- Gündem
- 10.05.2025 01:17
2022 yılı bütçesinin yüzde 30’unun enflasyondan dolayı kaybolduğunu söyleyen Çalkaya, kur artışı sebebiyle ihale süreçlerinde yaşanan sıkıntılara örnek vererek, “Asfalt almak istiyorum. İki kez ihaleye çıktım ama alamıyorum. Çünkü ihaleye giren yok” dedi
İLKSES Gazetesi’nin kent siyasetinin önemli aktörlerini ağırladığı ‘Perşembe Sohbetleri’nin bu haftaki konuğu Balçova Belediye Başkanı Fatma Çalkaya oldu. Çalkaya, proje ve hizmetler hakkında önemli açıklamalarda bulunurken, gündeme damga vuran konulara yönelik soruları da yanıtladı. 3 yıllık görev süreci boyunca ilçedeki değişimleri anlatan Çalkaya, ‘gölge başkan’ iddialarına net yanıt verdi. Bölgenin kangrene dönen sorunlarından ‘arsa mağdurları’ ve ‘İnciraltı planları’yla ilgili önemli mesajlar veren Çalkaya, sağlık kenti olma noktasındaki çabalardan bahsederek termal turizmdeki düşüşe de dikkat çekti.
KRİZ YÖNETMEYİ ÖĞRENDİK
Başkanlık koltuğunda geçen 3 yıllık görev süresi boyunca yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Çalkaya, “3 yıl zor bir dönemdi, aslında tüm belediye başkanları için öyle... Çünkü pandemiyle, selle, yangınla mücadele ettik. Depremde bizde yıkılan ev ya da can kaybı olmadı ama hasar gören çok binamız vardı. 3 yıl mücadele ile geçti. Kriz yönetmeyi öğrendik bu dönemde. İnsanlar sizden yol ya da kültür merkezi yapmanızı beklemedi, daha çok insani ihtiyaçlar doğdu. Çünkü işsizlik arttı. Çalışmalarımızı daha çok sosyal projelere yönlendirdik. Artık bundan sonra olağan işlerimize dönüyoruz. 2020 yılında Balçova’ya bir kültür merkezi sözümüz vardı. 2019 yılında temellerini atmıştık, dış cephesini bitirdik. İç cephesi için ihaleye çıkmıştık ama pandemi baş gösterince vatandaşın şu an kültür merkezine değil daha çok sosyal yardıma ihtiyacı var diye ihaleyi iptal ettik. Bir risk aldık. İkinci ihalemizi yaptık. 2022 yılının sonu gibi bitirmeyi planlıyoruz” dedi.
ASFALT ALAMIYORUM!
Kur artışından dolayı belediyenin mali yapısının gördüğü zararı örneklerle anlatan Çalkaya, “Asfalt almak istiyorum. İki kez ihaleye çıktım ama alamıyorum. Çünkü ihaleye giren yok. Bir ihale süreciniz var, fiyat tespiti yapıyorsunuz. Bu aşama birkaç ay sürüyor. İlk fiyat tespitiniz ile iki ay sonraki fiyat arasında dünyalar kadar fark oluyor. Örneğin 2 liraysa ihale bittiğinde o rakam 5’e çıkıyor. Bu sebeple de kimse ihaleye giremiyor. 2 kez ihale yaptım ama asfalt ihalesine giren yok. Asfalta alamadığımız bir dönem yaşıyoruz. Maalesef...” ifadelerini kullandı.
BU ALGIYI YIKTIM!
