- Gündem
- 15.05.2025 14:25
7 Temmuz 7.7 Dünya Değişim Günü, yurt genelinde çeşitli etkinliklerle kutlandı. 2019 yılı kutlamalarının teması “Çevre Bilincinde Değişim” olan etkinlikle farkındalık yaratmak amaçlanıyor
BURCU YANAR
Dün 7 Temmuz 7.7 Dünya Değişim Günü’ydü. Ünlü fiozof Herakleitos’un da dediği gibi “Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir.” Uluslararası Değişim Federasyonu (ULUDEF) tarafından 2018 yılında ilan edilen ve her sene 7.7 tarihinde kutlanmaya başlanan Dünya Değişim Günü, dün yurtdışında 100’e yakın şehirde ve yurt genelinde kutlandı. 2019 yılı kutlamalarının teması “Çevre Bilincinde Değişim” olarak seçilen bu çok özel günün UNESCO Uluslararası Günler listesine alınması için ise ortak çalışmalar da devam ediyor.
ÇEVRE BİLİNCİNDE DEĞİŞİM
ULUDEF yetkilileri, her sene 7 Temmuz (7.7.) gününün Dünya Değişim Günü olarak ilan edilmesindeki amacı şöyle açıklıyor: “Bireyin, toplumun ve dünyanın bilinçli değişimi için farkındalık yaratmak, bunun için 7 Temmuz’da halka açık, bilinçlendirici etkinlikler düzenlemek, kutlamaların yurtiçi ve yurtdışında, tüm dünyada yaygınlaşarak gerçekleşmesini sağlamak. Geçen yıl ‘Değişim Nefesle Başlar’ demiştik, Türkiye geneli ve yurtdışında halka açık nefes çalışmaları düzenlemiştik. Bu yıl ise kutlamanın temasını ‘Çevre Bilincinde Değişim.’ Olarak belirledik.” Gerçekleştirilen etkinlikte müzik, dans, değişim ve çevre bilincinde değişimin önemini anlatan konuşmalar yapılarak pek çok yerde fidan dağıtımı da gerçekleştirildi. Etkinlikler yurtdışında 100’e yakın şehir ile birlikte; Paris, Prag, Londra, Las Vegas, New Jersey, California, Chikago, Tokyo, Meksika, Arjantin/Cordoba, Bosna Hersek, Hindistan, Bulgaristan, İspanya, Rusya, Almanya, Hollanda, Belçika,İtalya, İsviçre, Kazakistan ve Azerbaycan’da kutlandı. Yurt içinde ise belediyeler işbirliği ile İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Eskişehir, Denizli, Bursa, Tekirdağ, Gölcük, Çorlu, Samsun, Marmaris, Bodrum dahil yurt genelinde etkinlikler düzenlendi.
“CAN ALAN ELEMENTLERE DÖNÜŞÜYOR”
ULUDEF olarak tüm canlıların yaşamından sorumlu olduklarını belirten olduklarını belirten yetkililer, “İnsan nasıl bir çevrede yaşıyorsa ona doğru değişir. Doğal ve sağlıklı bir çevrede var olan insan doğal ve sağlıklı bir yaşam sürer. Canlı yaşamının 4 temel elementi olan toprak, su, ateş (güneş) ve hava yaşamın devamlılığının da garantisidir. Canlıya hayat veren bu elementler, değişimin negatif yönde hareketi ile can alan elementlere dönüşmeye başlamıştır. Toprak ya kirlenmekte ya da kaymalarla denize doğru sürüklenmekte ve yok olmaktadır. Denizlerimizde kirlilik o kadar yükseldi ki artıkdeniz yaşamı yok olma ile yüz yüze. Yeraltı içme suları küresel ısınmanın tehdidi altında. Ozon tabakasının delinmesi ile güneş ışınları artık yaşam kaynağı değil ölüm kaynağı olmaya doğru ilerliyor. Soluduğumuzhava, salınan zehirli gazlar nedeniyle bizleri her nefesimiz de zehirliyor. İnsanın doğal yaşam alanı beton ve teknoloji ile çevrelenmiş şehirler değil, doğanın kucağıdır. Ya kendi doğal ortamımıza geridöneceğiz ya da yok olacağız! Bu yüzden çevre bilincini değiştirme zamanı gelmiştir. Doğal yaşama geri dönmek canlı türünün son çaresidir” diye konuştu.