Bakan Yumaklı açıkladı: Türkiye’de hektar başına ne kadar pestisit düşüyor?

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Türkiye'deki pestisit (ziraat ilacı) kullanımına ilişkin açıklamalarda bulundu. Yumaklı, "Ülkemizde hektar başına kullanılan pestisit yani ziraat ilaç 2,3 kilogram, Avrupa'da 3,2 kilogram ve 10 kilogram üzerinde bazı ülkeler var. Dünyanın ortalaması Türkiye ortalamasıyla neredeyse aynı" dedi.


  • Oluşturulma Tarihi : 28.02.2025 20:10
  • Güncelleme Tarihi : 28.02.2025 20:10
  • Kaynak : DHA
Bakan Yumaklı açıkladı: Türkiye’de hektar başına ne kadar pestisit düşüyor?

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Tarım Bakanlığı'nın himayesinde düzenlenen "Tarım'da Türkiye Yüzyılı Zirvesi"ne katılmak üzere İstanbul Finans Merkezi'ne geldi. Zirveye, Bakan Yumaklı'nın yanı sıra Albayrak Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Albayrak, Yönetim Kurulu Üyeleri, Albayrak Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dr. Nurettin Canikli, Ziraat Bankası Tarımsal Bankacılık Grup Başkanı Kemalettin Bayat ve Tarım ve Orman Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdürü Dr. Osman Yıldız da katıldı.

'TARIMSAL HASILA BAKIMINDAN AVRUPA' DA BİRİNCİYİZ'

Türkiye'nin tarımda büyüdüğünü ifade eden Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, "Türkiye 2024 yılında yüzde 3,2 büyüdü. Tarımsal büyüme yüzde 3,9. Türkiye büyüme ortalamasının üzerinde.74 milyar dolarlık yaklaşık bir tarımsal hasılatı var. Bunlar TÜİK'in açıkladığı rakamlar. İhracat rakamı 2023 yılı sonu itibariyle yaklaşık 31 milyar dolardı. 2024 yılı sonu itibariyle 32,6 milyar dolara geldik. Bütün bunlar bitti denilen tarımın rakamları. Bu arada tarımsal hasıla bakımından Avrupa' da birinci olduğumuzu ve dünyanın da ilk 10 ülke içerisinde olduğumuzu belirtmek istiyorum. Bütün bunlar aslında kendi ülkemize, kendi ülkemiz gerçeklerine, potansiyelliğine inançsızlığın bir göstergesi. Bugün itibariyle biz sınırlarımızı kapatsak Türkiye'nin gıda arz güvenliği ile ilgili hiçbir sorunu olmaz. Bunu net bir şekilde söyleyebilirim" ifadelerini kullandı.

'ÜLKEMİZDE TARIM BİTTİ DEMEK CEHALETTENDİR YA DA FARKLI BİR MAKSAT TAŞIR'

Yumaklı, “2024 yılı sonra itibariyle 137 milyon tonluk bitkisel üretimden bahsediyoruz. Biraz önce verdiğim rakamları da üzerine koyduğumuzda hakikaten her türlü kategorisinde tarımın önde gelen ülkelerinden birisiyiz. Elbette dünyada her başlıkta olduğu gibi tarım başlığında da bizim örnek almamız gereken iyi uygulamalar veya ulaşmamız gereken hedefler var. Türkiye tarımı yaklaşık 12 milyon Türkiye'de tarımın paydaşları ile birlikte son derece güçlüdür. Türkiye'nin dünya ile entegrasyonu tamdır. Her kategoride dünya ile yarışacak potansiyeli de vardır dolayısıyla tarım bitti demek bizim ülkemizi mevcut halinden çok daha kötü durumda göstermek ya da bunun böyle olduğunu iddia etmek ya cehalettendir ya da farklı bir maksat taşır" şeklinde konuştu.

'SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR ÜRETİM OLSUN İSTİYORUZ'

2024 itibariyle üretim planlamasından bahseden Yumaklı, “Bitkisel üretimde, hayvansal üretimde, su ürünlerinde artık hayata geçmiş durumda. Hangi ürünü, hangi ortamda, nasıl ve ne kadar üreteceğimizi bütün sektör paydaşları ile uzunca bir çalışma döneminde belirledik ve bunu uygulamaya geçtik. Memleketimiz için çok hayırlı olacak. Tarımsal üretim bir bütündür sadece bitkisel üretimi ifade etmez. Hayvansal üretimi, su ürünlerini bir bütün olarak tarımsal üretim olarak ifade etmek gerekir. Bizim topraklarımız aynı üretimimiz ciddi bir şekilde arttı. Bunu mekanizasyon konusu, tarım teknolojileri konusu, toprakların birleştirilmesi ile ilgili çabalar, özellikle su ve sulama yatırımları, çiftçimizin bilgilenmesi ve bilinçlenmesi bunların tamamı ve birçoğu Türkiye' de tarımsal üretimin gerçekleşmesi için en önemli etkendir. Üretimimizi arttıralım ve bu potansiyeli ülkemize ekonomik katkı olarak geri döndürelim. Nitekim buna çok büyük oranda destek verenler özellikle gençler ve kadın girişimci kardeşlerim ilgi gösterdiler. Sürdürülebilir bir üretim olsun istiyoruz, bu üretimi verimli bir şekilde yapmak istiyoruz. Verimli ve sürdürülebilir yaptığımız üretimin kaliteli olmasını istiyoruz rekabet için. Kayıt altında olmasını istiyoruz. Elde edilen katma değerin sektöre yatırım olarak geri dönmesini istiyoruz" dedi.

