Antidepresanla geçen koca bir yıl…

Zor zamanlardan geçtiğimiz 2021 yılının, toplum üzerindeki psikolojik etkilerine değinen Psikolog Olataş, bu sene ülkemizdeki antidepresan kullanımının oldukça üst seviyede olduğuna dikkat çekti


  • Oluşturulma Tarihi : 29.12.2021 10:12
  • Güncelleme Tarihi : 29.12.2021 10:12
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Antidepresanla geçen koca bir yıl… haberinin görseli

SULTAN GÜMÜŞ KAYA / RÖPORTAJ

Yeni bir yıla girmemize sayılı günler kaldı. 2021 yılını acısıyla tatlısıyla geride bırakıyoruz artık. Fakat olumlu gelişmelerden ziyade oldukça olumsuz olayların yaşandığı bir yıl oldu. Salgın, dolar kurunda yaşanan artışın ekonomik krize neden olması, ardı ardına gelen zamlar, cinayetlerin, şiddetin, istismarın daha da görünür olması ve tüm bunların neticesinde meydana gelen intiharlar… Uzman Klinik Psikolog ve Avrupa Birliği Uzmanı Metin Olataş, geride bırakacağımız 2021 yılının ruh sağlığı üzerindeki etkisine değinerek, yılı özetleyen açıklamalarda bulundu. Bu sene ülkemizdeki antidepresan kullanımının oldukça üst seviyede olduğuna dair okumalar yaptığını kaydeden Olataş, “Bizim toplumumuz ne yazık ki artık balık hafızalı bir toplum olmuştur. Dün ne yediğini, ne yaşadığını unutup; daha sonra aynı şekilde hatalı davranıp daha iyi şeylerin olmasını bekler ve olmayınca da yine sinirlenen bir haldedir” dedi.

Psikolojik açıdan ele alırsak toplum nezdinde 2021 yılı nasıl geçti?

Bir önceki senenin sürprizi ve bilinmezi olan Kovid-19’un kendisinin ve etkilerinin biraz daha bilinir olması sebebiyle 2020’ye göre 2021 aslında biraz daha olumlu geçti diyebiliriz. Hem ekonomik, hem sosyal, hem de sağlık açısından pek çok bilinmezin daha bilinir bir hal almış olması açısından dünya genelinde biraz daha rahat yıl olduğunu söyleyebiliriz. Ancak ülkemiz için konuşacak olursak ne zaman “Tamamdır, her şey anlaşılır ve net” şeklinde bir düşünceye girsek hop yeni bir bilinmezlik ve dengesizlik içerisinde buluyoruz kendimizi. Bu sebeple ne yazık ki 2021 ülkemiz için aksiyon dolu bir yıl oldu.

Biraz daha açabilir misiniz bu konuyu?

Genel olarak ülkece iyice yorulduğumuz bir seneydi. Aynı anda hem ekonomik hem sosyal hem de sağlık cephelerinde ciddi uğraşlar verdik. Pek çok olumsuz durumla yaşamak durumunda kaldık. Pandeminin getirdiği olumsuz koşullar bizlere insanların daha ne kadar zor durumda kalabildiğini ve daha ne kadar kötü rollere bürünebildiğini gösterdi. Daha önce tanık olmadığımız yoksulluk ve yoksunluk türlerini yaşarken bir yandan da aklımızın alamadığı canilere ve caniliklere tanık olduk. Bütün bunlara tanık olmak da pek tabi hem birey olarak hem de toplum olarak beden ve ruh sağlığımızı olumsuz etkiledi. Hatta çeşitli bilimsel araştırmalarda bu sene ülkemizdeki antidepresan kullanımının oldukça üst seviyede olduğuna dair okumalar yaptım. Aslında bu bile 2021’in nasıl geçtiğine dair net bir bulgu.

Ekonomik boyut özellikle… Şu an insanlarımız için en sıkıntılı nokta olarak görülüyor. Bunun bireye yansıması nedir?

İşin ekonomik kısmını ekonomi uzmanlarına bırakmak en doğrusu olur; ancak ekonomideki buhranlar da bizleri oldukça etkiledi. Özellikle son 3 ayda yaşadığımız döneme bakacak olursak her şey daha anlaşılır olacaktır. Bireyler olarak herkes ekonomi takipçisi oldu. Refah seviyesinin ve huzurun olduğu ülkelerde olmayacak bir durum. Çünkü oralarda insanlar neyi ne kadar alacağını ya da alamayacağını bilir ve anlık günlük değişimler de olmadığı için enerjisini, gücünü yapması gereken işlere adayabilir. Ne yazık ki geleceği görememe durumunu 2021 senesinde de yaşadık; umarım 2022, 2021’den daha öngörülebilir bir yıl olur. Öngörülebilirlik bir ülkenin gelişmişlik ve refah göstergelerinden biridir. Bizlerinde toplum olarak mutlu olabilmemiz için ihtiyaç duyduğumuz en temel şeylerden biri de bu.

Bu doğrultuda 2022 yılında benzer sorunların yaşanmaması için neler yapılmalı?

Demin bahsettiğimiz konuların bir daha yaşanmamasını sağlamak bireyleri aşan bir durum ne yazık ki. Ancak tabi ki bizlerin pasif kalması anlamına gelmemektedir. En önemli yapılması gereken şey geçmişten ders çıkarmak ve aynısını bir daha tekrarlamamaktır. Bizim toplumumuz ne yazık ki artık balık hafızalı bir toplum olmuştur. Dün ne yediğini, ne yaşadığını unutup; daha sonra aynı şekilde hatalı davranıp daha iyi şeylerin olmasını bekler ve olmayınca da yine sinirlenen bir haldedir. 2022 için kendimize ve ülkemize yapabileceğimiz en faydalı iş geçmişte olanları yani hem yakın hem uzak tarihimizi iyi bir şekilde okumak, öğrenmek, ondan ders çıkarmak ve aynı hataları tekrarlamamaktır. Bu şekilde hem birey olarak hem de toplum olarak yaşanılması muhtemel buhranların pek çoğunu bertaraf edebiliriz. Aynı şeyleri yaşamaktan korunduğumuz zaman hem pek çok şey daha öngörülebilir bir hal alır ve toplumsal olarak daha huzurlu oluruz, hem de bireysel olarak aynı risklerden ve olumsuzluklardan kendimizi koruyarak beden ve ruh sağlığımızı-bütünlüğümüzü göreli olarak daha rahat sağlamış oluruz.

Yeni yıla dair temenniniz nedir?

2022’nin hem birey olarak hem toplum olarak bizlere, ülkemize, coğrafyamıza ve dünyamıza iyi gelmesini temenni ederim. Ancak bunun sağlanması için temenniden fazlası gerekir. Ben az evvel kendimce nelerin iyi gelip nelerin iyi gelemeyeceğini sizlerle paylaştım. Bizler de birey olarak şapkamızı önümüze almalı ve kendi iç hesaplaşmamızı yapmalıyız. Dünümüzü değiştiremeyiz belki ama bugünümüzü, yaşayış şeklimize göre yarınımızı dizayn edebiliriz. Unutmamalıyız ki “Geçmişini bilmeyen geleceğine yön veremez.” Herkese iyi ve mutlu yıllar.