Deprem davalarında kritik gelişme: Bakan Tunç, bilirkişi raporlarındaki farklı görüşleri açıkladı!

Adalet Bakanı Tunç'tan 6 Şubat deprem davalarıyla ilgili çok çarpıcı açıklama: "Bilirkişi raporları arasında farklı görüşler var. Hakkaniyetli sonuca ulaşmak için birlik sağlanmalı."

  • Oluşturulma Tarihi :
  • Güncelleme Tarihi :
  • Kaynak : DHA
Deprem davalarında kritik gelişme: Bakan Tunç, bilirkişi raporlarındaki farklı görüşleri açıkladı! haberinin görseli

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 6 Şubat depremlerine ilişkin ceza soruşturmalarında bilirkişi raporlarından kaynaklanan farklılıkların olduğunu belirterek, "Üniversitelerimizin akademisyenlerinin verdiği raporlar var ve bu raporlar arasında farklı görüşler olduğunu da görüyoruz. Tabii bu farklı görüşler yargılama neticesinde farklı sonuçlara yol açacağı için burada özellikle birliği sağlamak ve hakkaniyetli ve adaletli bir sonuca ulaşmak gerekir" dedi.

Çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere Kahramanmaraş'a gelen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 'Deprem davalarında yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri' konulu toplantıya katıldı. 6 Şubat depremlerinden etkilenen 11 ildeki yargı mensupları ile Yargıtay, Danıştay ile bölge adliye ve idari mahkeme üyelerini buluşturan toplantının açılışı Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Yunus Emre Kongre Salonu’nda gerçekleşti. Kahramanmaraş Valisi Mükerrem Ünlüer, milletvekilleri ve Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel'in de katıldığı toplantıda konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 6 Şubat depremlerinin hem ceza soruşturmaları, hem de idari yargı ve hukuk yargılamaları boyutu olan bir konu olduğunu ve etraflıca değerlendirmek adına bu toplantıyı yaptıklarını söyledi.

'2 BİN 591 CEZA DAVASI AÇILMIŞ DURUMDA'

İlkini geçen yıl Gaziantep’te yaptıkları toplantının faydalı olduğunu belirten Bakan Tunç, ikincisini depremlerin merkez üssü olan Kahramanmaraş’ta yapmaya karar verdiklerini ifade etti. 6 Şubat depremleriyle ilgili ceza soruşturmalarının çok önemli olduğunu ve halen devam eden soruşturmaların da bulunduğunu belirten Bakan Tunç, şunları söyledi:

"Yargılama aşamasına büyük ölçüde geçildi. Şu an ilk derece yargılamaları daha çok yoğun. Artık istinafa da intikal etmeye başladı. Sonrasında Yargıtay'ın huzuruna da gelecek. Tabii burada uygulama birliği çok önemli. Çok sayıda farklı mahkemelerimiz var. 11 vilayetimizde farklı mahkemelerden farklı kararlar çıktığında, bu da adalete olan güveni sarsacaktır. O nedenle bir yeknesaklığın sağlanması, bir görüş birliğine varılmış olması ve uygulamada, özellikle temyiz aşamasına varıncaya kadar geçecek sürede ve temyizle birlikte zaten karar, içtihat oluştuğunda bu süreç içerisinde mağduriyetlerin olmaması bakımından bir değerlendirme toplantısına ihtiyaç olduğu kanaatine varmıştık ve bu kapsamda da bunun Kahramanmaraş'ta yapılmasını, önceden Antep'te yaptık, merkez üssü Maraş, Maraş'ta yapalım ve gelinen 2,5 yıllık süreci değerlendirelim dedik. Bu kapsamda 2 bin 380 kişi hakkında bölgede, 11 vilayetimizde depremle ilgili ceza soruşturması açılmıştı. Şu anda 148 tutuklu, 60 hüküm özlü, 208 kişi tutuklu durumda. Halihazırda 837 soruşturma var. 2 bin 591 ceza davası açılmış durumda, davaları devam ediyor. 986 hakkında da adli kontrol kararı verilmişti."

