Büyükşehir’de ‘bütçe’ mesaisi

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2020 yılı performans programı ve 7 milyar 950 milyon TL’lik bütçesi mecliste oy çokluğuyla kabul edildi. 6 saat süren oturumda Başkan Soyer, kamuoyunda ‘Şato’ olarak bilinen konukevinde oturması, bisiklet kullanması ve yurtdışı ziyaretlerine ilişkin gelen eleştirilere yanıt verdi.  Soyer ayrıca 2025 ve 2030 EXPO’suna talip olduklarını açıkladı


  • Oluşturulma Tarihi : 29.11.2019 08:21
  • Güncelleme Tarihi : 29.11.2019 08:21
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Büyükşehir’de ‘bütçe’ mesaisi haberinin görseli

ÇAĞLA GENİŞ
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Kasım ayı sekizinci oturumu Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer yönetiminde gerçekleşti. Toplantıda Büyükşehir Belediyesi’nin 2020 yılı mali bütçesi ve 2020 yılı performans programı görüşüldü. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2020 yılı mali bütçesi 7 milyar 950 milyon TL olarak açıklandı. Performans programına ve bütçe tasarısına eleştirilerde bulunan AK Parti, her ikisine de ret oyu verdi. Başkan Soyer ve CHP’li meclis üyeri de eleştirilere tek tek yanıt verdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2020 yılı mali bütçesi ve performans programı oy çokluğuyla meclisten geçti.

SADECE DURUMU ÖZETLİYORUM
Ülke ekonomisinin gidişatının, İzmir’i de olumlu ya da olumsuz etkilediğini belirten Başkanvekili Mustafa Özuslu, “Ülkemizde her şeyin iyi olmasını isteriz ama ‘her şey iyidir’ diyemiyoruz. İşsizlik 4 milyonu geçmiştir. Pazara gidemediği için intihar eden bir insanın halini ne anlatabilir? 4 kardeş siyanür içerek intihar ediyorlar” dedi. AK Partili sıralardan tepkiler gelince Özuslu, “Bunları dinleyeceksiniz. Bunları konuşmadan ekonomi konuşmak bu ülkeye haksızlıktır. TÜİK rakamları açıklıyor ama vatandaş güvenmiyor. 2002 yılından bu zamana kadar baktığımızda küresel ekonominin sunduğu nimetlerden faydalanarak rakamları iyiden görenler olmuştur. Dış borç yüzde 350 arttırılmıştı. İç borç 155 milyar dolar 625 TL’ye ulaşmıştır. Rakam bu! İzmir’in bütçesini konuşuyoruz. Ama girdiler var. İZBETON bir yeri yapmadığında bağırıyoruz. Dolar ne kadardı, şimdi kaça geldi? Bundan şikayet edecek değiliz, sadece durumu özetliyorum” diye konuştu. 



HEDEFLERİ ANLATTI
Yeni dönemde hayata geçirilmesi planlanan projelere değinen Özuslu, “İzmir’i dünya kenti yapmak istiyoruz. Geçen yıla göre yüzde 32.6’lık bir artış göstermiş bütçemiz. Genel olarak vergi toplamadaki başarısızlığımız sıkıntı yaratan bir nokta. Bu ister istemez gelirlerimizi etkiliyor. Bütçenin yüzde 47’si sermaye yatırımlarına ayrıldı. İlk 20 proje büyük yatırımlar. Hem yerin altındaki raylı sisteme hem de tramvaya Büyükşehir Belediyesi olarak yatırım yapıyoruz. Peki Ankara’da, İstanbul’da, Antalya’da, Bursa’da niye yapmıyor? Bunları soracağım! İzmir’de niye yapmıyor merkezi iktidar? Buca’da metro yapılıyor, herkesi rahatlatacaktır. Yeni gemiler alıyoruz. Zaten dünya ortalamasının üzerinde kullanıyoruz ama olsun yetmez! Süt kuzusu projemiz var. 76 milyonluk bütçe ayırdık. 160 bin çocuğa 15.3 milyon litre süt yapar. Üretici pazarlarını kurduk. Çiftçilerimize yeni iş, aş imkanları sağlayacağız.  Çevre dostu bir anlayışı ortaya koyuyoruz. Yeşil alan harcamaları için 441 milyon TL’lik bütçe ayırıyoruz. Önümüzdeki yılda bu yeşili arttıracağız. Geçen gün Harmandalı’da bir tesis açtık. Orada ne oluyor? Çöp toplama alanında müthiş bir orman yapılıyor, yükseliyor. Benzerlerini Bergama ve Ödemiş’te yapacağız” ifadelerini kullandı.

