haline geldi. Aile içi eğitimin yanlış olması modern insanı yalnızlığa itti.” Psikolojinin kelime manası itibariyle ruh bilimi olduğu ve insanda bozulmuş  olan ruh dünyasını yeniden inşa etmeye çalıştığını  bu nedenle reformcu bir yapıya sahip olduğunu belirten yazar Yeşil, “Kitap, pedagojinin ise çocuk bilimi olduğu ve henüz bozulmamış, tertemiz bir vaziyette anne-babanın elinde bulunan çocukların dünyasını  yakından inceleyerek anne-babaya, eğiticiye çocukların ruhunu bozmadan nasıl yetiştirilmesi gerektiği üzerine tavsiyelerde bulunduğundan, psikolojinin yeniden inşa, pedagojinin ise sıfırdan inşa etmek olduğunu vurguluyor” sözlerini kullandı.
ÇOCUĞUN FITRATINI BOZUYOR
Göz kamaştırıcı  bir hassasiyetle çocuk yetiştiren Anadolu insanını gören Batılı  bilim adamlarının çocuğa bakış açısını değiştirdiğini aktaran Yeşil, şöyle ekledi: “Bir zamanlar, içinde günah ve şeytan ile dünyaya geldiği konusunda şüphe duyulmayan ve onun için vaftiz edilerek günahlarından arındırılan çocuk, bir süre sonra batıda daha değerli hale gelmeye başlıyor. Batıda, medya pedagojisi, transkültürel pedagoji, ortopedagoji, eğitim pedagojisi gibi branşlar ortaya çıkıyor.” Peki, bu anlamda Anadolu Pedagojisi nedir? Adnan Yeşil’e göre, çocuğu fıtratı üzerine yetiştirmektir. Çocuğun fıtratını  bozacak her türlü davranış ve tazyikten uzak durmaktır. Anadolu Pedagojisi’nde her bir çocuk ayrı bir çocuktur. Çocuklara eşit davranılmaz, adaletli davranılır. Çocuk farklılıkları göz önünde bulundurularak ona göre davranılır. Çocuğa koşulsuz bir sevgi sunulur.
“SU YÜZÜNE ÇIKARILSIN”
Adnan Yeşil, sonuç  olarak Anadolu Pedagojisi’nin felsefesini su yüzüne çıkartmak gerektiğini ifade ediyor. Yeşil, “Madem ki bu topraklar üzerinde Yunuslar, Mevlanalar, Hacı Bektaş-ı Veliler, Hacı Bayramlar, Muhammed Raşit Erollar, Bediüzzamanlar, Esat Coşanlar, Fatihler, Yavuzlar, Alparslanlar yetişmiş ve onları yetiştiren anneler ve babalar bu topraklarda yaşamıştı, o halde bugün yapılacak şey, gözümüzü farklı kültürden kanımıza karışan ve bizimle doku uyuşmazlığı yapan çocuk terbiyesi usulleri değil, Anadolu insanın pedagojik usullerini kullanmak gerekiyor” cümlelerine dikkat çekti.

Haber Merkezi