Sayfa Yükleniyor...
Mülteci-Der Yönetim Kurulu Üyesi Mete Hüsünbeyi, 23 Nisan sevinci ve coşkusunu yaşayamayan, sokaklarda çalıştırılan Suriyeli çocuklar için konuştu
EMİRCAN IŞILDAK ÖZEL HABER
23 Nisan coşkusu kentin her yerinde doyasıya yaşandı. Gün boyu çocuklar rengarenk görüntülerle şehri aydınlattı. Bayram, neşe ve sevinç içinde geçti fakat Suriyeli çocuklar için aynı durum geçerli olmadı.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürkün tüm dünya çocuklarına bayram ettiği 23 Nisan coşkusunu Suriyeli çocuklar yaşayamadı. Onlar yine trafik ışıklarında ve sokaklardaydı. Mülteci-Der Yönetim Kurulu Üyesi ve Konak Mülteci Meclisi Başkanı Mete Hüsünbeyi de kentteki dramı ele alarak, Çocuklar başlı başına ele alınması gereken bir konu. Çocukların vatanı olmaz, onlar en büyük mağduriyeti yaşıyor açıklamasında bulundu.
ONLAR DA BİZİM ÇOCUKLARIMIZ
Mülteci-Der Yönetim Kurulu Üyesi ve Konak Mülteci Meclisi Başkanı Mete Hüsünbeyi, Suriyeli çocukların durumunu ele alarak sözlerine başladı. Onların dezavantajlı durumda olduklarının altını çizen Hüsünbeyi, Çocuk konusu, tüm yönleriyle ele alınması gereken bir konudur. Ülkemizdeki ve kentimizdeki Suriyeli çocuklar, yaşıtlarına göre oldukça dezavantajlı bir durumdalar. Çocukların vatanı olmaz. Nereden gelirlerse gelsinler, hangi ülkeden olurlarsa olsunlar onlar da bizim çocuklarımızdır. Eğitime kazandırılmalı, haklarına kavuşmalılardır değerlendirmesini yaptı.
ÇOCUKLAR MAĞDUR
Suriyeli çocukların ailelerinin durumları itibariyle mağduriyet yaşadığını söyleyen Hüsünbeyi, Çocuklar maalesef ki kentin birçok yerinde çalışmak zorunda bırakılıyor. Bu konunun önüne geçebilmek için öncelikle yetişkinlere çalışma hakkının verilmesi gerekiyor. Çünkü onların çalışıp, para kazanıp ailelerine bakabilmeleri lazım. Aksi durumda her gün karşılaştığımız manzaraya benzer bir tablo devam edecektir. Çocukların mağduriyeti giderilemeyecektir ifadelerini kullandı.
EĞİTİM VURGUSU
Hüsünbeyi ayrıca çocuklar için eğitim konusuna da dikkat çekerek, Suriyeli göçmen çocukların eğitime kazandırılması gerekiyor. Öncelikle kendi kültürlerinden kopmadan, burada düzgün bir eğitim almaları şart. Dillerinin öğretilmesi lazım. Eğer uzun süre de burada yaşayacaklarsa o zaman Türkçeyi de bilmeleri gerekiyor. Ayrıca diğer çocuklarla bir arada olmaları da ayrı bir önem taşıyor yorumunda bulundu.
Haber Merkezi