Sayfa Yükleniyor...
Katıldığı iftar programında açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Kadınlara yönelik hizmetlerin daha etkin yürütülmesini amaçlıyoruz. Yeni ihdas ettiğimiz koordinasyon kurullarımızın tüm kadınlar için hayırlı uğurlu olmasını diliyorum" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının ev sahipliğinde gerçekleştirilen iftar programına katılım gösterdi.
Haliç Kongre Merkezi’ndeki program, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, eski Başbakan Tansu Çiller, AK Parti Grup Başkanvekilleri, milletvekilleri, İstanbul Valisi Davut Gül’ün yanı sıra Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören ve Demirören Holding Yönetim Kurulu Üyesi Yelda Demirören Kalyoncu’nun katılımıyla gerçekleştirildi.
Programda açıklamalarda bulunan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
"Şehit annelerimize ve şehit eşlerine sabırlar diliyorum. Nasıl bugüne kadar onlara mahcup olmadıysak bundan sonra da onlara mahcup olmayacak, terör belasını bu milletin başından tamamen defetmek için çalışacağız. Terörün karanlık ve kanlı gölgesinin ülkemizin ve bölgemizin üzerinden çekildiği o müreffeh günleri hep birlikte göreceğiz. Tüm kadım şehitlerimizi kemal-i edeple yad ediyorum. Başta merhum anneciğim olmak üzere tüm annelerimize Rabbim'den rahmet ve mağfiret niyaz ediyorum. Nice zorluğa göğüs gerip bu vatan için ahlaklı evlatlar yetiştiren tüm annelerimizin elinden öpüyorum. Çeyrek asırdır omuz omuza yol yürüdüğüm partimizin kadın kollarını da saygıyla selamlıyorum. Son olarak değerli eşimin ve sevgili kızlarımın da kadınlar gününü tebrik ediyor, bu anlamlı günün tüm kadınlar için hayırlara vesile olmasını diliyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamasına şu ifadelerle devam etti:
“Bugün yayınladığımız Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile ‘Kadının Güçlenmesi Koordinasyon Kurulu ve İl Koordinasyon Kurulları’nı kurduk. Kadınlara yönelik hizmetlerin daha etkin yürütülmesini amaçlıyoruz. Yeni ihdas ettiğimiz koordinasyon kurullarımızın tüm kadınlar için hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Kadın kooperatiflerini güçlendirerek hanım kardeşlerimizin el emeği, göz nuru ürünlerini, yerel sektörlerden uluslararası alana taşıyoruz. Geniş kapsamlı eğitim ve finansman programları ile kadın girişimciliğini destekliyoruz. Küresel bir sorun olan kadına yönelik şiddeti siyaset üstü bir anlayışla ele alıyor, sıfır tolerans ilkesiyle mücadelemizi yürütüyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kadıköy Belediyesi’nde bugün medyaya yansıyan haberle ilgili de şu değerlendirmelerde bulundu:
“Şu hususu özellikle vurgulamak durumundayım. Muhalefetin özellikle ana muhalefet partisinin İstanbul Sözleşmesi ile ilgili iddialarının hiçbir temeli bulunmuyor. İşte bugün Kadıköy Belediyesi'nde belediye meclis üyesi AK Partili bayan arkadaşımızın sözünü kestiler, hakaret ettiler ve Meclis Başkanı aynı zamanda kalkıp aynen Amerika'da olduğu gibi ‘Şu kadını atın dışarı’ diyebildi. 