Derin Yoksulluk Ağı: Pandemi bile bu kadar işsiz bırakmadı

Derin Yoksulluk Ağı, Türkiye’de pandemi döneminden daha ağır bir işsizlik tablosunun yaşandığını duyurdu. Açıklamada, TÜİK verilerinde işsizlik oranı düşüyor gibi görünse de gerçekte sigortasızlık, güvencesizlik ve umutsuzluğun arttığına dikkat çekildi

  • Oluşturulma Tarihi : 05.07.2025 16:17
  • Güncelleme Tarihi : 05.07.2025 16:17
  • Kaynak : SULTAN GÜMÜŞ KAYA
Derin Yoksulluk Ağı: Pandemi bile bu kadar işsiz bırakmadı haberinin görseli

Türkiye’de işsizlik gerçeği, resmi istatistiklerin ötesinde, sahadaki hayat pahalılığı ve geçim zorluğu ile çok daha çarpıcı bir hal alıyor. Derin Yoksulluk Ağı’nın yaptığı son açıklama, yaşanan ekonomik darboğazın en çarpıcı yönünü gözler önüne seriyor: “Pandemi bile bu kadar insanı işsiz bırakmamıştı.”
Salgın sürecinde kapanan işyerleri, azalan gelirler ve artan belirsizlik, binlerce insanın geçim mücadelesini zora sokmuştu. Ancak Derin Yoksulluk Ağı’na göre bugün yaşanan tablo daha da ağır. “Türkiye, şu anda salgın döneminden daha ağır bir işsizlikle karşı karşıya” diyen ağ, gözlemlerini ve saha çalışmalarını kamuoyu ile paylaştı.

İŞ ARAMAKTAN UMUDUNU KESENLER…

Resmi rakamlar işsizlik oranlarında düşüş olduğunu gösterse de sokaktaki tablo tam tersini söylüyor. Açıklamada, “Gerçek işsizlik rakamları sigortasız, güvencesiz, günübirlik çalışan insanları ve artık iş aramaktan umudunu kesenleri dışarıda bırakıyor” denildi. Bu da özellikle yoksul mahallelerde, gençler ve kadınlar başta olmak üzere milyonlarca kişinin ekonomik olarak sistemin dışında kaldığını gösteriyor. Derin Yoksulluk Ağı’nın verileri, Türkiye’nin giderek daha derin bir sosyal eşitsizlikle karşı karşıya olduğunu ortaya koyuyor. Kayıt dışı işlerde çalışanlar, ev eksenli kadın emeği, günübirlik işler ve karşılığı olmayan stajlar gibi güvencesiz çalışma biçimleri, geniş toplum kesimleri için artık bir “geçici çözüm” değil, kalıcı hale gelen bir yaşam biçimi haline geldi.
Uzmanlar, acil çözüm olarak sosyal desteklerin güçlendirilmesi, sigortasız çalışmanın engellenmesi ve istihdamı artırıcı yapısal adımlar atılması gerektiğini vurguluyor. Ancak her geçen gün daha fazla insanın ‘iş bile bulamadan’ yaşam mücadelesi vermesi, Türkiye’nin en yakıcı sorunlarından biri olan işsizliğin artık yalnızca ekonomik değil, toplumsal bir kriz haline dönüştüğünü ortaya koyuyor.