- Gündem
- 20.04.2025 12:54
İzmir Milli Kütüphane Vakfı Başkanı Ulvi Puğ, 29 Mart- 4 Nisan Kütüphaneler Haftası özelinde açıklamalarda bulunarak Cumhuriyet’in 100. yılında İzmir için yeni bir kütüphane fikri olduğunu belirtti
BURCU YANAR/ÖZEL HABER
1 milyon 300 binin üzerinde kitap dolu bir yer hayal edin. İçeride kitap kokusu, loş ışık ve çevrenizden gelip geçen binlerce hayal, düşünce ve fikir… İşte İzmir Milli Kütüphane tam da hayallerin gerçeğe dönüştüğü bir merkez, her sene basılan tüm kitaplardan örneklerin gelerek çoğaldığı bir bilgi yuvası. Zaten Milli Kütüphane olma özelliklerinden biri de budur. Kültür Bakanlığınca basılan her türlü eserden Türkiye’de sadece 6 kütüphaneye ücretsiz olarak gönderiliyor. Bunlardan 5 tanesi İstanbul ve Ankara’da bir tanesi ise İzmir Milli Kütüphane. İzmir Milli Kütüphane Vakfı Başkanı, CHP Konak Meclis Üyesi ve Avukat Ulvi Puğ, 29 Mart- 4 Nisan tarihi arasında kutlanan Kütüphaneler Hastası özelinde gazetemize açıklamalarda bulundu. Koronavirüs salgınının hayatın bütün unsurları gibi kütüphaneleri de etkilediğini söyleyen Ulvi Puğ, “Biz de İzmir Milli Kütüphane olarak masa sayımızı yarı yarıya azalttık. Normal şartlarda sabah saatlerinden itibaren kütüphanemizin önünde kuyruklar oluşurdu. O yoğunluğun ciddi bir tehlike olabileceğini düşündüğümüz için böyle bir önlem alma gereği duyduk” dedi.
KİTAP DÜNYAYA AÇILAN BİR PENCEREDİR
Kütüphaneler Haftası’nın kitap okumanın öneminin anlatılacağı çok güzel bir hafta olduğunu dile getiren Puğ, “Fakat pandemi sebebiyle özel bir etkinlik planlayamadık. Çünkü bizim Milli Kütüphane’de yaptığımız etkinlikler genellikle çok kalabalık olur. Fakat etkinliklerimize online olarak devam ediyoruz. İnternet üzerinden bu hafta özelinde katılacağım yaklaşık 14 adet program olacak. Kitap ve kütüphane sevgisini ulaşabildiğimiz her yoldan aşılamaya çalışıyoruz. Fakat şöyle bir gerçek var ki ebeveynler çocuklara sigaranın zararlarını bile ellerinde sigara varken anlatıyorlar. Kitap okuması gerektiğini söylerken ise anne babanın elinde kitap görmek pek mümkün değildir. Özellikle kitap sokağa çıkma yasaklarının yoğun uygulandığı dönemlerde bizler için dünyaya açılan bir pencere olmuştur. Bu sebeple o dönemde kitap okuma alışkanlıklarında ciddi bir artış olduğundan da söz edebiliriz. Umuyoruz ki bu gerçek bir alışkanlık haline gelir ve serbestlik başladığı zaman da devam eder” diyerek sitemlerini dile getirdi.
İzmir Barosu’nda stajyer avukatlara hitabet dersleri verdiğini de ifade eden Ulvi Puğ, avukatlık mesleğinin de aslında güzel konuşma ve etkili hitabet ile başladığını belirterek “Güzel konuşmak için esas hazine aslında kelimelerdir. Kelime olmadan neyi konuşacaksınız. Şive bir zenginliktir. Örneğin tiyatrocuysanız ve gerektiği yerde şive değiştiremiyorsanız siz sadece belirli rolleri yapabiliyorsunuz demektir. Onun için bunlar hep kitap okuma ile ilgilidir. Sadece bilimsel bilgi açısından değil, kendimizi geliştirmek açısından da kitap okumak önemlidir. Bu sebeple; dünyanın geleceği eline silah alan gençlerde değil, kitap alan gençlerdedir diyorum” diye konuştu.
KİTAP DENİZ ÇUPRASIDIR
Gençlerle kitap arasındaki mesafenin daraltılması yani kolay ulaşılabilir hale getirilmesi gerektiğini de vurgulayan Ulvi Puğ, “Kitap kavramını çocuk yaşta onların kafasına sokmamız lazım. Bizde ise genelde çocuklar ilkokula gittikleri zaman kitap kavramıyla tanışıyor. Bu da ders kitapları olduğu için pek sevimli bir tanışma olmuyor. Bu sebeple itici bir kavram haline geliyor” dedi.
Ulvi Puğ, e-kitap ile normal kitap arasındaki ilişkiye de değinerek, “Kitap deniz çuprasıdır, e-kitap ise kafes çuprasıdır. İkisi de besleyici olabilir ama deniz çuprasının lezzetini vermez. Yani kitabı elinize almalısınız” açıklamasında bulundu. Teknolojinin kaçınılmaz bir son olduğunu da vurgulayan Puğ, “Nasıl ki nükleer silahsızlanma anlaşmaları yapılıyorsa ileride de teknoloji sınırlandırma anlaşmaları yapılabilir. Çünkü aşırı sosyal medya ve internet bizleri insan olmaktan uzaklaştırıyor. Böylelikle insanı değerlerimizi kaybediyoruz. Artık konuşmayı bırakın yazmaya bile üşenen ‘slm, mrb’ gibi kısaltmalarla anlaşan hatta buna bile gerek duymayıp sadece emojilerle haberleşen bir nesil yetişiyor” ifadelerine yer verdi.
CUMHURİYETİN 100. YILINA BİR KÜTÜPHANE!
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile birlikte İzmir Milli Kütüphane’ye entegre edilecek büyük bir kütüphane yapma çalışmaları içinde olduklarının müjdesini de veren Ulvi Puğ, “Bu kütüphaneyi Cumhuriyet’in 100. yılına yetiştirmeye çalışıyoruz. Burada başkanımızdan rol çalmış olmak istemem ama Kütüphaneler Haftası özelinde de bu müjdeyi tüm İzmirlilere vermek istiyorum” açıklamasında bulundu. Her sene kitap sayılarında bir artış olduğunu da dile getiren Puğ, “Depolama alanları ile dijital desteğiyle, eski el yazmalarını tamir edebilecek bir kitap hastanesiyle, çocuk oyun alanları ve konferans salonlarıyla yeni bir kütüphane kazandırmamız lazım. Gönül ister ki yeni kütüphanemizin bir mimari proje yarışmasıyla binasıyla bile heyecan yaratacak kalıcı bir eser olarak İzmirlilere sunmaktır” diyerek gereksinimleri dile getirdi.