6284 Sayılı Kanun, şiddetle mücadele konusunda ihtiyaç duyulan her türlü imkanı, yaptırımı, cezayı zaten en güçlü şekilde barındırıyor. Bunun için biz sözleşme değil kanun yaşatır diyoruz. Meclis kürsüsünden ahkam kesenlere de sadece şunu tavsiye ediyoruz. Şayet gerçekten kadına yönelik şiddetle mücadele etmek istiyorsanız öncelikle parti teşkilatlarınızı ve yönettiğiniz belediyeleri içten içe çökerten taciz, tecavüz ve ahlaksızlık vakalarına bir el atın. Kadına yönelik şiddete karşı farkındalığı artırmaya herkesten evvel kendi kadrolarınızdan, kendi belediyelerinizden başlayın. Kadınları mağdur eden yasakların kalkmaması için mahkeme mahkeme dolaşan ana muhalefet partisinin genel başkanı kadın düşmanı arıyorsa sağa sola sataşmasın, gitsin önce aynaya baksın, partisinin kötü sicili ile yüzleşsin sonra da çıkıp yıllarca mağduriyetine sebep oldukları başörtülü kadınlardan özür dilesin. Meclis üyesi hanım kardeşimize yönelik sergilenen küstahlık ve faşizm, 28 Şubat zihniyetinin CHP'de halen devam ettiğini bir kez daha göstermiştir. Kadınlara had bildirme edepsizliği bir CHP geleneğidir. CHP'nin genlerine işlemiştir. Aradan geçen onca süreye rağmen hiç değişmemiştir. Dün tekrar görüldüğü üzere CHP kadın düşmanı bir partidir. CHP, kadınların fikirlerini özgürce ifade etmesine tahammülü olmayan, baskıcı, nobran, faşist bir siyasi teşekküldür. CHP kadın düşmanlığıyla maruf zihniyetinden ne kadar erken kurtulursa, bünyelerindeki rezillikleri ne kadar kısa sürede temizlerse hem ülkemiz hem de kadınlar için büyük bir iyilik yapmış olur. Bunu yapmadan söyledikleri her söz boştur. Mugalata. Sadece havanda su dövmekten ibarettir.”
“DOĞRU BİLDİĞİMİZİ YAPMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
“Grup kürsüsünde kurduğu cümlenin daha buharı tüterken, bizzat kendi belediye başkanı tarafından tekzip yiyen bir şahsa ne dersek boş. Lideri olduğu partide sözünün değeri olmayan bir genel başkanın millete itibarının olması zaten mümkün değildir. Sayın Özel, siyasette kendini geliştirmek yerine belediye başkanlarının yolsuzluklarını aklamaya mesai harcadıkça daha çok yalanlanır. Partisinde ve kamuoyunda kendini daha çok gülünç duruma düşürür. Ülkenin her meselesinde olduğu gibi kadın konusunda da bilindik ezberleri tekrarlayanlara daha fazla sözü israf olarak görüyor, onları hezeyanlarıyla ayak oyunlarıyla, koltuk kavgalarıyla baş başa bırakıyoruz. Muhalefet ne derse desin, biz doğru bildiğimizi yapmaya devam edeceğiz.”
RANA’NIN AİLESİNE BAŞ SAĞLIĞI DİLEDİ
Konya'da sahipsiz köpeklerin saldırısı sonucu vefat eden 2 yaşındaki Rana hakkında da konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dün akşam Konya'da sahipsiz köpeklerin saldırısı sonucu vefat eden 2 yaşındaki Rana evladımıza Allah'tan rahmet diliyor, kederli ailesine özellikle acılı annesine, babasına Rabb'imden sabır niyaz ediyorum. Böyle bir vahşetin 2025 Türkiye'sinde yaşanmasının hiçbir izahı olamaz. Muhalefetin ve çeteleşmiş kimi yapıların tüm engellemelerine rağmen başıboş köpek sorununu çözmek amacıyla ağustos ayında çıkardığımız yasanın uygulamasını temini için de kararlı adımlar atıyoruz. Ancak tedbir alınmadıkça büyüyen bu sorunun çözüm noktasında muhalif-iktidar fark etmeksizin tüm yerel yönetimlerin el birliği içinde çalışması gerekiyor. Maalesef muhalefet cenahında yasaya karşı direnç halen devam ediyor. İnşallah bunun da üstesinden gelecek, anaların öpüp koklamaya doyamadığı ciğerparelerinin sahipsiz köpekler tarafından katledilmesinin önüne geçmek için ne gerekiyorsa yapılmasını temin edeceğiz. Hepimizin yüreğini dağlayan dünkü olayla ilgili başsavcılığımız soruşturma başlatmış, ayrıca mülkiye müfettişlerimiz görevlendirilmiştir. Rana yavrumuza bir kez daha yüce Allah'tan rahmet ailesine başsağlığı diliyorum" diye konuştu.