- Gündem
- 21.05.2025 21:10
Asbest yüklü olduğu bilinen Nae Sao Paulo gemisine Bakanlık tarafından Aliağa’da söküm vizesi verilmesi sonrası tartışmalar sürüyor. Meslek odaları ve çevre örgütleri tarafından düzenlenen açıklamaya katılan Başkan Soyer, kişisel dava süreci başlatacağını açıkladı
ÇAĞLA GENİŞ
Yüksek miktarda asbest taşıdığı bilinen Brezilya donanmasına ait Nae Sao Paulo isimli uçak gemisinin İzmir’in Aliağa ilçesinde sökülmesine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nca onay verilmesine yönelik tartışmalar sürüyor. Asbest yüklü geminin Türkiye’de sökümüne karşı yükselen tepkilerin ardından kentteki meslek odaları ve çevre örgütleri ortak bir basın açıklaması düzenledi. Mimarlar Odası İzmir Şubesi’nde gerçekleşen açıklamaya İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de katıldı. Başkan Soyer, geminin söküm iznine karşı kişisel dava süreci başlatacağını açıklarken, İzmirlilere de yargı yolu çağrısında bulundu. Toplantıda İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel’den sivil itaatsizlik çağrısı gelirken, Tabip Odası Başkanı Süleyman Kaynak da atık politikasında değişim vurgusu yaptı.
DAVA SÜRECİ BAŞLATIYORUM
Toplantıda konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Hikayenin iki başlığı var. Geminin kendisi ve Aliağa söküm tesisi. Bakanlığın açıklamaları hiç güven vermiyor. ‘Gemiyi gezdiririz’ dediler, biz gezip neyi göreceğiz? Hindistan tarafından kabul edilmemiş olması onur kırıcıdır. Biz neden alıyoruz? Gemi boyutu son derece şaibeli bir açıklama ile yürüyor. Öbür tarafta Aliağa’da 40 yıldır devam eden söküm işletmeleri var. Sadece 8’i Avrupa Birliği koşullarına uyuyor. Binlerce geminin söküldüğü bir yerde bunların hiçbiri ÇED mevzuatına dahil değil. Her iki başlıkta da mücadeleyi sürdüreceğiz. Yeni düzenlemelerin önünü açmış olacak bu düzenlemeler... Seferihisar’da balık çiftliklerine karşı mücadele ederken bana hep ‘Ne yapıyorsun?’ diye sorarlardı. ‘Çevreyi Çevre Bakanlığı’ndan koruyordum’ derdim. Bunlar bu memleket için kabul edilemez. Biz elimizden geldiğince İzmirlinin kimsenin şaibe ile kuşkuyla bırakılmayacağı bir süreç izlenmesinin istiyoruz. Ben Tunç Soyer olarak kişisel dava sürecimi başlatmayı düşünüyorum. Tüm İzmirlileri de bu dava açmaya çağırıyorum. İzmir sahipsiz değil. Onur kırıcı yaklaşımlardan korumak için elimizden ne geliyorsa yapmaya devam edeceğiz. Gemi çıkmadı. Çıkıp buraya gelişi en az 45 gün. Bugün itibariyle devlete çağrı yapıyoruz. Bu süreci durdurun. Onlar duyuyorlar. Onlar bir şey yapacaklar veya yapmayacaklar biz de bunun üzerine bir şey yapacağız” dedi.
ÇARPICI KONTROLSÜZ YIKIM MESAJI!
Öte yandan Başkan Soyer, toplantıda 30 Ekim 2020’de İzmir’de yaşanan depremden sonra sık sık gündeme gelen kontrolsüz yıkım ve asbest tehlikesi hakkında gelen soruya da yanıt verdi. Başkan Soyer, “Kontrolsüz yıkımlar sonucu her geçen gün daha da artan asbest tehdidine karşı etkin mücadele ettiğinizi ve edildiğini düşünüyor musunuz?” sorusuna, "Düşünmüyorum ama bundan sonra bilmediğimiz birçok şeyi öğrendik. Çok daha koruyucu olacağız” yanıtını verdi.
ATIK POLİTİKALARI GÖZDEN GEÇİRİLMELİ!
Toplantıda söz alan İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Kaynak ise, “Aslında sadece bir gemiyi değil, Aliağa’daki gemi söküm alanının koşullarını da değerlendirmek gerek. İnsan sağlığı için ağır metaller ve asbest olmak üzere sağlığına olumsuz etkiler yapacak çok şey maddenin bu atıklarla ülkemize girdiğini görüyoruz. Bu nedenle atık politikasının tekrar gözden geçirilmesi gerekiyor. Bu gemi sadece bir gemi Türkiye’de çevre politikalarının tekrar gözden geçirilmesi için vesile olacak” diye konuştu.
SİVİL İTAATSİZLİK ÇAĞRISI!
İzmir Barosu Başkanı Av. Yücel ise İzmirlilere sivil itaatsizlik çağrısı yaptı. Yücel şöyle konuştu: “Davalar açıyoruz ama kaşla göz arasında gemiler sokulmuş oluyor felaketler yaşanmış oluyor. Bu alanda çalışan ülkelere baktığımızda bile durumu anlayabilmek kolaylaşıyor. Çok az sayıda ülkede bu işlerin yapıldığı görülüyor. Pakistan, Hindistan gibi… Bize başka bir şey düşüyor. Süreç bize davaların yeterli olmadığını gösterdi. Başka bir sivil itaatsizliğe ihtiyaç var. Orada demir atan gemi sökülüyor, sökülmesin istiyorsak daha kararlı bir mücadeleye ihtiyaç var. Etkileri çok uzun süre devam eden bir işlemden bahsediyoruz. O alanın küçükten büyüğe gemilerle dolması gerekiyor belki de!”
SÜRECİ TAKİP EDECEĞİZ
Öte yandan TMMOB İKK tarafından yapılan ‘Aliağa’da yine şüpheli bir gemi sökülmek isteniyor’ başlıklı açıklamada ise şunlar kaydedildi: “Ülkemizin Atık İthalatında gerçekleştirilen yüksek oranlar ile Atık Çöplüğü Olma politikasını ortaya koymaktadır. Gemi özelinde bugün yaşadığımız süreç ile ülkemizin atık ithalatı sürecinde Avrupa’nın ürettiği ancak kendi topraklarında bertaraf etmediği, başka ülkelerin kabul etmediği atıkların gönderildiği bir çöplük haline getirilmesini kabul etmiyoruz. Gemi hakkındaki iddialar ile ilgili olarak sorularımıza ilgili kurum, kuruluş ve kişiler tarafından belgelerle birlikte cevap verilmeden, kamuoyu bilgilendirilmeden geminin ülkemiz karasularına girişine izin verilmemeli, söküm işlemi gerçekleştirilmemelidir. Aksi durumda, sürecin hukuksuzca yürütüldüğü ve fiili durumla tehlikeli atığın ülkemize sokulduğuna dair endişelerimiz pekişecektir. Kamusal sorumluluğumuz, yasa ve mevzuatımızın bize verdiği görev ve sorumluluk kapsamında süreci takip edeceğimizi kamuoyuna duyururuz.”