150 BİN BAĞIMSIZ BÖLÜM, YARGI KARARIYLA YIKILMAKTAN KURTULDU

İdari yargıda ise 116 bin 696 dava açıldığını ve bunların 83 bin 321’inin ilk derecede karara bağlandığını belirten Bakan Tunç, 26 bin 493’ünün istinafa intikal ettiğini, 19 bin 592’sinin de bölge idare mahkemesinde istinafta karara bağlandığını söyledi. Bakan Tunç, şöyle devam etti:

"40 bin 270 derdest dosya bulunuyor idari yargıda. Ağır hasar tespiti ve yıkım kararlarına baktığımız zaman, özellikle şehirlerin yeniden inşası konusunda, özellikle bu binalarda bir karar verilmesi lazımdı. Acele karar verilmesi lazımdı. Bu kapsamda ağır hasar tespiti ve yıkım kararlarına karşı 43 bin 365 dava açıldı. 39 bin 769 karar verildi. Yani yüzde 92’si bu davaların karara bağlandığını görüyoruz. Yani bu da gösteriyor ki bu kararlar verilirken herhangi bir gecikmeye maruz bırakılmıyor vatandaşlarımız. Derdest 3 bin 596 dava var. Bu davalarda iptal kararı verilen 18 bin 151 bağımsız bölüm değil bina var. Yani her bir davayı bir bina olarak düşündüğümüz zaman 18 bin 151, yani bağımsız bölüm olarak düşünürsek eğer 150 bine yakın bağımsız bölümün ilk tespitler bakımından, depremin ilk anlarında yapılan tespitler sonrası o hatalı tespitlerin vatandaşlarımızın yargıya başvurarak yeniden bilirkişi incelemeleriyle durumun netleştirildiğini görüyoruz ve 150 binden fazla bağımsız bölümün de yıkılmaktan vazgeçildiğini yargı kararıyla burada görmek mümkün. Bu konuda bir aksama yok idari yargı süreci devam ediyor. Hukuk davalarıyla ilgili olarak 64 bin 663 dava açıldı bugüne kadar. 58 bin 574 ilk derece davası. 7 bin 711’i istinafta, 2 bin 491’i bölge adliye mahkemesinde karara bağlandı, 5 bin 520’si de bölge adliye mahkemesinde devam ediyor. Toplam derdest dosya sayısı 12 bin 609 hukuk davaları bakımından."

'ADALETLİ BİR SONUCA ULAŞMAK GEREKİR'