YSK’nın Mehmet Ali Çalkaya için aldığı karardan sonra adaylığının açıklandığı günden bu yana ‘gölge başkan’ söylemiyle beraber aslında belediyeyi eşinin yönettiği iddialarına yönelik olarak konuşan Çalkaya, şunları söyledi: “Göreve geldiğimde öyle bir algı oluşturulmaya çalışıldı. Maalesef sadece benimle ilgili değil. Genel anlamda kadınlar üzerindeki algı bu. Ben bu algıyı yıktım, büyük bir mücadele verdim. Ama Mehmet Ali Bey de bu konuda gerçekten çok titiz ve hassas davranmaya çalışıyor. Belediyeye hiç gelmiyor, gelmemeye çalışıyor. Yani 3 yıldır görevdeyim ama belediyeye anca 3 kez gelmiştir. Ben aday gösterildikten sonra seçim çalışmalarıma bile katılmadı. Ben alanda kendi başıma ve örgütümle birlikte çalışma yaptım. Kesinlikle alanlarda benimle birlikte değildi. Bir kadın niye bunu yapamasın ki ben onunla 15 yıl Balçova’da sosyal projelerin içinde çalıştım. Hastasından tutun yaşlısı, cenazesi... Aklınıza ne geliyorsa! Semtevleri her gün bana program yapardı ve ben mutlaka her gün 4-5 ev ziyaret ederdim. Girmediğim konut kalmadı herhalde Balçova’da. Böyle bir şansım vardı benim.”
BALÇOVA’DA HAVA KİRLİLİĞİ YOK
Balçova’nın en büyük değerinin jeotermal enerji olduğunu kaydeden Çalkaya, “Türkiye’de bir ilk... İlçedeki konutların yüzde 90’a yakını jeotermalle ısınıyor. Bu yüzden Balçova çok önemlidir, özeldir. Farklı kılan jeotermalle ısıtılıyor olması. Bunun pek çok artısı da var. Balçova’da hava kirliliği yoktur. Fahrettin Altay’dan sonra girdiğinizde kışın hemen fark edersiniz bizde kömür kokusu yoktur. Daha temiz bir havası vardır. Bu önemli bir ayrıcalık... Zaten Balçova’nın bir sağlık kenti olma vizyonu var. Balçova bir sanayi ya da tarım şehri değil. Bizim elimizde var olan en önemli şey sıcak suyumuz” dedi. Sağlık kenti olma yolunda önemli adımlar attıklarını dile getiren Çalkaya, “9 Eylül’ün karşı tarafını planlarken turizm alanı olarak planlandı. Şu an orada sağlık turizmi oluşmaya başladı. 2019 yılından beri İnciraltı planlarını da çalışıyoruz. O şifalı suyu mutlaka kullanmak gerekiyor. Avrupa’nın hiçbir yerinde bu kadar değerli mineraleri olan bir su yok. Biz Balçova Termal Oteli’nde çalışırken Norveç’ten pek çok sağlık ekibi geliyordu ve sus analizleri alıyorlardı. İçindeki mineral pek çok ülkede yok. O kadar değerli ve kıymetli tedavi açısından. Bunu değerlendirmek gerekiyor” diye konuştu.
ÇOK BÜYÜK BİR KAYIP
Termal turizmde yaşanan düşüşe de dikkat çeken Çalkaya, “Eskisi kadar turist gelmiyor. Çünkü Norveç piyasası Balçova’dan çekildi. Bu çok büyük bir kayıp... Balçova Termal Otel’in idaresini ya Büyükşehir’e ya da Balçova Belediyesi’ne devrini istedik ama özel idare mallarının hiçbiri İzmir’de belediyesine devredilmedi. Maalesef turist sayısı şu an çok istediğimiz bir noktada değil. Kuzey Avrupa ülkesi operasyonlarını Balçova’dan çekti. Bu Balçova ve İzmir için çok büyük bir kayıp. Ama biz sağlık kenti olma yolunda özellikle planlarımızda çok dikkat ediyoruz. 9 Eylül’ün karşısının sağlık turizmi olarak planlanması bile Balçova’nın vizyonunu ortaya koyuyor” değerlendirmesini yaptı.
