Demokratik Sağlık Sen’den ‘performans’ çıkışı: Kaldırılmalı!

ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER

2011 yılında “Siyaset değil sendikacılık için varız” mottosuyla kurulan Demokratik Sağlık Sen’in genel başkanlık koltuğunda oturan Togan Demircan, sağlık alanında yaşanan sorunlara ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. İktidar tarafından 20 yıl önce hayata geçirilen Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın yol açtığı problemlerden bahseden Demircan, yıllardır uygulanmakta olan performans sisteminin ise artık kanayan bir yaraya dönüştüğünü belirtti. Personel sayısının yetersizliğinin hasta ve yakınlarını kurumların her alanında olumsuz etkilediğine dikkat çeken Demircan, sağlık çalışanlarının sorunlarına ilişkin çözüm önerileri de sundu.

KANAYAN BİR YARAYA DÖNÜŞTÜ

“Geçmiş yıllarda sağlıkta dönüşüm yasası ile vatandaş memnuniyetinde ciddi manada bir memnuniyet oluşmuştur. Ancak bugün muayene süreçleri, aylar sonrasına verilen ameliyat günleri ve tedavi süreçleri baş göstermiştir” diyen Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, sözlerini şöyle sürdürdü: “MHRS (Merkezi Hekim Randevu Sistemi) sisteminden randevu alınamayışının başlıca nedeni adaletsiz performans sisteminin doğurduğu sorunlar, şiddet olayları, çalışma koşulları başta olmak üzere hekim istifaları nedeniyle oluşan hekim yetersizliği ve elbette en önemli diğer nedeni olarak belirtebileceğimiz liyakatsiz idarecilerdir. Yıllardır uygulanmakta olan ve artık kanayan bir yaraya dönüşen performans yönetmeliğinin kaldırılması kanaatindeyiz. Bu ucube sistem kaldırılamıyorsa da hekim ve hekim dışı çalışanlar arasındaki makasın diliminin daha fazla açılmamasını, sağlık hizmetlerinin bir bütün ve ekip işi olduğu göz ardı edilmeden her kesimi mutlu edecek bir düzenleme ile çalışma barışını sağlayacak yeni bir performans yönetmeliği sistemine de dönüştürülmesi elzemdir. Son düzenleme ile hekim dışı sağlık çalışanlarına uygulanan mahsuplaşma ile hekim ve hekim dışı sağlık çalışanları arasındaki ek ödeme miktarının daha çok açılmasına neden olacaktır.”

AMCA-DAYI İLİŞKİLERİ ESAS ALINMAKTA

Kurumlardaki personel yetersizliğinden kaynaklanan sorunlara da değinen Demircan, “Personel sayısının yetersizliği hasta ve yakınlarını kurumların her alanında olumsuz etkilemektedir. Kuyruklar, kargaşa, sözel ve fiziki şiddet olayları yaşanmasına sebep olmaktadır. Atama bekleyen on binlerce sağlık meslek mensubunun atamasının yapılması gerekmektedir. Bunun dışında hekim, hemşire gibi meslektaşların istifa ederek yurt dışına çıkışları kalıcı çözümlerle ortadan kaldırılmalıdır. Kurumlarımızdaki bir başka sorun ise deneyimli yasalara ve mevzuata hâkim kadrolu yöneticilerden vazgeçilerek, sözleşmeli yöneticilere dönülmesidir. Bu sistem birçok ilde hiçbir liyakat gözetilmeksizin tamamen sendikalara kurban edilmiştir. Bu nedenle mevcut yöneticilerin birçoğu mevki ve makamlarını korumanın tek yolunun bu sendikaların yöneticilerine itaat etmek olduğu kanısı ile adeta kukla haline getirilmişlerdir. Yönetici olmanın mutlaka kriterleri oluşturulmalı, şartlara uyan tüm personelin başvuru imkânı sağlanmalı ve sınavla bu göreve getirilmelidirler. Bürokrasinin çalışma arkadaşlarını kendisinin belirlemesinin önü açılmalı, kamu da mülakat kaldırılmalıdır. Müdür, müdür yardımları, uzman vb. kadrolara personel temininde kriter olarak amca-dayı ilişkileri esas alınmakta olup diğer personellerin yükselme şansı ellerinden alınmaktadır” ifadelerini kullandı.

UYUŞTURUCU KULLANAN PERSONELLER KORUNUYOR

Süresiz sözleşmeli olarak istihdam edilen personel içerisinde uyuşturucu madde kullanan hatta satan kişiler olduğuna yönelik iddiada bulunan Demircan, “Partili çalışanlara iş yaptırmak mümkün değildir. İş akdini fesih eden, emekliye ayrılan veya vefat eden personelin yerine yeni sözleşme imzalanmamaktadır. Ne yazık ki taşeron olarak adlandırılan ancak daha sonra süresiz sözleşmeli olarak istihdam edilen personelin içerisinde uyuşturucu madde kullanan, pazarlayan, hırsızlık yapan ancak birilerinin yakını referansı ile korunan kişiler bulunmakta. Denetim hizmetlerinin günün her saati, her alanda yapılması gerekmektedir” diye konuştu.

3600 EK GÖSTERGE TÜM KESİMLERİ KAPSAMALI

Sağlık çalışanlarının sorunlarına ilişkin çözüm önerileri sunan Demircan, “Öncelikle 3600 ek göstergenin tüm kesimleri kapsaması gerekmektedir. Bunun dışında tek tip maaş sistemine geçilmesini, performans yönetmeliğinin kaldırılmasını, görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarının her yıl hakkaniyet ile yapılması suiistimale açık olan mülakatın kaldırılmasını, Kovid- 19 nedeniyle vefat eden sağlık çalışanlarında aranılan illiyet bağının ortadan kaldırılarak meslek hastalığı sayılmasını, şehir hastaneleri gibi yeni açılan kurumlarda personel dağılım cetvellerinin yeniden ele alınmasını, şehir hastanelerinin yakınlarında TOKİ eli ile başta ev sahibi olmayan sağlık çalışanlarına öncelik verilmek üzere konut projeleri yapılmasını, yardımcı hizmetler sınıfındaki personelin bir defaya mahsus olarak genel idari hizmetler sınıfına alınmasını, başta aile yardımı ve çocuk parası olmak üzere sosyal yardım ve ödemelerin yükseltilmesini, tüm çalışanlara giyim, ulaşım, doğum, ölüm, eğitim yardımı ödenmesini, memur maaşlarını oluşturan tüm kalemlerin emekli keseneğine dahil edilmesini, vekil, tüm devlet memurlarına yeşil pasaport verilmesini, kamuda sözleşmeli statüsünün kaldırılmasını, kurumlarda yemek kalitesinin artırılmasını, sağlık çalışanlarına 24 saat kesintisiz kreş hizmeti verilmesini, görev başında vefat eden tüm sağlık çalışanlarının görev şehidi sayılmasını, emekli aylıklarının artırılması, 5510 Sayılı Kanunun revize edilmesi 2008 sonrası göreve başlayan kamu görevlilerinin mağduriyetlerinin giderilmesini, büyükşehirlerde mesaiye geliş ve gidişler için servis sağlanmasını, bazı belediyeler tarafından 2022 Haziran ayı sonuna kadar uygulanmakta olan ücretsiz ulaşım hakkının kalıcı olmasını talep etmekteyiz” açıklamasını yaptı.