'TÜKETİCİNİN EN DOĞAL HAKKI GÜVENİLİR GIDAYA ULAŞMAKTIR'

Tüketicinin gıda ile ilgili haklarına değinen Yumaklı, "Tüketicinin en doğal hakkı güvenilir gıdaya ulaşmaktır. Bununla ilgili bir metodoloji geliştiriyoruz. Vatandaşımızın çok şeffaf bir şekilde bunun takibiyle ilgili bir sistem kuracağız ve bunu da açıklayacağız, aynı zamanda denetimlerimize devam edeceğiz. Elbette biz bunun sürekliliğini sağlayacağız. Her vatandaşımızın sağlıklı ve güvenilir gıdaya ulaşma hakkı vardır. Denetimlere başladık. Rutin denetimler ihbar bazlı denetimler, sektör denetimleri. 2024' deki denetimlerimiz yaklaşık 1,3 milyonu fulldü. Bunda da 1 buçuk milyara yakın idari para cezası uygulandı. 610 işletmeye de üretmiş olduğu ürünler halkın sağlığını tehdit eder mahiyette olduğu için savcılıklara suç duyurusunda bulunarak cezalandırılması sağlandı. Amacımız Türkiye'de kötüye kullanma isteği elbette olacaktır ancak biz bunları arttırarak devam edeceğiz, hedefimiz sıfıra yaklaştırmaktır" dedi.

'ÜRÜNLERİN ÜZERİNDEKİ KALINTI ORANI YÜZDE 35 AZALMIŞ DURUMDA'

Yumaklı, “Pestisit zirai ilaç demek. Son 3 yılda bu pestisit yani zirai ilaç ile mücadelemiz sebebiyle ürünlerin üzerindeki kalıntı oranı yüzde 35 azalmış durumda. Peki nasıl yaptık bunu. Saha denetimleriyle. Nerede denetim yapıyorsunuz, tarlada yapıyorsunuz, paketleme tesisinde yapıyorsunuz, hallerde yapıyorsunuz ya da marketlerde market raflarında yapıyorsunuz. DASK indirimleri dediğimi ihracata giden ürünlerin geri dönme oranı yüzde 60 oranında azalmış durumda. Ülkemizde hektar başına kullanılan pestisit yani ziraat ilaç 2,3 kilogram, Avrupa'da 3,2 kilogram ve 10 kilogram üzerinde bazı ülkeler var. Dünyanın ortalaması Türkiye ortalamasıyla neredeyse aynı" şeklinde konuştu.

'SU STRESİ ALTINDAYIZ'

Yumaklı, "Su açısından Dünya'da kullanılan bir endeks var. Ülkelerin su açısından zengin ya da fakir olduğunu gösteren bir endeks. Bu endekse göre kişi başına bin 700 metreküpün üzerindeki suya sahip olan ülkeler su zengini. Bin ile bin 700 arasındaki suya sahip olan ülkelerde kendine yeterli. Ama bin metreküpün altına düştüğü zaman artık su fakiri ülkesiniz bin ve bin 700 arasında aslında su stresi altındasınız. Bine yaklaştıkça stresiniz artıyor. Bin 700'e yaklaştıkça azalıyor. Türkiye bin 313 metreküp de. Bine yakınız, dolayısıyla stresimiz yüksek. 2025 yılında bahsetmiş olduğumuz 11 tesise 381 daha ilave edeceğiz. Yoğun bir şekilde Türkiye'de su ve sulama yatırımlarını bitirmeye çalışıyoruz. 106 milyar liralık bir bütçemiz var. 2025 yılı sonunda da bunları su depolama ve sulama sistemlerini içerisine katmış olacağız" dedi.

'TÜRKİYE'DE ORMANLAR ANAYASANIN KORUMASI ALTINDADIR'

Yumaklı, “Türkiye'de ormanlar anayasanın koruması altındadır eğer herhangi bir şekilde yangın veya farklı bir sebeple orman alanlarının zarar görmesi durumunda bir sonraki yılın sonuna kadar bu bizim kendi hedefimiz. İnanmayan varsa Orman Genel Müdürlüğü sayfasına girsin. Biz orada artık eskisi ve yenisini yan yana koyuyoruz. Türkiye tüm dünyada orman yangınları ile mücadele konusunda bir otoritedir. En son Amerikan yangınlarını hepimiz yakından takip ettik. Amerika'daki yangınların sebebi onlar ne yapmadıysa işte biz onların hepsini yapıyoruz. Yaptığımız için orman yangınları ile mücadelede başarılıyız ve ülkelerin bizden bu metodoloji ile ilgili eğitim talepleri var, bilgi talepleri var. Bunları da karşılıyoruz. Hep şunu söylerim evet orman yangınlarıyla mücadelede başarılıyız ama asıl başarı orman yangınlarının çıkmamasıdır" ifadelerini kullandı.

DHA

DHA
Yazarımız Kim ?

DHA