Çeşme’de ‘imar kirliliği’: “İllegal kazançlar dönüyor!”

SULTAN GÜMÜŞ - ÖZEL HABER

Ekinoks İzmir Kültür ve Çevre Derneği Başkanı Başak Yasemin Kumaş, Çeşme İlçesinin İnönü Mahallesi’nde yaşanan ‘imar kirliliği’ konusunu gündeme getirdi. Çeşme Belediyesi’nde görev alan CHP’li bir meclis üyesi tarafından yaklaşık 2 yıl önce inşa edilen binanın, iki kez mühürlenmesine rağmen halen yıkılmadığını, üstelik içerisinde 29 tane birimin yer alarak faaliyet gösterdiğini kaydeden Kumaş, illegal bir yerleşimin söz konusu olduğunu iddia etti. Yapı Kayıt Belgesi dahi iptal edilen bina, tüm bu ‘ret’ cevaplarına rağmen kiralanıp, satılmaya devam ediyor. “Her bir birimin satıldığını veya Çeşme’de 2 milyondan aşağıya bina olmadığını düşünürseniz ortaya devasa ve illegal kazançlar çıkıyor” diyen Kumaş, yakın zaman önce Alaçatı’da Roman vatandaşların yaşadığı 100 çadırın nasıl yıkıldığını da anlattı. “Roman vatandaşlarının gözünün yaşına bakmayan aynı belediye encümen kararlarını kişilere özel mi uyguluyor?” sorusunu yönlendiren Kumaş, İnönü Mahallesi sakinlerinin ve EKİNOKS’un, CİMER’e şikayet dilekçesi yazdığını belirtti, kamuoyunun vicdanını rahatlatmak adına yetkilileri göreve davet etti.

‘Usulsüz inşaat yapmakla’ suçlanan CHP’li meclis üyesi Aybars Yıldırım ise aynı suçlamalar ile karşılaştığı 2019 yılında “İmar kirliliği tamam ancak imar usulsüzlüğü yok. O bir hataydı ama hep yaptığımız bir şeydi” açıklamalarını yapmıştı.

2 YIL İÇİNDE 2 KEZ MÜHÜRLENDİ

2 yıl önce inşa edilen inşaatın, vatandaşlar tarafından birçok kez şikayet edildiğini ve bu süreç içerisinde yapının defalarca mühürlendiğini anlatan Başkan Kumaş, “Çeşme halkı tarafından derneğimize gönderilen bir ihbar ile konuyu yetkililere ilettik. Şu an İnönü Mahallesi’nde ciddi bir imar kirliliği söz konusu. Bahsini ettiğim ve mahalle halkının fotoğrafladığı yapı, yapıldığı günden bu yana iki kez mühürlendi. Evet, 2 yıl önce iki kez mühürlenen bir binadan bahsediyoruz. İlk mühür 2018, ikinci mühür ise 2019’da vurulmuş. Zamanında, encümen kararlarıyla Yapı Tatil Zaptı tutulmuş, fakat tekrar mühür kırılarak inşaata devam edilmiş. İnşaat tamamlanınca yıkım işlemleri bu sürede yapılmamış, ancak malikleri gidip Çevre ve Şehircilik Bakanlığından Yapı Kayıt Belgelerini edinmiş. Ardından bölge sakinlerinin yine şikayeti üzerine Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Yapı Kayıt Belgelerini iptal ederek, tekrar yıkımına hükmetmiş” bilgisini paylaştı.

