Duygulandıran mektup

Çocuğunun bisiklete binmesi ve bundan aldığı keyif birçok anne için sıradanmış gibi görünebilir ama Amerika’da yaşayan Ayşen K. Taylor için öyle değil. Çünkü 19 yaşındaki oğlu Kaan, otizmli bir genç

  • Oluşturulma Tarihi : 14.08.2017 07:50
  • Güncelleme Tarihi : 14.08.2017 07:50
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Duygulandıran mektup haberinin görseli

E. ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER

Amerika’da yaşayan Ayşen K. Taylor,  bir süre önce Türkiye’ye gelerek tüm engel gruplarının bisiklete binmesi, sportif faaliyet ve sosyalleşme süreçlerini desteklemek amacıyla kurulan Eşpedal Derneği ile tanıştı. Daha önce hiç bisiklete binmeyen Kaan, ikili tandem bisikletler sayesinde derneğin sürüş programlarına katıldı. Kaan, 11 gün boyunca yalnızca kilometrelerce yol değil kendine güvenen bir birey olma yolunda da önemli mesafe kat etti. Anne Taylor, otizmli oğlunun yaşadığı bisiklet deneyiminin ardından duygu dolu bir mektup kaleme alarak, Eşpedal Derneği üyelerine teşekkür etti.

“MUTLULUĞU GÖZLERİNDE GÖRDÜM”

Anne Taylor, mektupta duygularını şu sözlerle dile getirdi: “Otizm ile yaşayan bireylerin topluma kazandırılması toplum tarafından kabul edilmesi gerek.  Otizm toplumsal yara. Bu sadece Türkiye’ye özel diyemiyorum.  Amerika’da yaşayan, otizm ile savaşan bir bireyin annesi olarak daha global olarak baktığımda Amerika’da da durumun buradakinden çok farklı olduğunu düşünmüyorum. Bu bireyleri öfkelendikleri zaman 4 duvarı olan bir odaya kapamak çözüm değil. Sporu onların hayatının rutin bir parçası haline getirmeleri gerek. Ben bu düşünce ile oğlum Kaan’ı alıp Amerika’dan kalktım ve Türkiye’ye geldim oldukça kısa bir süre için.

Espedal Derneği’nin insanüstü çabaları ile oğlum Kaan, ikili tandem bisiklet ile kilometrelerce gitmeyi başardı. 11 gün süren tandem bisikletle sürüş programları yaptık. Oğlumun yüzünde gördüğüm ifade sadece ben spor yapıyorum değildi, ‘Ben başardım, ben de toplumun bir parçasıyım’ diyordu o ifade.  Hem egzersiz yapıyor hem de diğer insanlarla sosyal bir ilişki içinde olmayı başarıyordu. Hissettiği mutluluğu gözlerinde gördüğümde, bendeki mutluluğu ifade etmem imkansız.  Dernek üyelerine bu yüce gönüllükleri ve içten yardım etme çabaları için sonsuz müteşekkirim.  Oğluma özgür olma hissini, pedalın her dönüşünde yüzüne esen o tatlı rüzgarı ve oğlumda yarattıkları o muhteşem hissiyatı anlatacak kelime bulmak gerçekten zor. Mustafa Bey’e, kendi engelini engel görmeyip böyle bir organizasyona liderlik ettiği için teşekkür ediyorum. 

Amerika’ya döndüğümde Kaan’ı tanıyan herkes ondaki bu olumlu farklılaşmayı gördü, Kaan artık kendine güvenen bir birey olma yolunda çok önemli bir adım atmıştı. Ben bu tür aktivitelerin toplum, eğitim kurumları ve devletler tarafından desteklenerek otizm ile yaşayan bireylerin günlük yaşamlarına katılmasını ve onların hapsoldukları gizli zindanlardan çıkarılmalarını bütün varlığım ile destekliyorum.  Ben hiçbir zaman oğlumdan utanmadım, ya da onu evde hapsedip onun insan olma hakkını yok saymadım, sayamazdım... Onun çıkardığı değişik seslere insanların verdiği tepkiye tepki verdim ve vermeye devam edeceğim.  Bizler toplumu bilinçlendirmede üstümüze düşeni yapmalıyız. Bütün anne babalara çağrım, eğer siz çocuğunuza yardım etmezseniz, eğer siz bu toplumsal yaranın kanlarını dışarı akıtmazsanız kimse farkına varmayacak ve bu çocuklar yok sayılmaya devam edilecek.”

“BİZLERİ DE MUTLU ETTİ”

Dernek üyesi Mustafa İşçier, “Eşpedal olarak 10 gün süren bir bisiklet sürüşü programı ile fiziksel be sosyal terapi çalışması yaptık. Amerika’dan gelen otizmli dostumuz Kaan ile sürüş yaptık. Annesi ve Kaan'ın duygu ve düşünceleri, Kaan'ın her geçen gün motivasyonun ve kondisyonunun artışı bizleri mutlu etti. Öyle ki annesi Ayşen Hanım Amerika’dan bizlere duygu ve düşüncelerini aktaran mektup yazdı” diye konuştu.