LAF OLSUN DİYE MUHALEFET YAPMIYORUZ
AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, “Mustafa Ağabey, işsizlikten bahsetti, genç işsiz oranından bahsetti, ama şunu söylemedi. Genç işsiz oranının en yüksek olduğu ilin İzmir olduğundan bahsetmedi. Bunun nedeni olarak İzmir’e yatırımcının gelmediğinden bahsetmedi. Dünyaca ünlü bir firmanın Manisa’ya yatırım yapıp, İzmir’e yapmamasından bahsetmedi. Teşvik var, başka bir şey var diyeceksiniz. Hiç mi belediyenin, yerel yöneticilerin kabahati yok? İzmirliler bize 31 Mart seçimlerinde bize muhalefet görevi verdi. İZTAV ile ilgili bir eleştiri getirdik, ‘Sayın başkan kardeşinizin orada olması siyasi etik açıdan uygun değil’ dedik, istifa etti. ‘İstanbul’daki arazinin elden çıkarılması değil başka bir şekilde değerlendirilmesi gerekiyor’ dedik, geldiğimiz noktada siz de satışı değerlendirdiğinizi söylediniz. Laf olsun diye muhalefet yapmıyoruz. Bu kadar kararımız oy birliğiyle geçti” diye konuştu. 



1 BUÇUK MİLYARLIK BÜTÇE AÇIĞI
Hızal, “Altyapı bekliyor, raylı sistem, imar, yeşil alan, çevre faaliyetleri, kentsel dönüşümü bekliyor. 2020 yılına Tunç Soyer’in bütçesiyle gireceğiz. Gelir 6 milyar 374 bin TL, gider 7 milyar 950 milyon TL… Bütçe açığı 1 buçuk milyar! Büyükşehir Belediyesi’nin 4.4 milyar borcu olduğunu düşünürsek üzerine 1 buçuk milyar daha ekleniyor ve 6 milyar üzerinde borç olacak. Sadece bu yıl bütçe görüşmelerinde ESHOT, İZSU, Büyükşehir Belediyesi’nin ortaya koyacağı borç 3 milyar. Bugüne kadar bütçe açığı ortalama 750 milyon civarında. Geçmişte bu açığı olan kuruluş bugün 1 buçuk milyar gibi bütçe açığıyla 2020 yılına başlayacaksa herhalde İzmir’deki yapısal sorunların ortadan kaldırılacağı yönünde bir faaliyetin içine girecek diye düşündüm. Ama derinlemesine baktığımda, 2020 performans programı ile 2019 arasında inanın çok ciddi bir farkın olmadığını gördüm. Sadece bir takım faaliyetlerin ismi değişmiş. Sonuç itibariyle 2019’da ne varsa 2020 programında da aynı şeyler var. Kiraz’da tarım arazilerinin o çöplerle nasıl kirlendiğini dilerseniz gidelim beraber görelim. Tire’de de aynı sorunlar var. Satışlar… Miras en kolay satılan maldır. Çünkü emek verilmemiştir. 500 milyon TL’lik satış var. Seferihisar’da sayın başkana ciddi eleştiriler vardı, o alışkanları burada da devam ettiriyor. Seferihisar küçük, güzel bir ilçemiz ama İzmir Büyükşehir Belediyesi herkesin izlediği bir belediyemiz. Bu yüzden Seferihisar’daki alışkanlıkların devam etmemesini diliyoruz. Bir seyyar makam konusu var. ‘Biz seyyar makam diye bir organizasyon yapıyoruz. Bu makamla mahallelere gideceğiz ve sorunları yerinde inceleyeceğiz’ dediniz. Şu ana kadar kaç ilçe ve mahalleye gidildiğini bilmiyorum. 2020 yılı seyyar makam ile gidilecek olan ilçe sayısı 12… İzmir’de 30 ilçe var. Eğer bir belediye başkanı vaatleri arasında da bulunan, çok övgüyle bahsettiği bir hususta 1 yıl boyunca 12 ilçeye gidiyorsa gerçekten durum vahimdir. Umarım sürecin sonunda bu gidilen ilçe sayısı ve gidilen mahalle sayısı sayın başkanın yurt dışındaki ülke sayısından çok daha fazla olur” ifadelerini kullandı.