RUHSAT EKİ PROJESİNE TAMAMEN AYKIRI

Resmi tüm bu itirazlara rağmen bina içerisinde halen daha insanların oturduğunu hatta boş evlerin satılıp, kiralandığını kaydeden Kumaş, “Bu binaların yıkılması gerekiyor. Yıkımına kadarda tapuda şerh düşülmesi gerekiyor. Alım, satımlarının durdurulması gerekiyor. Binada halen daha elektrik ve su var. İçerisinde insanlar oturmaya devam ediyor. Evler satılıyor, kiralanıyor. 29 tane birim var. Her bir birimin satıldığını veya Çeşme’de 2 milyondan aşağıya bina olmadığını düşünürseniz ortaya devasa ve illegal kazançlar çıkıyor. Haliyle bu durumdan da çevre halkı rahatsız oluyor. Yaklaşık 2 yıldır belediye bu yapıları yıkamadı. ‘Ekibi yoktu, ekipmanı yoktu belki’ deyip sustuk, ama bunların satışını ve kiralanmasını, içinde insan yaşamasını engelleyebilirdi. Bina Çeşme merkezde, Kaymakamlığın olduğu sokağın hemen üzerinde. Kaymakamlık binası ile aynı sokakta düşünebiliyor musunuz? Orası hem konut, hem turizm imarlı bir yer. Fakat hangi imarı yaptığınız önemli. Burası tamamen Ruhsat Eki Projesine aykırı olarak yapılmış” sözlerine dikkat çekti.

ROMANLARIN GÖZYAŞINA BAKMAYAN…

Öte yandan, Alaçatı'da Roman vatandaşların yaşadığı yaklaşık 100 çadırın yıkılmasına da değinen Kumaş, son olarak, “Belediyede meclis üyesi olunduğunda yıkım işlemleri yapılmaz mı? Çeşme Belediyesi Sit Kurulu kararlarını uygulamıyor, yıkım kararlarını uygulamıyor. Lakin Roman vatandaşların tek barınacak yerlerini, hiç gözyaşına bakmadan yerle bir edebilmekte… Sosyal Demokrat Belediyecilik anlamını ya bizler bilmiyoruz ya da onlar! Roman vatandaşlarının gözünün yaşına bakmayan aynı belediye encümen kararlarını kişilere özel mi uyguluyor? ‘Meclis üyelerine yıkım kararı uygulanamaz’ hükmü var da bizler mi bilmiyoruz? Ekrem başkana sormuyoruz, çünkü kendilerini belediyede görmek pek mümkün değil. Artık eskisi gibi ‘Yıkım için ihaleye kimse katılmadı’ deme lüksleri de yok!

HEP YAPTIĞIMIZ BİR ŞEYDİ…

CHP’li meclis üyesi Aybars Yıldırım ise olayın ortaya çıktığı 2019 yılında şu açıklamalarda bulunmuştu: “Yapı Kayıt Belgesinin iptali söz konusu olunca birtakım konularda itirazda bulundum. Şu an bir yandan işin mahkeme boyutu sürüyor. Bir yandan da tadilat projemin belediyeden onaylanmasını bekliyorum. Bütün bunlar sürerken 'Yıkılsın', 'Etik değil' gibi bir kampanya başlatıldı. Bunu doğru bulmuyorum. Şu anda mahkemesi süren bir konu var. İşlemler sürüyor ve meclis üyesi olmamdan dolayı konu buraya geliyor. Herkes kendine göre yorumda bulunuyor. Tadilat projemi belediyeden bekleyeceğim tadilatım onaylandıktan sonra da binamın imara aykırı kısımlarının düzeltilmesi için gerekli faaliyetlerde bulunacağım. Ben uzun yıllardan beri inşaat yapıyorum. Hatalı olduğum kısım, tadilat ruhsatı almadan önce inşaata devam etmektir. Bizde süreçler biraz uzuyor. Tadilat ruhsatı almadan inşaata devam ettim. O bir hataydı ama hep yaptığımız bir şeydi. İnşaat yapılırken birtakım değişiklikler yaparsınız, ondan sonra da tadilat projenizi belediyeye onaylatırsınız. Ben imar barışını yakalamak için devam etmiştim inşaata. Şimdi tadilat ruhsatını alacağım ve gereken değişiklikleri yapacağım. İmar usulsüzlüğü diye bir şey yok. İmar kirliliği tamam ancak imar usulsüzlüğü yok. İşlemler sonuçlandıktan sonra gereken açıklamaları yapacağım” açıklamasını yaptı.