CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer’den mülteci açıklaması: Belediyelere de görevler düşüyor

CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer, mülteci sorununa yönelik çalışmaların bir devlet politikası olarak görüldüğünü ancak yerel yönetimlere de önemli görevler düştüğünü belirtti


  • Oluşturulma Tarihi : 28.02.2019 08:02
  • Güncelleme Tarihi : 28.02.2019 08:02
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer’den mülteci açıklaması: Belediyelere de görevler düşüyor

E. ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER
31 Mart tarihinde yerel seçimlere gitmeye hazırlanan Türkiye, İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün resmi verilerine göre 3 milyon 644 bin Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapıyor. Önemli göç duraklarından biri olan İzmir’de ise bu sayı, 142 bin 989. Mülteci sorununa yönelik çalışmalar bir devlet politikası olarak görülse de, yerel yönetimlere de önemli sorumluluklar düştüğünü belirten Millet İttifakı’nın CHP’li İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer, “Hiç kimse kendi isteği ile mülteci olmaz. Suriyeliler, bizim zora düşmüş komşularımızdır. Esas olan, bu insanların kendi evlerinde, insani şartlar ve güvenlik içinde yaşamalarıdır. Ancak, bu koşullar sağlanana kadar bu komşularımız bizlerle birlikte, uygun ve insani koşullarda nefes almak ve birlikte yaşamak durumundadır. Her ne kadar kalıcı çözüm, devletin ve uluslararası diplomasinin konusuysa da, tabii ki yerele, belediyelere de görev düşmektedir” dedi.
KALICI ÇÖZÜM
Kimsenin kendi isteği ile mülteci olmadığının altını çizen Soyer, “Suriyeliler, bizim zora düşmüş komşularımızdır. Esas olan, bu insanların kendi evlerinde, insani şartlar ve güvenlik içinde yaşamalarıdır. Ancak, bu koşullar sağlanana kadar bu komşularımız bizlerle birlikte, uygun ve insani koşullarda nefes almak ve birlikte yaşamak durumundadır. Deprem olduğunda evleri sağlam kalmış olanlar nasıl ki komşularında, akrabalarında yaşamışlarsa, buradaki durum da aynıdır. Kültürümüz bize böyle davranmayı öğütlemektedir. Her ne kadar kalıcı çözüm, devletin ve uluslararası diplomasinin konusuysa da, elbette yerel yönetimlere de görev düşmektedir. Zira bu mesele üzerine bir politika üretilmezse, ileride toplumsal bir sorun olarak muhakkak gündemin bir parçası olacaktır. O nedenle görmezden gelinmesi söz konusu olmamalıdır” ifadelerini kullandı.