Deniz halkı yıllardır barınacak yer arıyor!

‘Deniz halkı’ olarak bilinen amatör denizciler, yıllardır kronik hale gelen barınak sorunlarının çözülmemesinden şikayetçi! Öyle ki sorun amatör denizciliğin gelişiminin de önünü tıkıyor!


  • Oluşturulma Tarihi : 05.02.2021 07:22
  • Güncelleme Tarihi : 05.02.2021 07:22
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Deniz halkı yıllardır barınacak yer arıyor!

YUSUF ÇAĞIRTEKİN-ÖZEL HABER

3 tarafı denizlerle çevrili, 4 denize kıyısı olan Türkiye’de yıllardır belki de en çok görmezden gelinen grup, deniz halkı: amatör denizciler. Senelerdir çok büyük problemlerle uğraşan deniz halkının şu sıralar yaşadığı en büyük sorunların başında ise ‘barınak problemi’ geliyor. Bazıları yılın 365 gününü denizlerde yaşayan bu insanlar, zaman zaman çeşitli sebeplerle karaya çıkmak zorundalar: hastalık, düğün, cenaze, hırsızlık… Kıyıya çıktıklarında, teknelerini bırakacak güvenli bir barınak bulamayan deniz halkının, gözünden sakındıkları tekneleri her yıl hırsızların hedefi haline geliyor. Barınak bulamayan birçok amatör denizci ise, teknelerinin başına gelen felaketlerden ötürü deniz tutkularından uzak durmak zorunda kalıyor. Teknelerini satan veya terk eden amatör denizci sayısının 50 binin üzerinde olduğu tahmin ediliyor.

TÜM DENİZCİLER RAHATSIZ

Deniz halkının yıllardır temel sorunlarının başında barınak sorununun geldiğine dikkat çeken Amatör Denizciler Barınak Derneği (AdbDER) Kurucu Başkanı Hilmi Atila Özbank, bu soruna bir türlü çare bulunamadığını söyledi. Türkiye’de en çok görmezden gelinen grupların başında deniz halkının olduğunu dile getiren Özbank, “Şu anda denizde yaşayan tüm denizciler ciddi bir şekilde rahatsızız. Zulüm altındayız çünkü en temel sorunumuz olan ‘barınak sorunu’ yıllardır çözülemiyor. Türkiye’deki denizcilerin, bilhassa amatör denizcilerin yani deniz halkının barınakları yok. Barınak nedir diye soracak olursanız; teknelerimizi güvenli bir şekilde bağlayabileceğimiz, hava şartlarından korunaklı alanlardır” dedi.

YÜZLERCE TEKNEYİ KAYBEDİYORUZ!

Deniz halkı olarak yılın 365 günü denizlerde yaşayan bazılarımızın bu sebeple barınak problemi yaşamadıklarının zannedildiğini belirten Özbank, “Bu adamların hasta olma sorunu var, cenazesi oluyor oraya gitmeli ya da düğünü oluyor eşinin dostunun ya da kendi evlatlarının. Oraya gitmeleri gerekiyor. O zaman tekneyi bırakabileceği bir barınak bulamıyor. Eş dosta emanet ederek birkaç gün idare edebilirsiniz ama aylarca emanet edemezsiniz. Çünkü denizlerimizde ciddi bir güvenlik problemi oluşmaya da başladı. Hırsızlar cirit atıyor. Göçmen problemi olduğu için kıçtan takma motorları ya da tekneleri çalıyorlar. Dolayısıyla barınak sorunu zorunlu bir problemdir. Barınak olmadığı için de her yıl yüzlerce küçük tekneyi kaybediyoruz. Binlerce motor çalındı. Bu sorunumuza ise ne mevcut iktidar ne de Cumhuriyet tarihinde gelmiş geçmiş tüm iktidarlar en ufak bir çözüm üretmiş değil. Bu sorunun 6 yıl önce AdbDer Amatör Denizciler Barınak Derneği’mizi kurduk ve bu dernek tüm Türkiye kıyılarında örgütlü. Dernek bütün Türkiye kıyılarında sorunu çözmeye çalışıyor. Dernek aynı zamanda Tuzla Amatör Denizciler Derneği’nin de vekili. Tuzla Amatör Denizciler Derneği yerel bir dernek ve sorunu yerel olarak çözmeyi hedeflerken, AdbDer Türkiye sathında çözmeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.

