DEÜ tarihe ışık tutuyor

Dokuz Eylül Üniversitesi, Metropolis Antik Kenti’nde yaptığı kazı çalışmalarında binlerce yıllık eserleri gün yüzüne çıkardığını duyurdu. Rektör Hotar, antik kentte su taşkınlarına karşı geliştirilen sisteme dikkat çekti


  • Oluşturulma Tarihi : 20.12.2023 14:31
  • Güncelleme Tarihi : 20.12.2023 12:15
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
DEÜ tarihe ışık tutuyor

AYSELİN UZUN

İzmir’in Torbalı ilçesinde bulunan Metropolis Antik Kenti’nde Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın da izniyle uzun süredir kazı çalışması yapan Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), bugüne kadar çok sayıda anıtsal yapı ortaya çıkardı. Metropolis Antik Kenti’nde, bu kez günümüzden yaklaşık 1800 yıl önceye tarihlenen bir ticaret yapısına ait önemli buluntular keşfedildi. Dokuz Eylül Üniversitesi, gün yüzüne çıkan önemli eserleri tanıtmak için basın mensuplarıyla bir araya geldi. Tanıtılan eserlerin önemine dikkat çeken Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Nükhet Hotar, “Şu an bulunduğumuz antik kent İzmir ve ülkemiz için çok kıymetli. Burada bulanan kentin tiyatrosu hiç bozulmadan neredeyse orijinal olarak bulundu. Ayrıca su baskınlarına karşı çok özel bir su tahliye sisteminin olduğunu görüyoruz. Binlerce yıl önce kurulan sistemle su baskınları önlenmiş ve hala işliyor. Bunun son dönemlerde İzmir’de ve ülkemizin birçok noktasında yaşanan su baskınlarından sonra, buradan örnek alınması gerektiğini de düşünüyorum” şeklinde konuştu.

BİNLERCE YIL ÖNCE SU BASKINLARI ÖNLENMİŞ

Nükhet Hotar, Metropolis Antik Kenti’de yapılan titiz kazı çalışmaları sonucunda eserlerin hiç hasar almadan neredeyse orijinaline yakın yüzeye çıkarıldığını belirtti. Hotar, ayrıca bahsi geçen antik kentte binlerce yıl önce su taşkınlarının önleme için kurulan sistemim hala işlevsel olduğunun da altını çizerek, bu sistemin günümüzde de örnek alınması gerektiğini söyleyerek, “Yaklaşık otuz yıl süren bir geçmişten sonra buradaki kazı çalışmalarına bir süre ara verilmiş. Daha Sayın Cumhurbaşkanımızın da imzasıyla bu kazıyı yapma yetkisi tekrar üniversitemize verildi. 2 yıldır da bu kazıya devam ettirmekteyiz. Şu an bulunduğumuz antik kent İzmir ve ülkemiz için çok kıymetli. Burada bulanan kentin, tiyatrosu hiç bozulmadan neredeyse orijinal olarak bulundu. Bu çok kıymetli. Çünkü birçok yerde antik tiyatrolar var biliyorsunuz, ülkemizde çok daha büyük, çok daha eski olan yerler var. Ama burası adeta hiç bozulmamış. Ayrıca su baskınlarına karşı çok özel bir su tahliye sisteminin olduğunu görüyoruz. Binlerce yıl önce kurulan sistemle su baskınları önlenmiş ve hala işliyor. Bunun son dönemlerde İzmir’de ve ülkemizin birçok noktasında yaşanan su baskınlarından sonra, buradan örnek alınması gerektiğini de düşünüyorum” dedi.

GAYEMİZ DÜNYA ÇAPINDA DUYULMAK

Metropolis Antik Kenti’nin yeterince tanınmadığını ve bu sebeple de turist çekmediğinden yakınan Hotar, ilerleyen süreçte kenti daha fazla tanıtarak yerli ve yabancı turist çekmek istediklerini bildirdi. Diğer yandan dünya çapında araştırmacıları da antik kente çekme hedeflerini olduğunu belirten Hotar, “Kentin diğer bölümlerinde özellikle konut olarak kullanılan villaların zemininde halı yerine yapımı çok kıymetli mozaikler. Mozaiklerde genelde erkek ve kadın figürü ve birbirine bakan vaziyette. Biz onları evin sahipleri olarak düşündük. Ve yine bu belki de içinde bulunduğumuz antik tiyatroya ithafen mozaiklerin bir kısmı da tiyatro masklarından oluşmakta. Ayrıca burası çok önemli bir ticaret üssü olarak da kullanılmış. Geldiğimiz şu noktada bulgulardan hareketle bizim bundan sonraki hedefimiz ulusal ve uluslararası akademik çalışmalar yapmak. Çünkü burası adeta bir açık hava laboratuvarı gibi ve burada çok kıymetli verilerimiz var. Öte yandan yine çok önemli bir projemiz olan, ilkokul çocuklarının çeşitli deneyimler yapması için, bir eğitim alanı oluşturduk. Proje kapsamında o dönemde halı nasıl üretiliyordu, dokunuyordu, sikkeler nasıl yapılıyordu, mozaikler nasıl yapılıyordu şeklinde sembolik araçlarla ve ekipmanlarla çocuklarımızın bunları bizzat yapması, deneyimlenmesi ve sadece teoride değil bunu yaşayarak bizzat dokunarak kültürel mirasının ve tarihinin farkında olması sağlanıyoruz. Bizim hedefimiz çocuklarımızı, gençlerimizi bu bilinçle yetiştirerek geleceğe hazırlamak. O yüzden burası bu projelerin yapılması yönüyle de çok önemli. Ancak maalesef Metropolis Antik Kenti turistik olarak çok fazla turistin geldiği veya konuyla ilgili bilim adamlarının ziyaret ettiği veya haberdar olduğu bir yer değil gibi. Çünkü yıllık verilerden görüyoruz bunları. Bugün yaptığımız etkinliğin bir diğer nedeni de bu aslında.  Buraların bilinirliğinin artması adına çaba gösteriyoruz. Buradaki bu güzelliklerin dünya çapında daha çok duyurulması, daha çok araştırmacının ve turistin buraya gelmesi konuyla ilgili araştırmaların artmasını istiyoruz.

HABER MERKEZİ

Yazarımız Kim ?

HABER MERKEZİ