ÇEDES’in heybesi: Açlık, oruç tutma çabası ile bayılmalar!

İlkokul öğrencilerinin Ramazan ayı dolayısıyla oruç tutmaya mecbur bırakılması eğitimcilerin iddiaları arasında yer alırken, Veli-Der Başkanı Kalafat, “Çocuklarımızın kendisi aylardır aç zaten” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 20.03.2024 14:07
  • Güncelleme Tarihi : 20.03.2024 11:07
  • Kaynak : SULTAN GÜMÜŞ KAYA
ÇEDES’in heybesi: Açlık, oruç tutma çabası ile bayılmalar! haberinin görseli

Ramazan ayında oruç tutan ilkokul öğrencilerinin açlık dolayısıyla bayıldığı, okul kantinlerinin birtakım bahaneler öne sürülerek kapatıldığı ve okul yemekhanelerinde yemeklerin verilmediği, verilse dahi yetersiz olduğu eğitimcilerin gündeminde. Özellikle Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES) projesinin tüm bu yaşananlara çanak tuttuğunu iddia eden eğitimciler, beslenme sorununa yeniden dikkat çekti.

Konuya ilişkin görüşlerine yer verdiğimiz Veli-Der İzmir Şube Başkanı Necati Kalafat, “Açlık, oruç tutma çabası ile bayılmalar… Çok duyduğumuz durumlar. ‘Ramazan dolayısıyla kapalıyız’, ‘Cenazemiz var, kapalıyız’ gibi bahaneler sunularak kapatılan kantinler ÇEDES’in eğitimi getirdiği karanlık bir son. Çocuklarımızın ihtiyacı olan şey manevi duygulardan ziyade bilimin ışığında geleceği tanımlamaları. Manevi duygularla açlığı öğretmeye çalıştığımız çocuklarımızın kendisi aylardır aç zaten. 12 ayın içinde 1 ayın Sultan’ı değil, 12 ay boyunca çocukların kendilerini prens ve prenses olarak hissetmelerini istiyoruz. Hiçbir çocuğu kimse açlığa mahkum edemez!” dedi.

SOSYAL BİR MECBURİYET HALİNE DÖNÜŞTÜ

“Toplum bir bütün olarak muhafazakarlaşıyor” ifadelerini kullanan Kalafat, şunları ekledi: “Çocukluğumuzda tekne orucu diye bir kavram vardı. Çocuklar sosyal olarak oruç tutma ihtiyacı duyduklarında, ebeveynleri ‘çok istiyorsan sahura kalk, sabahtan öğleye kadar tekne orucu tut’ derlerdi. Gönülleri kırılmasın diye tekne orucundan bahsedilirdi. Şimdi bu duygu okullara zoraki bir şekilde girdi. Bahsettiğimiz çocuklar 7-8 yaşında. İster istemez o sertleşen dini mekanizma çocuklarda da orucu zorunlu hale getirdi. Sosyal bir mecburiyet haline dönüştü. Ve ÇEDES gibi projelerin bunda etkisi var. Çanak tutuyor diyebiliriz. Okulun her yerinde dini motifler yazılırsa, din kültürü öğretmenleri ‘dinen değil ama ruhen’ bir baskı yaparsa çocuklar da ‘orucumu tutmazsam cehenneme giderim’ düşüncesiyle aç kalıyor. Aslında büyüme çağında, gelişmeye açık çocuklara bunu yaşatmanın din alimlerince de bir karşılığı yoktur. Dini sadece ezber okumalarla tanımaya çalışanlar, çocukların da oruç tutması gerektiğini bir şekilde bilinçaltlarına empoze ediyor.”

RAMAZAN’DA ÇOCUĞU TERBİYE ETME HALİ HADSİZLİKTİR

Gündemde yer alan ‘kapalı kantinler’ iddiasına da dikkat çeken Kalafat, “Bazı okullarda kantinlerin kapatıldığını, bazı okulların yemekhanelerinde yemeklerin çıkmadığını, çıksa dahi az ya da kötü çıktığını duyuyoruz. Yemek yiyen öğrencilere kötü davranıldığını dahi görüyoruz. Eğitimciler olarak müdahale ediyoruz, ancak yetişemiyoruz! Kimse o çocuğun büyüme çağında besine ihtiyacı olduğunu düşünmüyor. Velilerimize de bunu söylüyoruz, ‘çocukları açlığa mahkum ediyorsunuz’ şeklinde. 6 saat okulda tuttuğunuz çocuklara bir öğün sıcak yemek vermiyorsunuz. Bütün bir yıl boyunca okula giden çocuklar zaten Ramazan ayını yaşıyorlar. Parası olanlar için bir sorun yok ama parası olmayan çocuklar bir yarım ekmeğin içine artık peynir koymayarak ve o içi boş ekmeği 2-3 arkadaşıyla bölüşerek aç kalıyor. Bu zaten bir oruç, bu zaten bir sağlıksız beslenme hali! Hakikaten bu çocuklara mı yokluğu anlatmak için aç kalmaları gerektiğini öğreteceğiz? Her çocuk zaten temel gıda erişimine ulaşsa varsın açlığı bilmek için tutsun. Ama zaten yıllardır açlar. Açlığı biz saraydaki insanlara öneriyoruz. Bal - kaymak tabaka aç kalsın. Onların çocukları aç kalsın. Bu ülkenin yoksul tabakasının zaten en büyük derdi geleceksizlik, açlık! Ramazan’da çocuğu terbiye etme hali hadsizliktir” dedi.

MANEVİ DUYGULARDAN ZİYADE…

Kalafat son olarak “Ülke, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere her geçen gün gerici politikalarla yönetiliyor. Bunun çocuklara yansıması da bu şekilde oluyor. Açlık, oruç tutma çabası ile bayılmalar… Çok duyduğumuz durumlar. ‘Ramazan dolayısıyla kapalıyız’, ‘Cenazemiz var, kapalıyız’ gibi bahaneler sunularak kapatılan kantinler ÇEDES’in eğitimi getirdiği karanlık bir son. Çocuklarımızın ihtiyacı olan şey manevi duygulardan ziyade bilimin ışığında geleceği tanımlamaları. Manevi duygularla açlığı öğretmeye çalıştığımız çocuklarımızın kendisi aylardır aç zaten. 12 ayın içinde 1 ayın Sultan’ı değil, 12 ay boyunca çocukların kendilerini prens ve prenses olarak hissetmelerini istiyoruz. Hiçbir çocuğu kimse açlığa mahkum edemez!” mesajını verdi.

Yazarımız Kim ?

SULTAN GÜMÜŞ KAYA