Bu katliam neden?

ONURHAN ALPAGUT

Gazetemize konuşan bölge halkından Ata Sabri Atılgan, Foça Kargılı Dere mevkiinde gerçekleşen ağaç katliamını anlattı. Atılgan, “İzmir Büyükşehir Belediyesi Foça Kargılı Dere mevkiinde bir kanalizasyon arıtma tesisi yapıyor. Bu tesisi yaptıkları mevkii sadece zeytinliklerden oluşan bir yer.  Proje İBB için uzun süredir gündemde olan bir proje, bizimde bildiğimiz bir proje ama 400 yıllık ağaçların kaldırılacağını bilseydik projeye karşı gelirdik. Çünkü; 400 yıllık ağaçların kesildiği, parçalandığı yerin sağında ve solunda boş alanlar var. Biraz daha buradan uzaklaşırsanız kimsenin görmediği boş araziler var. Biz şu an mahkemeye çıksak, bilirkişi görüşlerini alsak bu projenin ruhsatını almanız dahi mümkün değil” diyerek faaliyetlerin hala devam ettiğini belirtti. Atılgan, “Belediye bize burada her şeyin prosedüre uygun olarak işlediğini söyledi. Buraya jandarmayı çağırdım. Jandarma da bölgeye geldi. İzin diye bize bir tane olur belgesini telefon üzerinden gönderdiler. Bunu gönderen de İBB’den Barbaros diye birisi. Bu olur belgesinin neye istinaden olduğunu sorduğumuzda da iki saat sonra bize ilgili yazıyı gönderdiler. Bu ilgili yazıda 120 tane ağacın naklinin yapılması için izin istiyorlar. Bu ağaçların çekilemeyeceğini çok yaşlı ağaçlar olduğunu, ancak nakillerinin mümkün oldugu hakkında görüş bildiriliyor. İlgili yazı 2 Temmuz’da bunun cevap yazısı da 7 Temmuz’da geliyor. Kesim faaliyetine de 8 Temmuz itibariyle başlıyorlar. Ancak bu gelen yazı sadece görüş yazısıdır. Biz geldiğimizde mevzuata uygun idari bir karar bize ibraz edilemedi” dedi.

“GEREKLİ PROSEDÜRLER YERİNE GETİRİLMEDİ”

Bu konuda Greenpeace üyesi Yırca avukatı Deniz Bayram ile görüştüğünü ve ondan da bilgiler aldığını kaydeden Atılgan, “Bu konuda sunulan belgelerin yetersiz olduğunu, yürütmenin durdurulmasının mümkün olduğunu, çeşitli yönlerden kanunun ihlal edildiğini, nakillerin olması dahilinde bile Tarım İl Müdürlüğü’nden yetkili memurun burada tutanak tutması gerektiğini ben şu anda biliyorum. Ancak bölgede böyle bir memur yok. Ben buradan soruyorum Tarım İl Müdürlüğü’ne haber verilmiş mi? Verildiyse neden burada görevli memur tutanak tutmuyor? Diğer olur raporunda ise ağaçların aynı mahalleye nakil edilebileceği söyleniyor fakat haricen işçiler tarafından ağaçlar Buca’ya taşınmış. Önemli bir konu ise şu: 400 yıllık bu ağaçların taşınması için gerekli bir prosedür vardır. Bu prosedür de burada işlenmemiştir. Hala şu anda yerde yatık şekilde kökleri parçalanmış ağaçlar var. Dolayısıyla biz buradaki nakil işleminden dahi şüpheliyiz. Burada sağda solda atılmış kütükler mevcut. Civardaki çiftliklere bazı ağaçların yakacak olarak taşındığını gördük. Biz burada artık nakil değil kaçak bir kesimin olduğunu jandarmaya da bildirdik. Fakat jandarma görevini icra etmedi. Sabah gördüğümüzde dozerler yine bölgedeydi. Tekrar telefon açmamız sonucu buraya ast görevlileri sevk ettiler onlar da burada bize tutanak tutacaklarını bildirdiler.”

OLAYA HALK YENİ YENİ TEPKİ GÖSTERMEYE BAŞLADI

2 gündür burada yıkımın devam ettiğini yeni yeni insanların konuya duyarlılık gösterdiğini söyleyen Atılgan,  “Buradaki ağaçlar 400 yıllık. Sağında, solunda, önünde boş alanlar var. İleride çok daha genç zeytinliklerin bulunduğu yerler var. Eğer düz bir arazi istiyorlarsa burada boş alan var. Ancak anladığımız kadarıyla belediye burada kamulaştırma sürecini beklemeyelim dönem içerisinde işimizi bitirelim demiş. İstimlak edilebilecek araziler varken buraya girmemiş, ben buraları daha kolay tarumar ederim, nasılsa hazine bana buraları bedava veriyor, yargıda da ben bu araziyi talan ederim düşüncesiyle girmiş. Buraya gelen insanlar şu an ah vah ediyorlar. Bu arazi çok güzel, harika bir yer. İnanılmaz bir yeşillik var. Bu zeytinliğin içerisinde bazıları 500 yılı geçkin, Rumlar tarafından dikilmiş ve gözleri gibi bakılmış. Şimdi belediye bunları arıtma tesisi yapacağız diye kesiyor” diye konuştu.

“HOYRAT BİR BİÇİMDE AĞAÇLARI KATLEDİYORLAR”

Belediyenin çevre ahalisinin onayını bölgede var olan foseptik sorunundan faydalanarak aldığını söyleyen Atılgan,  “Burada 3 senedir ciddi bir biçimde mevcut olan foseptik sorunu var. Bunu halletmemelerini de yolun olmamasına bağlıyorlar. Burada durum an itibariyle çok berbat durumda. Önce bizi bezdirdiler şimdi de bu tesisi çok hoyrat bir biçimde ağaçları katlederek yapmaya çalışıyorlar” dedi.

HALA GEÇ KALINMIŞ DEĞİL

Jandarmanın görevini yapmadığını dile getiren Atılgan, “Biz jandarmaya çağrıda bulunuyoruz gelin bölgede nöbet tutun diyoruz fakat bölgeye buldozer giriyor” diyen Atılgan, durumun bir anca önce yargıya intikal etmesini talep ederek duyarlı kişileri ve konunun uzmanlarını bölgeye davet ediyor. Hala geç kalınmış olmadığını söyleyen Atılgan, bölgede birçok ağacın tarumar edildiğini ancak yaralı ve ayakta kalan ağaçların kurtarılabilme ihtimalinin bulunduğunu belirtiyor.

BÜYÜKŞEHİR’DEN AÇIKLAMA

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamada şu bilgilere yer verildi: “Büyükşehir Belediyesi’nin Foça’da temelini atacağı İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi alanında bulunan 79 zeytin ağacı,  ilgili kurumlardan izin alınarak taşınmıştır. Nakil işleminin sağlıklı olabilmesi için daha önceki uygulamalarda da olduğu gibi ağaçların dalları budanarak taşıma işlemi gerçekleştirmiştir. Taşınan 79 ağaç gerekli bakım işlemleri yapıldıktan sonra Buca Portakal Vadisi’ndeki yeni yerlerine nakledilmiştir. Alanda bulanan kurumuş ve hastalıklı 12 ağaç ise taşınamamıştır. Proje alanında bulunan 36 ağacın taşıma işlemi de önümüzdeki günlerde gerçekleştirilecektir. Alanda bulunan ağaçların kesilmesi gibi bir durum asla söz konusu değildir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”