- Gündem
- 07.07.2025 23:26
Tarımla uğraşan çiftçinin hiç şüphesiz ki en çok kullandığı araç traktör. Çiftçi gözünü teknolojiyle buluşan son model traktörlere çevirse de, yetkililer “Çiftçi hala karasabanın gölgesinde” diyor
SULTAN GÜMÜŞ/ÖZEL HABER
Türkiye’nin en büyük, Avrupa’nın ise dört büyük tarım fuarından biri olan 15. Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Fuarı (AGROEXPO), tarımı teknolojiyle buluşturdu, tarımla ilgilenen birçok ziyaretçiye kapılarını açtı. Fuarı ziyaret edenlerin en gözde tercihi ise traktörlerdi. Traktör deyince çoğunuzun aklına köy filmlerine de konu olan o nostaljik traktörler gelmiştir. Ancak tarım fuarını gördükten sonra zihninizdeki traktörlerin yerini, teknolojiyle buluşan bu son model traktörler alacak. ‘Dünden bugüne traktörler’ konulu haberimiz için hem çiftçilerin, hem günde 7-8 tane traktör sattıklarını söyleyen firma sahiplerinin, hem de tarım alanında uzman yetkililerin görüşlerini aldık. Yeni teknolojiyle donatılmış traktörlerin verim sağlayacağını söyleyen firma sahiplerinin ve kimi çiftçinin aksine, Çiftçi-Sen Genel Başkanı Abdullah Aysu, “Türkiye tarımında halen 400 bin karasaban, 500 bin hayvan pulluğu kullanılmaktadır. Yani Türkiye çiftçisi hala karasabanın gölgesinde” sözlerine dikkat çekti.
“ESKİ BİZİ DAİMA ESKİDE BIRAKIR”
Fuarda traktörlere göz atan ve “Yenilikçi olmak gerekir” diyen çiftçi Celal Payoğlu, düne takılıp kalmamaktan bahsediyor. Payoğlu’nun düşünceleri şöyle: “Traktörler inanılmaz derecede çok çeşitli. Buradan çapa makinesi aldım. Ancak traktörleri gördükten sonra traktör de almak istedim açıkçası. Teknoloji ilerledikçe traktörler de kendini göstermeye başladı. Fuardaki traktörlerden de anlayabiliriz. Fiyatları da bir traktöre göre uygun bence. Sonuçta tarım için kullanacaksın, paraya kıymak lazım. Son model bu traktörler tarım için elbette ki daha elverişli. ‘Eski traktörleri unutmayalım, onlar bizim kültürümüz’ deyip, onlarla kalmamalıyız. Bu düşünceler bizi bir yere götürmez. Eski bizi daima eskide bırakır. Yenilikçi olmak lazım. Teknolojiye ayak uydurmazsak ayaklarımız hep aynı yerde sayar.”
“YÜZDE 90 YERLİ ÜRETİMDİR”
Manisa Bayisi Hattat Traktörleri Satış Sorumlusu ve Firma Sahibi Şeref Güner de teknoloji ile buluşan bu son model traktörleri, eski traktörlerle kıyasladı. Güner, “Burada bulunan traktörlerin güç oranı 50 beygir ile 250 beygir arasında. Bunların 110 beygire kadar olanı Türkiye’de bulunan Hattat Traktörlerin bünyesinde yer alıyor. Yüzde 90 yerli üretimdir. Yeni traktörler yakıt konusunda da eski traktörlere kıyasla yüzde 50 ve yüzde 40 yakıt avantajı sağlamaktadır. Şu anda 20. yüzyılın son teknolojisiyle üretilmiş traktörler mevcut elimizde. Teknoloji ile buluşan bu traktörlerde klima dahi mevcut. İnsanların konforu en üst düzeyde düşünülecek kadar üretilmiş araçlar” dedi. Çiftçi tarafından da ilginin ve talebin yoğun olduğunu aktaran Güner, “Türk mühendisler tarafından yapılmış traktörler. Bu sebeple çiftçimiz daha çok güven duyup alıyor. Düşünün ki fuarın ikinci günü toplam 8 tane traktör sattık. Satışlar gayet güzel. Fiyat aralığı ise 40 bin ila 150 bin arası, 150 bin ila 500 bin arası” şeklinde konuştu.
“KARBON ORANI SIFIR…”
Çiftçinin olumlu yönde etkileneceğini kaydeden Güner, eski traktörlerde bulunan karbonmonoksit gazının yeni traktörlerde olmadığını ve çevre kirliliğinin de böylece söz konusu olmayacağının altını çizdi. Güner, şöyle ekledi: “Dünden bugüne traktörlerin değişimi ve gelişimi çiftçiyi çok olumlu yönde etkileyecek diyebiliriz. Eski traktörlerde insan sağlığına zarar veren karbonmonoksit gazı çıkıyordu. Şimdiki traktörler de ise karbon oranı sıfır denecek kadar az. Çevre kirliliğini de bu sebeple engelleyecek. Tarımda en üst düzeyde verim alınacak. Hem çiftçi, hem biz, hem de ülke kazanacak.”
“BİRÇOK ÜLKENİN GERİSİNDE”
Bütün üreticilerin teknolojiden aynı oranda yararlanmadığını vurgulayan bir başka çiftçi de farklı bir yaklaşımda bulunarak “Günümüzde bütün çiftçilerin durumu çok farklıdır. Çok büyük gelişmiş tarım ekipmanlarına sahip işletmelerin yanında traktörü olmayan hala eski araçları kullanan çok sayıda ve Türk tarımında önemli bir çoğunluğu oluşturan üreticiler de vardır. Türk tarımı tarım mekanizasyonda gerek bitkisel, gerekse hayvansal üretim bakımından birçok ülkenin gerisinde” sözlerini kullandı.
“TARIM ARAÇLARI DİREKT ETKİLENİYOR”
Çiftçi-Sen Genel Başkanı Abdullah Aysu ise bu durumu şöyle dile getiriyor: “Dünyanın gelişmiş ülkelerinde bilgisayar donanımlı tarım teknolojisinin kullanımının giderek artmasına karşılık, Türkiye tarımında halen 400 bin karasaban, 500 bin hayvan pulluğu kullanılmaktadır. Yani Türkiye çiftçisi hala karasabanın gölgesindedir. Tabi bunun nedeni, üreticilerin alım gücündeki dalgalanma ve düşüşler. Bugün üretim girdilerinin yaklaşık yüzde 35’i mekanizasyon girdisidir. Tarımsal girdiler içinde en esnek girdi olan tarım araçları direk etkileniyor. Üretici en rahat oradan kısabiliyor.”