ÖĞRENCİLER İSTİHDAMI ARTIRIYOR
Öğrenci nüfusunun ilçede özellikle kadın istihdamına büyük katkı koyduğu belirten Çalkaya, “Balçova’da yaklaşık 12 bine yakın öğrenci nüfusu var. Öğrencilerin ilçemizde var olması Balçova’yı gençleştiren, genişleten bir durum. Hem istihdamı artırıyorlar hem de esnaf için büyük bir gelir kaynağı. Üniversiteli gençler sayesinde ev yemeği yapan kadınlarımızın istihdamı arttı. Tabi iki yıl kapalı kalınca girişimci kadınlarımızın bir kısmı ayakta kalamadı, dükkanlarını kapatmak zorunda kaldı. Ama öğrencilerle beraber farklı alternatif alanlar geliştirildi. Öğrencilerin ilçemize kazanımları oldukça fazla” dedi.
TEK YÖN İSTEĞİ VATANDAŞTAN GELDİ
İlçedeki trafik sorununa değinen ve özellikle Ata Caddesi’nin tek şeride düşürülmesiyle birlikte artan şikayetlere yanıt veren Çalkaya, “Tek yön olma isteği vatandaştan ve esnaftan geldi. Hatta Mehmet Ali Çalkaya döneminde vatandaşın içerisinde olduğu bir anket yapıldı. Büyük bir çoğunluk Ata Caddesi’nin tek yön olmasını istedi. Şu an da öyle bir problem yok fakat yeniliklere alışmak öyle kolay değil. Biz bir de çok fazla kurallara uyan bir toplum değiliz. Maalesef parkla alakalı uyarılara dahi dikkat etmiyoruz. Kurallara uysak herhangi bir problem çıkmayacak” bilgisini paylaştı.
PLANLARI 1998 YILINDA YAPILMIŞ
Balçova’nın yeni alışveriş merkezi İstinye Park’a ilişkin eleştirileri de değerlendiren Çalkaya, “Kipa’dan başlayan ve İstinye’ye kadar giden bölümün planları 1998 yılında yapılmış. O planda o bölge ticari alan olarak gösteriliyor. Ve büyüklükleri 10 bin metrekare parsel. Zamanında ticari alan olarak tanımlanmış. Kısacası o planları değiştirme şansımız yok. Parsel büyüklükleri 10 bin metrekare olarak belirlenmişse oraya gelip de 2 bin metrekarelik küçük küçük dükkanlar yapamazsınız. Yani alışveriş merkezi bölgesi olarak planlanmış zaten. Sizin bu noktada yapabileceğiniz bir şey yok” sözlerini kullandı.
BALÇOVA’NIN SORUNU KALMAYACAK!
Balçova’nın en büyük sorunlarından biri olan arsa mağdurlarına ilişkin konuşan Çalkaya, “Neredeyse 3-4 nesildir devam eden, 40 yılı bulan bir sorun. O dönemin Belediye Başkanı Ercüment Uysal. Tabi sistem bugün ki gibi değil, bilgisayar yok. Bugün ki gibi ellerinde veriler, doneler yok. Harita üzerinden o dönem satışlar yapılmış ve bir kısmına makbuz verilmiş, bir kısmına makbuz verilmemiş. Şu anda makbuz verildiğine dair bize başvuranların sayısı hemen hemen iki bine yakın. Bin 800’e yakını elinde hiçbir şey olmayan ve arsasının olduğunu iddia eden vatandaş. Yani sayıları yaklaşık 4 bini buluyor. O dönem buralardan elde edilen gelirlerle dönemin belediye başkanı güzel işler yapmış. Teleferiği, Balçova Barajı’nı inşa etmiş. Şu an bir baraj yapmak imkansız. Fakat tüm bu güzel gelişmelere rağmen vatandaş mağdur olmuş. 80 darbesi ile beraber Balçova Belediyesi lav edilmiş ve bir dönem Konak’a bağlanmış. Bu problemlerde askıda kalmış. 2019’da biz bir plan yaptık. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na gittik. İlk etapta dedik ki ‘en azından ellerinde makbuzu olanlara yer gösterelim’. Yani tabusu olanların sorunlarını çözmeye çalışalım. En son Fatma Varank ile bir görüşme yaptık. Fakat mirasçıların sayısı çok artmış. Yer konusunda destek olmaya çalıştık. Hem büyükşehrin hem de Bakanlığın bu konuda ortak çalışması lazım. Biz elimizden gelen katkıyı koymaya hazırız. Bizim belediye olarak yerimiz varsa çözümü noktasında biz hazırız. Yetkilerimizi vereceğiz. Tekrar bir görüşme yapacağız. Zaten bu problemi çözersek Balçova’nın sorunu kalmayacak! Elimizden geleni yapıyoruz fakat kendi başımıza çözebileceğimiz bir sorun değil” dedi.
