Buğdayın tarihsel yolculuğu

İzmir Büyükşehir Belediyesi Akdeniz Akademisi, Akdeniz’in kutsal bitkisi zeytin ile önemli tarımsal ürünlerinden üzümün ardından şimdi de buğdayın serüvenini konferans dizileriyle ele aldı


  • Oluşturulma Tarihi : 14.06.2017 06:49
  • Güncelleme Tarihi : 14.06.2017 06:49
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Buğdayın tarihsel yolculuğu

TANER UYANIKER

İzmir Büyükşehir Belediyesi Akdeniz Akademisi, İzmir tarihinin ve coğrafyasının Akdeniz merkezli olarak ele alınması konusunda yaptığı çalışmalar kapsamında, Akdeniz’in ana tarımsal ürünlerini ve bu ürünlerin bölgedeki serüvenleri konferans dizleriyle ele almaya devam ediyor. Akdeniz Akademisi’nin ‘Buğdayın Akdeniz’deki Yolculuğu serisinin ikincisi Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi. Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’ndeki konferansın konusu ‘16. -18. yüzyıllarda Akdeniz’de Buğday Üretimi, Ticareti ve Politikaları’ oldu. Konferans dizisinin birincisi, ‘Avcı-Toplayıcı Topluluklardan Antik Çağ Uygarlıklarına Buğday’ konusunu ele alınmıştı.

BUĞDAY SAVAŞLARA NEDEN OLDU

Moderatörlüğünü İzmir Akdeniz Akademisi Bilim Kurulu Üyesi ve Tarih Koordinatörü Doç.Dr. Alp Yücel Kaya’nın yaptığı konferansın konuşmacıları Orta Doğu Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr. Seven Ağır ve Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr. Antonis  Hadjikyriacou oldu. Seven Ağır konuşmasında, 16. ve 18. yüzyıllarda Akdeniz’in iki ucundaki, İspanya’da ve Osmanlı İmparatorluğu’nda bulunan kaynaklarla buğday ticaretinin işleyişini inceledi. Antonis Hadjikyriacou ise Osmanlı ve Akdeniz boyutlarında Kıbrıs’ta tahıl üretimi konusunu ele aldı. Orta Doğu Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr. Seven Ağır, daha çok Osmanlı İmparatorluğu ve dönemin diğer büyük imparatorluğu olan İspanya’yı ele aldı. Ağır, günümüzde olduğu gibi besin kaynağına ulaşmanın özellikle temel besin kaynağı buğdayın, iç isyanlara hatta savaşlara neden olduğunu dile getirdi.

FİYATLARDA DALGALANMALAR VARDI

Osmanlı döneminde tahılın özellikle buğdayın, ülkenin tarım, ticaretine ve siyasi hayatına şekil verdiğini anlatan Ağır, “Buğday politik ve iktisadi açıdan önemli bir meta. Bu yüzden imparatorluğun iktisadi ve siyasi tavırlarının merkezi durumunda olmuştur. 18. yy’da şarap, zeytinin ticari faaliyet olarak başka ülkelere ulaştırılması kolaydı. Fakat iş buğdaya gelince o kadar da kolay olmadı. Buğday ticaretinde herhangi bir düzenden bahsedilemez. Zeytinyağı ve şaraptan kar etmesi daha kolay. Buğday depolama koşullarının masraflı olması nedeniyle ticaretini de etkiledi ama buğday ticareti daha karlı olduğu için o ticaretle uğraşanlar tekel duruma geldiler” bilgisini verdi. Buğdayda fiyat dalgalanmalarının da çok olduğu bilgisini veren Ağır, spekülatif fiyatların 18’inci yüzyılda da var olduğunu söyledi.

DENİZ TAŞIMACILIĞI ÖNEMLİYDİ

Buğdayın fiyatına en büyük etkinin navlunu olduğuna da değinen Ağır, “Osmanlı İmparatorluğu deniz ve nehir ulaşımı açısından İspanya toplumuna göre daha avantajlıydı. Buğday kara yolu ile taşındığında fiyatı en az 8 kat artarken, deniz ve su yolu taşımacılığında artış 1 kat fazla oluyordu” diye konuştu. Konferansın ikinci konuşmacısı Antonis Hadjikyriacou ise Osmanlı ve Akdeniz boyutlarında Kıbrıs’ta tahıl üretimi konusunu ele aldı.

Haber Merkezi