Sayfa Yükleniyor...
Konak Kent Konseyi Kadın Meclisi Yürütme Kurulu Başkanı Aydan Ersezen, kadın cinayetlerinde yapılan indirimleri onaylamadığını belirterek, öncelikle hukuk sisteminde bazı değişikliklerin yapılması gerektiğini söyledi
EMİNE YALÇIN ÖZEL HABER
30 Kasım tarihinde Kadına ve Çocuğa Karşı Şiddetin Önlenmesi çalışmaları için okullarda olacaklarını hatırlatan Konak Kent Konseyi Kadın Meclisi Yürütme Kurulu Başkanı Aydan Ersezen, toplumsal cinsiyet eşitliğinin varlığını önemsediğini tüm yasaların uygulayıcılarının da buradan bakması gerektiğini söyledi.
KADINA KARŞI ŞİDDETİ KINIYORUZ
Konak Kent Konseyi Kadın Meclisi Yürütme Kurulu Başkanı Aydan Ersezen, mücadelelerin toplumsal bir mücadele olduğunu belirterek, siyasal politikaların ürünü olan kadına karşı şiddeti ve şiddeti körükleyen politikaları kınadıklarını dile getirdi. Ersezen, Şiddetsiz bir dünyada, tüm kadınlar şiddet görmeden ve koşulsuz yaşama hakkına sahip olana ve özgür oluncaya dek mücadele edeceğiz. Kadın yaşam yaşam özgürlük demektir. Siyasal politikaların ürünü olan kadına karşı şiddeti ve şiddeti körükleyen politikaları kınıyoruz. Ancak Konak Kent Konseyi Kadın Meclisi olarak bizler biliyoruz ki sesimiz ne kadar gür olursa olsun kadına karşı şiddet gerçeği ile mücadelemizi hukuksal platformlarda da sürdürmeliyiz. Bu sebeple kadın cinayetlerinde herhangi bir indirimin uygulanmaması gerektiğini savunuyoruz dedi.
KADINLARA YÖNELİK ŞİDDET ÖNLENEBİLİR
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Yasasının, hiçbir şekil şart aranmadan, başvuran her kadının beyanı esas alınmak suretiyle ve yaşam hakkı korunacak biçimde uygulanmasını istediklerini de belirten Ersezen, İstanbul Sözleşmesini şu şekilde açıkladı: Kadınlara yönelik şiddetin, erkekler ve kadınlar arasındaki eşitlikçi olmayan güç ilişkilerinin tarihsel bir tezahürü olduğunu ve bu güç ilişkisinin erkekler tarafından kadınlar üzerinde tahakküm kurulmasına ve kadınlara yönelik ayrımcılık yapılmasına yol açtığını ve kadınların ilerlemelerinin önünde engel olduğunu ve kadınlara yönelik şiddetin, kadın ve erkek arasında yasal ve fiili eşitliğin gerçekleşmesi ile önlenebileceğini söylemekte.
Kadın cinayetlerinde yapılan indirimleri onaylamadığını da ifade eden Ersezen, öncelikle hukuk sisteminde bazı değişikliklerin yapılması gerektiğine dikkat çekti. Ersezen, sözlerini şu şekilde bitirdi: İddianameyi hazırlayan savcılar kararı veren hakimler en küçük iyi bir şey gördüklerinde indirime sarılıyorlar. Küçük kız çocuklarının istismarı ile ilgili davalarda rızası var deniyor. Kadınlar öldürüldüğünde erkeklere iyi halden indirimler uygulanıyor. Bu sadece yasaların uygulanması değil uygulayıcılarında bakış açılarının değiştirilmesi gerekiyor. Aksi takdirde yasaları değiştirebiliriz ama uygulayıcılar erkek bakışı ile hayata baktıkları sürece yani bu bakışa sahip olan bir doktora şiddet görmüş bir kadın gittiğinde rapor vermeden gönderecektir. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin varlığını önemsiyorum. Tüm yasaların uygulayıcıların da buradan bakmasını önemsiyorum.
EL ELE ŞİDDETSİZ GÜNLERE ULAŞMAK İÇİN ÇOK ÇALIŞACAĞIZ
30 Kasım tarihinde Kadına ve Çocuğa Karşı Şiddetin Önlenmesi çalışmaları için okullarda olacaklarını da hatırlatan Ersezen, sözlerini şu şekilde bitirdi: İstanbul Sözleşmesinin getirdiği en önemli düzenlemelerden biri olan, eğitim kurumlarında şiddetin önlenmesi programını uygulamak istiyoruz. Kadın Meclisimizin Kadına ve Çocuğa Karşı Şiddetin Önlenmesi projemizi uygulamak için paydaşımız Toplumcu Psikologlar ile birlikte okul öncesi ve ergenler, kadınlar ve erkekler ile birlikte şiddete ait tüm ezberleri bozmak, şiddetsizlik eğitimle sağlanır. Gerçeğinden hareketle, gücümüz oranında toplumsal şiddetsizliğe ve kadına karşı şiddete dur demek için okullardayız. Şiddetsiz bir dünya için Konak Kent Konseyi Kadın Meclisi ve Toplumcu Psikologlar ile dayanışma içinde, el ele şiddetsiz günlere ulaşmak için çok çalışacağız.
Haber Merkezi