EXPO’YU ALAMAYINCA PLANLAR ASKIYA ALINDI
Yıllardır plan krizinin yaşandığı İnciraltı için de ayrı parantez açan Çalkaya, şunları kaydetti: “Yetki Çevre ve Şehircilik Bakanlığında. Plan yapma yetkisi onlarda. 5 milyon metrekarelik bir alan ve Balçova sınırları içerisinde olduğu için Mehmet Ali Çalkaya yetkinin belediyeye verilmesini istemişti. Fakat yetkiyi alamadık. EXPO döneminde oranın bir EXPO alanı olması planlanmıştı. Eğer ki EXPO’yu almış olsaydık şu an orası zaten planlanmış olacaktı. Ama EXPO’yu alamayınca planlar da askıda kaldı. Biz 2019’dan itibaren yine bir çalışma yaptık. Belki ekip olarak en az 8-10 defa Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na gelip gittik. Ben gittim, Bakanlıkla müdürlük bazında görüştük. Onlar İzmir’e geldiler, Başkan Tunç Bey ve Büyükşehir’in bütün bürokratlarıyla toplantılar yapıldı. Plan üzerinde çalışıyoruz. Geçen hafta ekipler yine Bakanlıktaydı. Ne tek başına Çevre ve Şehircilik bu planı yapabilir, ne biz, ne de Büyükşehir. Biz istedik ki bu üç kurum arasında bir köprü olalım. Çünkü ilçeyi bilen, tanıyan biziz. Vatandaş neyi bekliyor en iyi biz biliyoruz. Biz köprü olduk, her üç kurumu bir araya getirdik. Önerilerimizi sunduk. Biz neyi bekliyoruz, Balçova’nın faydasına ne olur bunu sunduk.”
ORTAK HASSASİYET YAPILAŞMA
Planlama sürecinde üç kurumun da en büyük hassasiyetinin yapılaşma olduğunu vurgulayan Çalkaya, “Üç kurumun da en büyük hassasiyeti çok fazla bir yoğunlaşma olmaması ve yeşilin korunması. Yapılaşma olmasın ama bunun yanında istihdam yaratacak sağlık, eğitim gibi tesisler var olsun ki o bölgede istihdam yaratsın. Çünkü sadece konut o bölgeyi kilitler. Çünkü bizim jeotermal suyumuz var. Bir kentin gelirini arttıracak, istihdam yaratacak projelere ihtiyacı var bu yüzden sağlık turizmi bizim için önemli. Belirli bir bölgede de sağlık turizminin yapılabilmesi adına otellerin, özel okulların olmasıyla ilgili bir PR çalışması yaptık. Hepimizin hassasiyetleri aslında o. Genellikle ortak akılla hareket ediyoruz” şeklinde konuştu.