CUMHURİYET TARİHİNDE BİR İLK

Dernek olarak Amatör Denizcilik Kanunu Taslağı hazırladıklarını dile getiren Özbank, “Bu kanun taslağında ise barınak sorunu başta olmak üzere amatör denizcilerin yaşadığı tüm sorunları çözmeyi hedefledik. Eski Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan döneminde sayın Bakan, kanun taslağımız önüne gidince, amatör denizcilerden haberi oluyor. Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir Bakan amatör denizcilerden bahsetti. ‘Bir milyon amatör denizci hedefliyoruz’ diye bir açıklama yapmıştı. Bir saatlik basit bir kurs ve basit bir imtihan ile Amatör Denizci Belgesi adını verdiğimiz ehliyetler verildi ve verilmeye devam ediyor. Daha sonra sayın Bakan, barınaklar yapacaklarını açıklamıştı. Fakat göremedik. Daha sonra Bakan da değişti. Bakanlığın danışmanı ile konuşmuştuk. Çok nazik konuşmuştu. Daha sonra aradığımızda ‘Bir daha beni aramayın. Biz 20 bin barınak yapıyoruz. İlkini Trabzon’da yaptık dedi. Biz de Trabzon’da amatör denizcilik mi var dedik, adam çok kızdı ve telefonu kapattı. Meğer adam Trabzonluymuş” dedi.

BAKANLIK’TAN UMUDU KESTİK

Dernek olarak Bakanlığın barınak yapmasına karşı olmadıklarını ifade eden Özbank, barınak yapımında yetersiz kalındığına dikkat çekti. Özbank, “Amatör denizciler olarak bizde barınak yapalım diyoruz. Onun için de hazırladığımız kanunun Meclis’ten geçmesi gerekir. Yapacak bir şey yok. Bakanlık’tan umudu kestik. 139 tane AK Parti milletvekiline kanun teklifini ekim ayında gönderdik. 50 milletvekiline ise e-postalarımız iletilmediği için gitmedi. Ayrıca, TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu’na gönderdik. Akparti TBMM Grup başkanı ve başkanvekillerine gönderdik. Bursa’da Bursa milletvekillerine verdik. Çanakkale milletvekilleri Bülent Turan’a, Jülide İskenderoğlu’na verdik. Muğla Milletvekilleri Mehmet Yavuz Demir ve Yelda Güngör Özcan’a verdik. Şu anda Mehmet Yavuz Demir en fazla ilgilenen isimlerden bir tanesidir. Bugünlerde tekrardan milletvekillerini arayıp konuyu hatırlatmayı düşünüyoruz” diye konuştu.

DENETLENDİĞİNİ DÜŞÜNMÜYORUZ

Özbank, resmi merciler dahil Türkiye’de denizcilik sektöründe bulunan kurumların amatör denizcilerin yaşadığı barınak problemine hiçbir şekilde müdahil olmadığını ifade etti. Barınak probleminin son zamanlarda yine öneminin arttığını dile getiren Özbank, var olan barınakların durumunu ise şu sözlerle anlattı: “Türkiye’de çok sayıda marina yapıldı. Mevcut iktidar ile birlikte marinaların dışında bir o kadar da barınak yapıldı. Ama bu barınaklar balıkçı kooperatiflerine verildi; onlar ucuza alıyorlar ya da işletmelere verildi. Buna bakan da Tarım Bakanlığı. Tarım Bakanlığı bakıyor da denetliyor mu diye soracak olursanız, denetlediğini düşünmüyoruz. Bir zaman Binali Yıldırım ‘Bütün barınakları denetleyin’ talimatı vermişti. İlgili bakanlığın bünyesinde ne kadar adam varsa yola çıktılar, bütün barınakları tek tek denetlediler. Sonunda Karadeniz’deki bir barınakda, balıkçı malzemelerinin depolanması ve fırtınalı günlerde balıkçıların sığınmaları için yapılan barakaların, zamanla birkaç el değiştirerek satıldığı ve lüks randevu evlerine dönüştüğü saptanmış. Bizim denetmenlerde barınağa gittiği zaman hayat kadınları çil çil kaçışmışlar. Bu da rapor olarak gidince, Binali Yıldırım bir talimat veriyor. Tüm barınaklar ilgili bakanlığa bağlanacak ama balıkçılar ayağa kalkıyor. Sonra yine barınaklar denetimsiz kalıyor.”

Haber Merkezi