Soruşturma ve dava süreçlerini hızlandırmak adına 11 ile ilave hakim ve savcı atamalarının yapıldığını, bunun dışında yeni mahkemelerin de kurulduğunu belirten Bakan Tunç, "Tabii özellikle dolaştığımız zaman ve vatandaşlarımızdan aldığım mesajlar aldığımız mesajlar var. Yargı mensuplarımızdan gelen öneriler var. Özellikle ceza soruşturmalarında bilirkişi raporlarından kaynaklanan farklılıklar var. Çünkü bu dosyalar farklı illerde farklı üniversitelere gittiler. Tabii bu üniversitelerimizin akademisyenlerinin verdiği raporlar var ve bu raporlar arasında farklı görüşler olduğunu da görüyoruz. Tabii bu farklı görüşler yargılama neticesinde farklı sonuçlara yol açacağı için burada özellikle birliği sağlamak ve hakkaniyetli ve adaletli bir sonuca ulaşmak gerekir. Çünkü konu çok boyutlu. Yıllar önce, yarım asır önce yapılan binalar var, depremin şiddeti var ve depremin tekrar etmesi var. Dolayısıyla o günkü yönetmelik şartları var, o günkü mevzuat var, o günkü mevzuata göre karar veren idare mensupları var ve bugünkü deprem yönetmelikleri var. Ve gerçekten çok karmaşık bir durumla karşı karşıya yargı teşkilatımız. Biz bunu görüyoruz. Tabii yargılanan, özellikle bu depremde kusur olanlar elbette ki adalet önünde bunun savunmasını yapacaklar ve kusurluysalar gerekli cezalara çarptırılacaklar. Ama tabii bu yargılama sürecinin adil olması, hakkaniyetli olması çok önemli ve bu anlamda da konunun çok boyutlu olduğunu ve tüm unsurları birlikte gözetmemiz gerektiğini bizim özellikle yargıda görev yapan arkadaşlarımız da, Hakimler Savcılar Kurulu’na ulaşan mesajlarda da bunları görüyoruz. Mağduriyetlere neden olmadan hakkaniyetli, adaletli bir sonuca vararak hem ceza soruşturmalarında en sağlıklı kararlara ulaşılabilsin ve bunun denetimi istinafta devam edecek. Daha sonra Yargıtay’ımız da bir içtihat birliğini inşallah sağlamış olacak. Tabii geçmiş depremler var. O depremlerde ortaya çıkan kararlar var. Yargıtay’ımızın o depremlerle ilgili ulaştığı içtihatlar var. Ama bu depremle ilgili yeni gelişen durumlar da var. Bu yeni gelişen durumları, yeni ortaya çıkan vakaları da değerlendirerek yeni değerlendirmeler, yeni kararlara da ihtiyaç olabilecek. Bunu yargı teşkilatımız tartışacaktır. Bu konuda yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı çerçevesi içerisinde en doğru hakkaniyetli, adaletli kararlara ulaşacaklarına biz yürekten inanıyoruz" dedi.

'HER BİR BİNA, HER BİR DOSYA İÇİNDE AYRI BİR HİKAYE OLABİLİR'

Toplantının; doğruya, hakkaniyete ve adalete en sağlıklı bir şekilde ulaşmak için yapılan bir değerlendirme toplantısı olduğunu ve çok yetkin bir topluluğun katıldığını belirten Bakan Tunç, "Özellikle hem Yargıtay’ımız, hem Danıştay’ımız, hem istinaf üyelerimiz, daire başkanlarımız hem de ilk derecede görev yapan bu davalarla ilgili karar vermek ve bu davalarda görev yapan hakim ve savcılarımız ile beraber yapılacak olan toplantılar olacak. Gün boyu devam edecek. Ve buradan çıkan sonuçlar çok önemli. Buradan çıkan, sizin ifade ettiğiniz, uygulama sorunlarıyla ilgili dile getireceğiniz hususlar çok değerli olacak. Bunlar masaya yatırılacak. Bunların özellikle mevzuattan ve kanundan kaynaklanan birtakım sıkıntılar varsa bunların kanun teklifi taslakları hazırlanarak milletvekillerimize arz edilecek ve bu anlamda yasayla ilgili, yasal düzenlemeyle ilgili bir çalışma yapılması gerekiyorsa bu konudaki ilerlemeyi de sağlamış olacağız. Diğer uygulamalarla ilgili gerek idari, gerek yargısal konularla ilgili görüşler de orada ifade edilerek hep beraber bir etkileşim içerisinde yargı mensuplarımız olacaklar. Çünkü 11 vilayetin tamamı burada. Dolayısıyla önünüzdeki olaylar da 6 Şubat depremleriyle ilgili konular ve esas belli ama tabii bu esasa giderken her bir bina, her bir dosya içinde ayrı bir hikaye olabilir. Her birinin ayrı bir özelliği olabilir. Dolayısıyla hepsi masaya yatırılarak en doğrusu sonuca inşallah ulaşılacak” diye konuştu. 

Kaynak : DHA

Okumaya Devam Et

Aşağı kaydırmaya devam edebilir veya ilgi alanınıza göre seçim yapabilirsiniz.