ADAYLIK İÇİN ‘AİLEME’ DANIŞIRIM
Yeni dönem için aday olup olmayacağına da açıklayan Çalkaya, “Önümüzde 2 yıl var. Bu siyaset için çok uzun bir süre. Türkiye’de gündem o kadar çabuk değişiyor ki şimdiden bir şey söylemek çok zor. Tabi ki bir hedefinizin olması gerekiyor. Hedefiniz olmazsa başarılı olamazsınız. Bir de biz 80 bin kişilik büyük bir aileyiz. Bir karar alırken ailemize sorarız. Bir şey yapacaksam mutlaka ailemin fikrini alırım diye düşünüyorum. Zaman zaman eksiklerimi görmek adına anketler yaptırıyorum. Genel de geri dönüşler güzel. Sizi en iyi o ilçedeki seçmen tartar ve onların cevapları size yön verir. Şimdilik bir sıkıntı yok. Pandemi sürecinde belediyelerin muazzam çalışmaları oldu. Yereldeki belediye başkanları çok güzel işler yaptı. 18 günlük kapanmayı yaşadığımız dönemde biz esnafa küçük de olsa bir nakdi destek verdi. Daha öncesinde yine uzun süreli kapanma yaşayan kıraathanelere, müzisyenlere, sanatçılara, berberlere ve kuaförlere nakdi yardım, malzeme desteği sağladık. O dönem dışarı çıkamayan bin 200 kişiye haftanın 5 günü sıcak yemek yardımları yaptık” açıklamasında bulundu.
BÜTÇENİN YÜZDE 30’U KAYBOLDU
Çalkaya, sosyal yardım taleplerinde çok büyük bir patlama yaşandığını da vurgulayarak, “Şu an tüp bir mutfakta olmazsa olmaz malzemedir ve tüp fiyatları o kadar çok arttı ki, keza bebek bezi de bunlar arasında yer alıyor. Biz her doğuma gidiyoruz ve her doğumda maddi durumuna bakmaksızın bez götürüyoruz. Durumu kötü olanlara da 1 yaşına kadar ayda bir destek oluyoruz. Ama şimdi bunun sayısı daha da arttı ancak belediye olarak bizim de gelirlerimiz düştü. 2022 yılı bütçesini daha harcamadan enflasyondan dolayı yüzde 30’u kayboldu. Geçen gün fen işleri müdürümüzle bir toplantı yaptık. Aylık mazot giderimiz 150 bin lirayken şu an 500 bini bulmuş. Tüm giderlerimiz neredeyse 3’e katlandı. Doğal olarak düşünüyorsunuz vatandaşın sorununa mı çözüm bulayım yoksa belediyenin sorunlarına mı çözüm bulayım diye. Sonuç olarak vatandaşımıza öncelik verdik. Balçova Belediyesi zaten sosyal projeleriyle bütün Türkiye’ye örnek olmuş bir belediyeydi ama sayı muazzam bir derecede arttı” açıklamasında bulundu.
OY KAYGISI TAŞIMIYORUZ
Balçova’nın yaşlı nüfus sayısının fazla olduğunu da ifade eden Çalkaya, “Balçova emeklilerin yaşadığı bir kent. Bizi gençleştiren öğrenciler. Bu dönem öğrencilere müthiş katkılar sunduk. Bundan 10 yıl önce 386 kişilik bir yurt yapıldı. Bunun 186 tanesi ücretsiz kalabiliyor. Şu anda ise işletmesini Türk Eğitim Vakfı yapıyor. Cebinde yemek parası olmadığı için intihar eden bir genç vardı. Onu gördükten sonra şu anda ihtiyaç sahibi, özellikle tıp okuyan ve yurtta kalan öğrencilere öğle yemeği parası veriyoruz ve bu öğrencilerin hiçbiri Balçova’da bile oturmuyor. Yani bunu oy kaygısı ile yapmıyoruz” ifadelerine yer verdi.
ÖĞRENCİLERE YUVA OLDUK!