ÇOCUKLAR BAZEN OYUNCAKLARDAN ÇABUK SIKILIRLAR
Hızal, “Sayın başkan çok ciddi vaatlerle göreve geldi. Özellikle ilk günlerde bir projeden bahsetti. 1 gün bisiklete bindi, baktık seyyar makam ortaya atıldı, bir gün üretici pazarlarından bahsedildi. Sayın başkan bunlardan çabuk sıkıldı. Çocuklar bazen oyuncaklardan çabuk sıkılırlar. Örneğimi mazur görün. Ben bu ifadeyi kullanırken körü manada değerlendirmedim. Sayın başkanı çocuklaştırmak anlamında söylemedim” açıklamasını yaptı. Hızal’ın sözleri tepki topladı. Başkan Soyer, “Hangi anlamda söylediniz? Burada sözlerinizi açıklayın” dedi. Hızal konuşmasına devam etti ve “Başkan ben bu şehri bisikletle barıştıracağım dedi mi? Dedi! Şu an bu bisikletler nerede? Merdiven altında. Sıkılındı mı? Sıkılındı. Seyyar makam aracından bahsedildi mi? Bahsedildi? Şu an nerede? Gerçek makamın önünde!” dedi. 

ADINDAN BAŞKA NEYİ ŞATO?
AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, bütçeyle ve İzmir’e yatırımlar konusunda yaptığı açıklamada, “8 aydır Allah için İzmir’de ne yatırım gördünüz? Sayın Aziz Kocaoğlu, Aziz Ağabey, çok iyi bit bütçe bıraktı. Eğer çok borçlu bir belediye bırakmış olsaydı kötü olurdu. Çiğli’de çok büyük bir borç bırakmıştı, bataklıktı. Burada öyle değil. Aziz Bey bununla çok övünürdü. Dünyadaki tüm bankalara İzmir’e kredi vermek için sıraya girerdi. 8 ayda ne yapıldı? Pagos, Kültürpark pazarı… Karakılçık buğdayı… Öyle sandıktan çıkan bir efsane değil. Bir muhtar sandığından çıkarıyor ve makamında sayın başkanıma arz ediyor. Olay bu! Başkan gelir gelmez kendini şatoya taşıdı” dedi. Bu sözler oturumda bir kez daha gerginlik yarattı. Boztepe, “Başkanım büyüklüğü 6 bin metrekare” açıklaması üzerine konuşan Soyer, “Adından başka neyi şato! Yahu 3 oda 1 salon!” cevabını verdi. Boztepe ayrıca, “Aziz Ağabey 2 milyarlık yer aldı. Bütçemizde bu yıl yüzde 32 gibi bir artış yapmışız. Biz yüzde 32 büyümeyeceğiz, daha da borçlanacağız. Batmaya doğru gidiyoruz” ifadelerini kullandı.



Boztepe ayrıca, “Yurt dışına çıkıyorsunuz, Allah rızası için bir kez bile aşağıda toplandığımız grup odamızı ziyaret etme gereği bile duymadınız. Biz yüzde 40’a yakın oy almış bir partinin grup odasına gelip ziyaret etmenizi beklerdik. Ayrıca İzmir’de seçime girmiş ve parlamentoya girmiş partilerin il başkanlarını bir araya toplayarak fikir birlikteliği yapabilirdiniz. Sadece Avrupa’da Afrika’da değil, kentimizin esas dinamikleriyle bir araya gelebilirdiniz. STK konularında çok iyisiniz. Ayrım yapmadan hepsini bir araya getirerek fikir alışverişi yapmanızı bekliyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi borsada kağıt olsaydı bu 8 ay içinde yüzde 50 değer kaybederdi” açıklamasında bulundu.

SİZİN VİCDANINIZA BIRAKIYORUM
AK Partili Meclis Üyesi Erhan Çalışkan konuşmasında geçmiş dönemden ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin önceki Başkanı Aziz Kocaoğlu’ndan örnekler verince araya Soyer girdi. Soyer, “Aziz Bey burada yok, cevap verme hakkı da yok. Bu konuyu sizin vicdanınıza bırakıyorum” dedi. 

RANTA VE ŞAİBEYE PİRİM VERMEYEN BİR BELEDİYE!
Oturum sonunda oylanmaya geçilmeden önce Başkan Soyer eleştirilere toplu cevaplar verdi. Soyer, “Demokratik olgunlukla 6 saat geçirdik. Yapılan değerlendirmelerin her biri ayrı ayrı değerli ve hepsinden yararlanacağız. Hazırladığım uzunca bir konuşma vardı, onu yapmayacağım. İzmir Büyükşehir Belediyesi ranta ve şaibeye pirim vermeyen bir belediye. Geçmişten beri bu böyledir. Bugünkü tartışmalar sırasında ne rant ne şaibe konuşulmadı. Bu çok gurur verici bir şey. Hepimizi büyüten ve çoğaltan katkılardı” diye konuştu. 

ÇIKMASAM ‘ÇIK’ DEMENİZ LAZIM!
Soyer kişisel olarak kendisine gelen bazı göndermelere cevaplar verirken, “Küçük bir serzenişi paylaşayım; hiçbir meclis üyesi diğeriyle ilgili bir şey söylemiyor, kinaye yok ama benimle ilgili vardı. Ben de 2 çocuk babası ve aile babasıyım. Mütevazi bir hayatımız var. ‘Şatoya taşındı ilk iş olarak’ dedi Hüsnü Bey. Böyle bir şey olmadığını siz de biliyorsunuz. Orada dijital bir kütüphane kuruldu. Bunun dile getirilmesi ve lüks düşkünü başkan iması yapılması hoş değil. ‘Çocukça hevesler yapıyor ve bunlardan çabuk sıkılıyor’ dedi Özgür Bey. Ben her sabah bisikletle gidiyorum. 8 ay içinde 3 ya da 4’tür belediyeyle gitmediğimin sayısı. Çocukluğu hakaret kabul etmiyorum, çocukluk güzeldir ama arkasındaki ima ve şımarıklık yapan başkan algısı hoş değil. Sürekli yurt dışına çıkan başkan algısı sürekli dile getiriliyor. Biz İzmir’i dünya markası yapmak istiyoruz. Oturduğunuz yerden yapamazsınız. Gitmek, çıkmak zorundasınız. Yapmadığım zaman bana ‘çık’ demeniz lazım” açıklamasında bulundu.

BUGÜNE KADAR YAPILMAMIŞ
“Yapmadığımız zaman bu kent patinaj eder” diyerek sözlerini sürdüren Soyer, “Ben bayılmıyorum. 1 gece kalıp haldır haldır geri dönmeye, uçaklarda beklemeye… Bugüne kadar yapılmamış. Bu kent dünya kenti olmak istediğini anlatmamış. Elinde ne varsa satma alışkanlığı olan belediye başkanı algısı. Bu da ben değilim! Çok güzel bir şey söylediniz az önce. ‘Bize bu millet muhalefet görevi verdi’ dediniz. ‘Bana oy verenlerin değil İzmir’in muhalefetini yapıyorum’ dediniz. Ben de tüm İzmir’in iktidarını yapıyorum. O ben değilim. Yüzde 58 öyle olmadığım için oy verdi. Biz 2025’e de 2030 EXPO’suna da talibiz. Kentler taliptir ama ülkelere verilir. Emin olun o ben değilim. Biz el ele verirsek o EXPO’yu da alır bu şehre getiririz ve bu şehir dünya kenti olur ve uçururuz. Çizdiğiniz, ima edilen profildeki başkanınız böyle bir adam değil, bundan emin olabilirsiniz. Canla başla çalışan, bu kente kendini aşkla bağlı hisseden ve tek tek her birinize inanan ve değer veren bir başkanınız var. Hayatım boyunca yaptığım en iyi şey empati kurmaktır. En iyi siyasetçi empati yapandır diye düşünüyorum. Zihniyet sözcüğü… Bu sözcüğü kullanmadan derdimizi ifade etmemiz daha doğru olur. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve bütçesi çok daha iyi de olabilir. Kaynak yaratabiliriz ama el ele verirsek olur. İzmir’i birlikte güçlendireceğimize inanıyorum. Arkamızda çok güçlü bir bürokrasi var. 400 yılla yargılanmış, büyük, sonradan suçsuzluğu kanıtlanmış ve çok şükür ki dersler çıkarılmış, sahip çıkılması gereken bir bürokrasimiz var” ifadelerini kullandı.