Öğrencilerin yaşadığı yurt sorununda Balçova Belediyesi olarak ellerini taşın altına koyduklarını söyleyen Çalkaya, “Yurt sorununun yaşandığı dönemde yurt sayısı çok yetersizdi. O dönemde özellikle kız öğrencilere yer bulmaya çalıştık. Birbirini tanımayan ama ev arayan kız öğrencileri bir araya getirdik. Bu öğrencilerimiz için ev kiraladık, 2-3 ay ev kiralarını ödedik, eşyalarını aldık, gıda desteğinde bulunduk, öğrencilerimize sponsor bulmaya çalıştık. Bunun gibi bir sürü öğrenci yuvası yaptık. İki tane öğrencimize ev bulamadık. Bu öğrencilerimizden biri semt evimizde kalıyor, misafir etmeye devam ediyoruz. Bir vatandaşımız da bir öğrencimizi evine aldı. Sadece belediye olarak değil, bütün Balçovalılar olarak öğrencilerimize sahip çıkıyoruz, çıkmaya da devam edeceğiz” dedi.
DİNLER BAHÇESİ PROJESİ
Balçova’da hayata geçirdiği projeler ve hizmetlerinden de bahseden Çalkaya, şu ifadelere yer verdi: “2019 yılında bir tane kreş açtık ve şu anda 3-6 yaş arası 57 çocuğumuz burada eğitim alıyor. Kadınlarımız çok uygun fiyatlarla çocuklarını kereşimize gönül rahatlığıyla bırakabiliyor. Zira özel kreşlerin ücretleri hepimizin bildiği gibi astronomik rakamlar. Bunun yanında Balçova’da yaş ortalaması oldukça yüksek, biz de buradan hareketle büyüklerimiz için bir Olgun Gençlik Merkezi yapma kararı aldık. Bu merkezimizin yüzde 60’ı tamamlandı. Oluşan şartlar ve ihtiyaçlar bu gibi çalışmalarımızı maalesef durdurdu. Diğer insani ihtiyaçlara yöneldik. Ama şimdi bu projemize tekrar başladık, Haziran ayı gibi tamamlamayı düşünüyoruz. Yaş almış büyüklerimiz buraya gelip, hoşça vakit geçirecekler. Cemevi inşaatımız da bitti, şu anda peyzajıyla uğraşıyoruz. Belediyemize maliyeti yaklaşık 5 milyon TL oldu. Ayrıca Balçova’daki büyün ibadethanelerin periyodik olarak temizliğini yapıyoruz. Cemevi’ni yaptığımız bölgeye ‘Dinler Bahçesi’ ismini verdik ve burada bütün dini inançların ibadethaneleri yer alacak. Burası turistlerin de ziyaret edebileceği ve gezebileceği bir alan olacak. Bu projenin örneği Antalya’da var. Bunun planı yapılırken bütün kurumlardan görüş alındı. Bütün kurumlar da bu projeye onay verdi.”
ORMANLARIMIZ KAMERALARA EMANET
İlçedeki ormanlık alanı yangınlara karşı kamera sistemiyle koruduklarının altını çizen Çalkaya, “Balçova’da bir MOBESE sistemimiz var. Şu anda 670 kamerayla Balçova’yı gözetim altında tutuyoruz. Bunun üzerine tam zoom (yakınlaştırma) yapabilen 3 tane kamera da ekledik. Şu an bütün ormanlarımız bu kameralarla gözetlenebiliyor. Ormanlarımızdaki uçan kelebeği bile görebiliyorsunuz. Bu şekilde orman yangınlarının da önüne geçebiliyoruz. Bu güvenlik sadece Balçova halkının güvenliği olsun mantığıyla hayata geçirildi. Balçova belediyesi olarak 2004’ten bu yana Balçova’daki okulların bakım onarımını yapıyor, yapmaya devam ediyoruz. Ayrıca okullara birçok alanda eğitim desteği de sağlıyoruz. Öğrencilere en çok bilgisayara ihtiyacı olduğu pandemi döneminde bilgisayar yardımında bulunduk. Bu yardımı yaptığımız için kamu zararı çıkardılar. Oysa biz sadece çocukların başarılarını ödüllendirdik. Bu desteği yaptığım için direk bana kamu zararı çıkardılar” diye konuştu.